9- Vuslat mıdır?

694 43 5
                                    

Beklenmedik anlarda gelen sevinçler, ilahi bir kalem ile yazılır yüreğimize. Yükü ağır olan sevdanın, acısı da ağır olurdu. Kaybetme korkusunu yaşayan insanoğlu, bir daha atamazdı içinden bu korkuyu.

...

Mirza, kısa sürede hastaneye ulaşmıştı. Koşarak girdi içeriye, asansörü kullanmak aklına bile gelmemişti.

Üçer, beşer merdivenleri tırmanmasıyla, 4. kata ulaşmıştı. Heyecanla ailelerin olduğu yere doğru koştu. Onu karşılayan Yunus abisine bir bir sıraladı sorularını;

- Uyandı mı abi? Kendin de mi? Yanına giren oldu mu?

Mirza, soluk soluğa sorduğu sorulara cevap alamayınca, önce abisine sonra arkada bekleyen ailelere baktı. Herkesin yüzünden düşün bin parçaydı.

Ters giden bir şeyler vardı belliydi. Yüreğine çöreklenen ağırlık ile korkarak sordu tekrar abisine;

- Abi.! Bir şey mi oldu?

O sırada Evin'in yattığı yoğun bakım odasının kapısı açıldı ve içeriden doktoru çıktı. Mirza, anında doktora yöneldi;

- İyi mi? Uyandı mı? Kendine gelebildi mi?

Doktor, Mirza'nın sorularına bir bir yanıt verdi;

- Hemen iyi demem doğru olmaz, çünkü daha çok yeni uyandı. Çok uzun yoldan geldi ki, ağırlığı ve yorgunluğu haddinden fazla.

Çok şükür ki, uyandı en önemli noktası buydu. Zaman içerisinde toparlamasını ön görüyoruz ki, bu durumda en büyük desteğiniz, psikolojik destek olmalıdır.

Çünkü yaşamış olduğu travma ile geçici bir hafıza kaybı söz konusu olabilir.

Mirza, 'hafıza kaybı söz konusu olabilir' cümlesini duyduğu anda bir adım geriledi. Sendelerken kolunu Yalçın abisi tuttu.

Doktor, söylediklerinden sonra son olarak yanına girebileceğini söyleyip oradan ayrıldı. Mirza, bir süre kendine gelemedi. Abisinin oturtmuş olduğu sandalyede öylece bir noktaya odaklanıp, dakikalarca baktı.

Kimse bir şey söyleyemiyordu, zaten ne denir, nasıl teselli edilirdi ki? Sevdiğin kadın seni hatırlamıyor olabilir denir miydi?

Mirza, ansızın kalktı oturduğu sandalyeden. Yaptığı kalkış bğtün gözleri üzerine çevirmişti. Yalçın, tam Mirza'ya doğru hateket edecekken Dilek, kokundan tutarak durdur ve konuştu;

- Bırak dilemin, ne yapmak istiyorsa onu yapsın! Engelleme! Yaşayacağı bir imtihan faha varsa, bırak kendisi geçsin!

Ağır ağır kafasını salladı Yalçın, haklıydı karısı. Yaşayacağı ne varsa, yaşamalıydı.

Yoğun bakım hazırlık odasına doğru ilerledi Mirza. Odadan içeriye girdi ve olabildiğince hızlı şekilde, steril kıyafetleri giydi. Ardından Evin'in yanına girmek için yoğun bakım odasına doğru ilerledi.

Kapının eşiğinde bir süre bekledi! İçten içe yaşadığı korku dört bir yanını sarmıştı. Deri bir soluk aldı ve bir cesater kapıyı açtığı gibi, kendini içeriye atıp kapıyı kapattı.

Kapattığı kapıya yaslandı, sevdası karşısında yatıyordu. Mum gibi ermişti vanilya kokulu kadını! Gözlerine biriken yaşları ötelemek adına kafasını yukarıya kaldırdı. Peş peşe derin sokuklar aldı ve tekrar bakışları sevdasını buldu.

Evin, öylece yatıyordu.! Ağrısı vardı sanki yüzünü buruşturuyor, derin soluklar almaya çalışıyordu. Kapının açılış sesini duyan Evin, dönmedi kapıya kendince haklı sebepleri vardı. Nasıl olsa geleni tanımayacağım diyordu.

Vanilya Kokusu (Tamamlandı) Where stories live. Discover now