Bölüm 20

3.7K 320 13
                                    

Heather'ın hizmetçisi Sara, leydinin odasının kapısını tıklattı.

Odaya girdiğinde onun uyuyor olacağını biliyordu.

Önce çayını hazırlamalı ondan sonra da Heather'ı uyandırmaya çalışmalı!

Her zamanki günlük rutininde farklı olan tek şey leydinin daha nazik ve iyi bir insana dönüşmesiydi.

Bu Sara'yı mutlu etmişti, çünkü efendisi ona iyi davranıyordu.

Ama bugün Sara hiç tahmin edemeyeceği bir sorunla karşılaştı.

Leydinin yanında uyuyan kız da kim?

İlk defa böyle bir şey görüyor Sara!

Ne yapacağını bilemedi ama bu kızın zararsız olduğu kanısına vardı.

'Leydinin arkadaşı olmalı, ona da çay hazırlamalıyım!' dedi içinden kararlı bir biçimde.

***
Kollarımdan birinin sarsmasıyla, rüyamın en güzel kısmı bölünürken uyandırıldım.

"Le-leydim? Arkadaşınızı da uyandırmalı mıyım?" diyen Sara'ya baktım.

Arkadaş mı? O neyden bahsediyor, ben tek başıma uyuyoru-

Sol tarafıma dönmemle birlikte sanki kendi yatağıymışcasına mışıl mışıl uyuyan Beatrice'i gördüm.

Ah doğru ya! Trice benim odamda kalmıştı bugün!!

Bu kızın hizmetçisi falan yok mu? Eminim ki onun hakkında endişelenmiştir, kendi odasına gitmesi lazım!

Sara'ya döndüm. "Ben onu uyandırırım, sen merak etme!" dedim.

O da başını sallayarak geri çekildi.

"Kanka, uyan hadi kalkma vakti!"

"..."

"Trice, uyaaaan!!" diye bağırınca korkuyla irkilen arkadaşım yarı-uyanık bir biçimde konuştu.

"Bismillahirrahmanirrahim!"

Gülmemi tutarak tekrar konuştum. "Hadi kalk ve git odana." dedim.

Tam olarak uyanan Trice, sahte bir biçimde kaşlarını çattı.

"Yaa, kanka bunun için mi uyandırdın? Zaten gece doğru düzgün uyuyamadım. Bari sabah biraz izin verseydin."

"Okul vakti yaklaşıyor, aynı zamanda uyuyacaksan git odanda uyu yani!"

"Ah doğru ya, okul var!" dedi yataktan kalkarken. "Prensim'i endişelendiremem, o yüzden okula gitmeliyim."

"Pe-peki."

Ben de yataktan kalktım ve masaya doğru yöneldim, önce bir çay içerek kendime geleyim.

Sara telaşla konuştu. "Le-leydim, aslında ben arkadaşınıza da çay yapmıştım."

Trice odadan ayrılmak üzereyken ona seslendim. "Gel bir çay iç de öyle git, Sara çok güzel çay yapar." dedim.

Sara'nın sevinçli ifadesine gülümsedim.

Trice ise dediğim şeye hiç itiraz etmeden yönünü değiştirdi ve masaya oturdu. Ben de masaya oturunca beraber çay içmeye başladık.

"Eee, bana o defteri verecek misin artık?"

Trice'in neyi kastettiğini hemen anlamıştım. Sara'dan rica ettim.

"Sara, yatağımın yanındaki çekmecedeki defteri getirebilir misin?"

Sara biraz şaşırmıştı. "Emin misiniz leydim?"

"Evet, lütfen getir."

"Emredersiniz!" dedi ve defteri getirdi.

Yazdığım Romanın Kötü Kadını Oldum!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin