21- İmkansız

399 27 1
                                    

Yanmak neydi? Bir ateşte yanmak mı daha zordu, yoksa içimize düşen ateşte yanmak mı?

Bedeni yakan bir ateşin acısını, sızısını alacak bir krem olur da, içimizi yakan ateşin kremi var mıdır?

...

Kerem'in sözlerinden sonra Yunus'un ateşine kâfi gelecek hiç bir şey yoktu. Kerem, sanki avluyu ateşe vermiş, Yunus da o ateşte yanmaya mahkumdu.

Yalçın sakince oturuyordu yerinde, hiç bir şey söylemiyor, gözünü dahi kırpmıyordu.

Herkes bu sakinlikten korkuyordu, fakat bu sakinliğin ne demek olduğunu en iyi bilen Dilek'ti.

Yalçın, gözlerini Elvan'a çevirdi ve konuştu;

- Elvan, gülüm bana bir bardak su getirir misin?

Elvan, anlamsız bakışlar atarken hemen yerinden kalktı ve orta da duran masadan Yalçın'a su verdi.

Evin, Mirza'ya bakıp sordu;

- Can içim, Yalçın abi ne yapıyor?

Mirza, Kerem'e bakarak konuştu;

- Biz de bok yemeyi seven bir değil ki Evinamın.. Aha bu da bok düşkünü.. Şimdi onlar sıçtı, abim de sıvayacak..

Evin, Mirza'nın ne demek istediğini anlamaya çalışırken, avlu da bir ses yükseldi. Korku ile yerinden sıçrayan kadınlara eşlik ederek ayaklanan erkekler olmuştu.

Yalçın'ın sesi değil avlu da, sanki bütün Midyat'ta yankı bulmuştu.

Yalçın, önce Kerem'e doğru konuştu;

- Sakın.. Sakın ola ki bana bir daha bu konuyu açmayın..
Olmayacak..
Bitti..

Benim Şahmeran'lara verecek bir canım daha yok.. Bir kardeşimi ölmeden mezara koyanlara, diğer kardeşimi altın tepsi de sunayım öyle mi?

Mirza, artık bir şeyler yapması gerektiğini hissederek söze girdi;

- Abi..

Yalçın'ın siniri öylesi kapatmıştı ki bilincini, duymuyordu bile kardeşini. Mirza bir kaç kez seslendi abisine, fakat bir yanıt alamayınca konak sınırları içerisin de Yusuf olan, şimdi Mirza olmalıydı.

Öyle bir bağırdı ki Mirza Evin'in gözleri yerinden fırlamıştı sanki.

- Abiii.. Yeter abi.. Yeter.. Bir anlamaya çalış abi.. Bir otur, konuş, dinle.. Yürek bu abi yürek.. Yunus abim bile isteye mi düşürdü yüreğini Havin'e? Hayır.. Biz sormadık bile abime ne zaman oldu, nasıl oldu?

O gün sen odadan kapıyı yüklenerek çıktıktan sonra ne dedi abim biliyor musun? Hayır.. Neden? Çünkü dinlemedin, sormadın..

Yıllardır içimde tuttuğum dedi abi! Yıllardır!

Evin, daha fazla dayanamayıp Mirza'nın kolunu tuttu. Dilek, kasıklarında iyice kendini gösteren sancı ile Yalçın'ı çekti yanına.

Yunus, abisi ve kardeşini böyle karşı karşıya getirmiş olmanın pişmanlığını yaşıyordu ki, bir an da bağırdı;

- Abi tamam..
Mirza, yapma şunu, Allah aşkına her şey yeterince zor.. Abim haklı her söylediğin de, ama abim sen de bana hak ver be..

Ben yıllarca bu kadının acısı ile yaşadım. Sus Yunus, olmaz Yunus, yapma Yunus, gitme Yunus..

Olmuyor abi.. Olmuyor, yapamıyorum.. İçimdeki sevdaya baş kaldıramıyorum..

O gece, Heja ile fırata gömdüm sevdamı dedim, yapamadım abim.. Kerem'in acısı üzerine mutluluk kuramam dedim, ama yapamadım abim..

Vanilya Kokusu (Tamamlandı) Where stories live. Discover now