44- Bir Papatya Elimde

399 20 0
                                    

Sevdalara karışan sevinçler, yaşamı daha bir anlamlı kılıyordu.

İnsan, sevdiğinin yanında, sevdasının koynunda var olduğu müddetçe güzelleşiyordu.

Değeri bilinen sevda ise, güzelleştikçe çoğalıyordu.

...

Enes ve Elvan'ın evlilik haberinden sonra bütün konak halkı çoşku ile yerlerinden kalkmış ve tebrik etmişlerdi.

Beklenmedik bir durum değildi, fakat ansızın gelen bu güzel haber, acıların üzerine bal gibi olmuştu.

...

Kızlarını uyutan eltiler, Evin ve Dilek şark köşesinde oturan konak halkının yanlarına gelmişler ve kocalarının kolları altındaki yerlerini almışlardı.

Mutlu haberi aldıklarından beri, yüzlerinde gülüşleri hiç bozulmamıştı.

Mutluluk ile içilen çayların yanı sıra Elvan, ablasına baktı. İçinin burukluğu, dedesinin ardından tel tel beyazlar düşen saçlarından belli oluyordu. Ablası ne kadar gizlemek istese de, o biliyor, anlıyordu.

Rahatlamak adına derin bir nefes aldı Elvan. Ardından ablasına seslendi;

- Ablamm..

Evin, bakışlarını kardeşine çevirdi ve gözlerine işlemiş olan hüzün ile cevapladı kardeşini;

- Söyle ablamm..

Burnunun sızladığını hissetti Elvan. Sesindeki tını, ele veriyordu diğer yarısını. Elindeki çay bardağını sıkarak konuştu;

- Hadi bir şeyler söyle de, kulaklarımızın pası silinsin.

Bir süre kardeşine baktı Evin, ardından kafasını aşağıya, yukarı hareket ettirerek onayladı ve içinden gecen ilk türküyü döktü dilinden, huzur akan sesinden;

(Türkü sözleri)

Baktığım her yerde inan sen varsın
Güzellik nerede sen oradasın
Herşeyinle içimde yaşayansın
Bu beden nerede sen oradasın

Sen benim bahar gülüm
Sen benim ekmeğim
Sen benim içtiğim suyumsun
Sen bahar gülü diye kokladığım çiçeğim
Sen benim canım hasretimsin

Başımı bu sevdaya saldı gözlerin
Nereye bakarsam orda izlerin
Petekte bal gibi senin sözlerin
Bir türkü dinlesem sen oradasın

Sen benim bahar gülüm
Sen benim ekmeğim
Sen benim içtiğim suyumsun
Sen bahar gülü diye kokladığım çiçeğimsin
Sen benim canım hasretimsin

...

Evin, söyledi Mirza, karısının huzur akan sesinde kayboldu.

Evin, söyledi Yunus, karısını kolları arasında sarmaladı.

Evin, söyledi Yalçın, karısının boyun girintisin de soluklandı.

Evin, söyledi Kerem, kara sevdasının vurulduğu saçların da gezindi.

Enes ise, daha türkü başlar başlamaz elinden tutup dans etmek için kaldırdığı sevdasının, maviliklerinin derinliklerinde boğuluyordu.

Herkesin sevdası da, huzuru da yanında, kollarında mutluluklarını yaşıyordu.

Evin, türküyü bitirdikten sonra bir alkış tufanı kopmuştu. Gözlerini bir an olsun üzerinden ayırmayan kocasına çevirdi bakışlarını Evin.

Elleri kocasının sakallarındaki yerini alırken, yeşillerine bakarak konuştu;

- Şu sevdiğim yeşillerin, son nefesime kadar hatta, son nefesim dahil, her anımda üzerimde olsun can içim.

Vanilya Kokusu (Tamamlandı) Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum