|Love Me Like You Do|

789 67 44
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.






























Hastane koridorunda, baştan sona hissedilen bir gerginlik vardı. Doktor içeri girebilirsiniz demesine rağmen, kimsede o solgun yüzü görecek cesaret yoktu.

Junghoo bile. O bile, tedirgindi.

''İçeri girmeliyiz.'' dedi Bayan Jeon. ''Onu yalnız bırakamayız.''

''Onu yalnız bıraktık anne.'' dedi Junghoo annesine öfkeyle bakarken. ''Onu yeterince yalnız bıraktık. Şimdi mi aklına geliyor?'

''Biz de üzgünüz Junghoo. Kimse böyle olmasını istemezdi.'' Dedi Bay Jeon. Junghoo kafasını iki yana yallayarak bakışlarını kaçırdı. Üzgün olmalarının bir işe yaramadığını anlamıyordu ailesi.

Jimin ise hala tedirgince Taehyung'un elini okşuyordu. onun da tedirgin ve üzgün olduğunu biliyordu Jimin. Üstelik babasıyla yaşadıklarından sonra burda olması sağlıklı değildi.

''Ben giriyorum.'' Junghoo Yun'un yanından kalktı ve odanın kapısını açtı. Bay ve Bayan Jeon da arkasından girmişlerdi.






''Uzun süre lapa yemeniz gerek Bay Jeon. Lütfen dikkat edin. Annenize durumla ilgili bilgi verdim. Kendisi de buna dikkat edecektir.''

Jungkook'un yorgun gözleri doktordaydı. Dinliyor muydu? Odada ki kimse bundan emin değildi.

''Dikkat edeceğimi nerden biliyorsunuz?''

Doktor afallamıştı. ''Efendim?''

Güldü oğlan. Ama ruhsuzdu. ''Doktor, intihar etmiş birisine dikkat et diyorsun.''

Evet, mantıksızdı. Doktor, herhangi bir cevap vermedi oğlana.

''Geçmiş olsun.''

Doktor sessizce odadan çıktı. Şimdi tüm Jeonlar beraber kalmışlardı. Bay ve Bayan Jeon odanın bir köşesinde, uçtalardı. Junghoo ise kardeşinin hemen yanında ki koltukta oturuyordu. Elini tutmuştu. O bile ne diyeceğini bilmiyordu. Kendini suçlu hissediyordu.

Find Your Ice Spirit || VminWhere stories live. Discover now