❄️

250 33 29
                                    

Her ne kadar fazlasıyla halsiz olsa da "Tsukki hoşgeldin!" diye neşeyle karşıladı kapıdan giren çocuğu Tadashi. Normalde neredeyse her gün birlikte oldukları için şimdi çok geçmiş olmasa bile özlemişti. 

"Beni gördüğüne bayağı sevindin sanırım." 

Tadashi bu cümleye utanırken hafifçe gülümsedi. "Evet sevindim."

"Üstümü değiştireceğim." demesinin hemen ardından çantasıyla tuvalete girdi ve yanında getirmiş olduğu günlük kıyafetleri giydi hemen. Burada kalacağı için bunu yapmanın mantıklı olduğunu düşünmüştü.

Çıktığında onu bekleyen çocuğa baktı. Nasıl olduğunu sormasına gerek yoktu çünkü zaten gün içinde birçok kez mesajlaşmışlardı. O yüzden çantasını koyup yatağın yanında bıraktığı sandalyeye oturdu. "Sen yokken okul her zamankinden daha sinir bozucu."

"Biraz dayanman gerek. Başkalarıyla konuşursun hem bu sırada."

"Gerek yok. Teneffüslerde seninle mesajlaşmak daha iyi."

"Tsukki! Bu kadar asosyal olmamalısın. Yazmam sana bak."

"Ne yapayım, sevmiyorum kimseyi."

"Konuşmadan bilemezsin ki."

"Dışarıdan bakıldığında anlaşılıyor."

"Tamamen öyle olmadığını biliyorsun." dediğinde Kei göz devirdi. "Kimseyi tanımakla uğraşamam."

"İyi peki, yazmayacağım sana."

"Öyle bir şey yapma."

"Niyeymiş?"

"Yazmazsan tamamen yalnız kalırım."

Tadashi kaşlarını çatıp çocuğun koluna vurdu yumuşakça. Zaten gücü daha fazlasına yetmezdi. "Böyle kendini acındırıp bana vicdan yaptıramazsın!"

Kei hafifçe gülerken yanıtladı onu. "Emin misin?"

"Evet!"

"Hm hm."

"Gıcıklık yapıyorsun!"

"Hiç alakası yok."

Tadashi dil çıkarıp arkasına yaslandı kaşları hâlâ çatıkken. Bunu başkası yapsa böyle düşünmezdi ama Tadashi'nin şu an çok tatlı durduğunu düşünüyordu Kei. Birkaç saniye bu görüntünün keyfini çıkardıktan sonra elini çocuğun saçlarına atıp dağıttı ve konuştu. "Tamam afedersin, yapmayacağım gıcıklık."

"Evet yapma. Hasta insana böyle davranılmaz." diye mırıldandı ve saçlarını düzeltti Tadashi. Hemen sonra da yanındaki komodinin üstünde duran kabı aldı eline. "Bugün annen uğradı, bana bir şeyler getirdi."

"Söylemedi bana uğrayacağını. Ne getirdi?"

"Kek ve börek. Bir de hastane çorbası güzel değildir diye şifalı çorbam dediği çorbayı getirdi." derken kıkırdamıştı. 

"O çorbayı az içirmedi bana. Beğendin mi bari?"

"Hm hm. İyileştiğimi hissedebiliyorum." Bu sefer güldüğünde Kei sevgiyle baktı ona farkında olmadan. Gülmesini çok seviyordu.

"O zaman sık sık içmelisin ondan. Yarın okuldan sonra eve uğrayıp getiririm sana.

"Bir oraya bir buraya yorulursun ama."

"Yorulmam." derken içinden geçen 'Seninle alakalı bir şey beni yormaz' olsa da bu şekilde söylemesinin garip kaçacağı ihtimali yüzünden içinde kalmasına izin vermişti.

saudade || TsukiYamaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin