35

2.8K 131 27
                                    

Gözümü bağırışma sesleri ile açarken nerede olduğuma bile bakmadan hızla yerimden kalkmıştım.

"Benim ne alakam var bu işle?" Diye bağıran Evran'ın sesi ile büyük bir korkuya kapılarak hızlı kalp atışlarımla birlikte kendi odam olduğunu anladığım yerin kapısını açtım ve koşar adımlarla salona doğru yönelmeye başladım.

"Ha sen ha o ne fark eder hepiniz aynı boksunuz!" Diyerek Evran'a yumruk atan adamla birlikte çığlık atarak aralarına girdim ve Kuzey'i kolundan çeke çeke kanepeye fırlattım. Evran'ın dudağından kanlar akarken, Kuzey'in çenesi morarmaya başlamıştı bile. Ne ara bu hale gelecek kadar kavga etmişlerdi bir türlü anlayamasam da nefes nefese çöküp neler olduğunu anlamaya çalıştım.

"Ne oluyor burada!?" Diye bağırsam da ikisinin de beni duyduğunu sanmıyordum.

"Feray!" Diyen Kuzey bir anda keskin yeşil gözlerini bana çevirip, ayağa kalkarak beni arkasına aldığında yorgun bedenim anında savrulmuştu.

"Lan sen kimi kimden koruyorsun yavşak!" Diyerek bize doğru gelen adamın önüne geçerek belinden sarılıp diğer kanepeye attım ve yavaşça doğrularak ikisinin arasında durmaya başladım.

Ağrıyan belim, hala soğukluğunu koruyan parmaklarım, titreyen bacaklarım ve açmakta zorlandığım gözlerimle aralarında durmamın fiziksel olarak bir amacı olmadığının ikisi de farkında olsa da seslerini çıkarmadan birbirlerine öldürecek gibi bakmaya devam ettiler.

"Sikeyim sizi" diyerek titreyen bacaklarım bir anda kendini salıp yere düştüğümde ikisi de aynı anda kolumdan tutmuşlardı. Bense o sinirle kolumu silkeleyerek sıkı tutuşlarından kurtuldum.

"Ne oluyor burada?" Diye daha güçsüz bir biçimde tekrar ettikten sonra Evran bir anda beni kucağına alıp kanepeye otutturduğunda Kuzey sinirle ona yaklaşsa da bir şey demeden yumruklarını sıkmakla yetindi.

"Feray bu şerefsiz köpeği neden getirdin buraya?" Diyen Kuzey ile elimi Evran'dan çekip yavaşça başıma götürüp ovalamaya başladım.

"Lan sikeceğim o olacak şimdi" diyerek ayaklanan Evran'ın serçe parmağını tutarak yanıma otutturdum tekrar.

"Kuzey ne oluyor? Neden bu kadar sinirlisin Evran'a karşı?" Diye nazik bir biçimde konuştuğumda daha sakin bir hale bürünen çocuk derin bir nefes alarak yumruğunu ısırdı ve uzun kollu tişörtünün kollarını sıvayarak önünde birleştirdi.

"Bu yavşak mafyaların benim evimde işi yok Feray! Senin neyin bilmiyorum ama onun gibi şerefsizleri görmeye bile tahammül edemiyorum. Eğer sana da zarar verdiyse bırak ağzına sıçayım" dediği anda Evran ayaklansa da elini tutarak herhangi bir şey yapmasını engellemeye çalışıyordum.

"Neden? Hem onun mafya ile ilgisi olduğunu nereden çıkardın?" Dememle büyük bir kahkaha atmış ve sinirle kendini karşı kanepeye atarak elinin tersiyle burnunu silmişti.

"Mafya dünyasına girip de Evran'ı tanımayan kimse yoktur Feray" dediğinde yutkunarak elimi başımdan çekip yerimde dikleşerek karşımdaki adamı incelemeye başladım.

Uzun süredir yanında olmamama rağmen az çok onu tanıdığımı düşünürdüm şu ana kadar. Bir şeyler gizlediğini biliyor olsam da bunun sandığımdan daha ciddi olduğunu ise şimdi anlıyordum.

"Nasıl yani?" Dememle iç çekip geriye yaslanmış ve konuşmaya başlamıştı. "Bu şerefsiz evimden çıktığında sana anlatacağım" demesiyle gözlerimi Evran'a çevirdiğimde onun Kuzey'in üzerinde işkence planları yaptığına emin olmuştum.

"Evran, bize biraz izin verir misin?" Diyerek elimden geldiğince nazik bir biçimde konuştuğumda sinirli yüzünü bana çevirmiş ama bakışları anında yumuşamıştı. Eli yanağımı okşadığında içim titrese de sesimi çıkarmayarak yutkundum ve elini tutup indirdim. "Lütfen" dediğimde kafasını sallamış ve yanağımı öperek geri çekilmişti.

ZÜMRÜT / GAYWhere stories live. Discover now