16°

1.9K 140 26
                                    

+18

Jiminden cevap alamayınca kiraz rengi dudaklarını altındaki dolgun dudaklara bastırdı iri beden.

Jiminin gözleri kapanmış üstündeki bedenin hızına yetişmeye çalışıyordu.

Jungkook ellerinden birini minik bedenin beline atarak daha çok kendine yapışmasını sağlamıştı.

"Mmmh kook" Jimin aldığı zevkle beraber kendini Jungkooka sürtüyordu. Hiç biriyle bir sevişme yaşamamıştı ve neyi nasıl yapacağını bilmediği için hareketleri çekingendi.

Çekinmesine gerek yoktu aslında. Çünkü Jungkookta hayatında sadece Jimini istediği için kimseyle beraber olmamıştı.

Jimin onun her anlamda ilkiydi.

Ellerini altındaki bedenin tişörtüne uzattı iri beden. "Kollarını kaldır bakalım bebeğim." Jimin kollarını kaldırınca üstündeki fazlalıktan kurtulmuştu.

Jungkook hiç vakit kaybetmeden dudaklarını beyaz ve pürüzsüz boyuna bastırdı.

Hareketleri hızlıydı. Bir an önce Jiminin derinliklerine inmek istiyordu.

Ama küçüğünü incitmeyide istemediği için hızının yanı sıra naifti hareketleri.

Jimin altındaki çarşafı küçük elleriyle sıkarken Jungkook sertleşmiş göğüs uçlarını birini emip dişlerken diğerini parmaklarıyla sıkıştırıyordu.

Jiminin vücudunda sayısız oluşan morlukları çok sevmişti ve bu onu daha fazla yapmaya itiyordu.

Tabiki Jimin ani hareketle onu altına almasaydı.

"Birazda ben senin bana ait olduğunu göstermeliyim değil mi bebeğim?" Jiminin dediği şey Jungkooku gülümsetmişti.

O zaten ona aitti izlerine gerek yoktu ki.

"Hmhm öyle yapmalısın güzelim."

Jimin de Jungkookun üzerindeki fazlalık olan tişörtü çıkarıp bir köşeye fırlattı.

Karşısında duran güzel boyuna küçük bir öpücük bırakmıştı.

Az önce Jungkooktan öğrendiği gibi ilerleyecekti.

Öpücük kondurduğu yere dişlerini geçirerek hafifçe çektirdi et parçasını.

Dişlerini geçirdigi yerleri emerek iz oluşmasını sağlıyordu.

"Şu sikik şeyi yavaş yavaş yapma beni deli ediyorsun!" Jungkookun hızına tezat yavaş olması iri bendeni delirtiyordu.

Jimin Jungkooku duymamış gibi hareketlerine yavaşca devam etti.

"Ah birde beni takmıyor musun?" Küçüğünün onu takmamasi onu kızdırmış olacaktı ki üstündeki bedeni tek hamleyle altına almıştı.

"O sahnede bu kadar ileriye gidiyorlar mıydı?" Jimin başını olumsuz anlamda sallamıştı.

"İzletmedin ki nerden bileyim ben" Jungkook gülümseyerek ellerini kemerini götürüp pantolonunu çıkartmıştı.

Jimin iri bedenin yaptığıyla gözleri irice açılmıştı. Bu kadar ilerisini beklemiyordu.

"Eğer istemiyorsan durabiliriz minie" minik beden başını iki yana sallayarak reddetti.

"Devam et kook." Jungkook aldığı onayla Jiminin eşofmanını iç çamaşırıyla beraber çıkartmıştı.

Parmaklarını altındaki bedenin ağzına doğru uzatıp emmesini beklemişti.

Fakat ne yapması gerektiğini anlamayan Jimin meraklı gözlerle Jungkooka bakıyordu.

"Parmaklarımı en güzel şekilde em bebeğim" küçüğü kendine uzatılan parmakları ağzına alıp Jungkookun gözlerinin içine bakarak emmeye başladı.

Emerken çıkan sesler bile Jungkookun gelmesine yeterliydi fakat içine girmeden gelmeyi istemediği için parmaklarını küçüğünün ağzından çekmişti.

"Kendini sakın kasma güzelim" parmaklarından birini pembe deliğe itti.

Jiminin zorlanmadan aldığını görünce yanına bir parmak daha ekledi.

Bu sefer canı yanmıştı Jiminin.

"Şşş kendini kasma bebeğim geçecek." Minik beden gözlerini sımsıkı kapatmış acının geçmesini beklerken bir tane daha eklenen parmak yüzünden çığlık atmıştı.

"Kook h-hareket-" cümlesini bitiremeden içindeki parmakları oynamıştı iri beden.

Yavaş başlayan hareketleri hızlanması altındaki bedenin gözlerini yukarı kaydırmasına sebep olmuştu.

İyice genişleyen delikten parmaklarını çekip çekmecede ki kayganlaştırıcıya uzandı.

"Bir gün benimle beraber olmak istersin diye hazırda duruyordu." Utangaçca gülümseyip kayganlaştırıcıyı penisine yaydı.

Bir kaç kere çekiştirdiği penisini Jiminin deliğine yavaşca itemeye başladı.

Jimin aldığı acıyla çarşaflari tüm gücüyle sıkıyordu ama çarşaf sıkmakla geçecek bir acı değildi.

Yavaş yavaş penisinin tamamını içine soktu iri beden.

"Ah! Minie kasma kendini hareket edemiyorum. Çok d-dar" bir yandan yakınırken diğer yandan Jiminin bacak içini okşuyordu.

"Hadi bebeğim rahatla zevk alacaksın." Üzerine eğilerek yüzünün her yerine öpücük kondurmaya başladı.

Jimin kendini biraz daha rahat hissediyordu. "Evet bebeğim işte böyle"

İçinde yavaşca git gel yaparken Jiminin acısı zevke dönüşmüş ve daha fazlasını istiyordu.

"Jeon daha h-hızlı" Jungkook Jiminin isteklerine önem verirdi.

Penisini dar duvarlardan çıkarıp hızlı bir şekilde tekrar girmiş ve hiç hızını kesmeden vuruşlarına devam etmişti.

Prostatına çarpan penisle minik bedenin gözleri geriye kaymıştı.

"E-evet orası" Jungkook gülümsemiş ve vuruşlarını o bölgeye daha sert yapmıştı.

"Oh! Bebeğim mükemmelsin." İri beden altındaki bedenin penisinin ilgisiz kaldığını görünce elinin birini oraya atarak çekiştirmeye başladı.

Zaten gelmek için bir dokunuşu bekleyen Jimin Jungkookun eline menilerini bırakmıştı.

"Bende g-geliyorum."

"Menilerini yüzümde istiyorum Jeon!" Jungkook Jiminin dediğini yaparak içinden çıkmış ve bir kaç çekiş sonra Jiminin yüzüne bırakmıştı menilerini.

Jimin gözüne gelen menilerden gözlerini zar zor açmış dudaklarının kenarına gelen menileri diliyle yalamıştı.

"Mmh çok güzel."

"Minie bunu yapmayacaktın." Yatağın başlığına yaslanıp bacaklarını araladı iri beden. "Bu gecenin sonu yok. Gel kucağıma"

-

Ne yazdım ben öyle 😲






D e c i s i o n sМесто, где живут истории. Откройте их для себя