The Future Is Now (Yeni Sezon!)

5.4K 321 475
                                    

"Ne sikim yapıyorsun?!"

"Bana bak, eğer seni şimdiye kadar öldürmediysem bunun tek nedeni değersiz leşinle uğraşmamak içindi. Şimdi bana planınızı anlat yoksa seni şu anda öldürüp cesedini de sikmeden bırakmam."

Zayn duvarla arasına sıkıştırdığı çocuğun boğazına kolunu bastırırken gözlerini bir an olsun mavi gözlerden ayırmıyor, dişlerinin arasından korkutucu bir şekilde konuşuyordu. Eh, ikna edici sıfatı da kullanılabilirdi bi tabi.

"N-ne planı?"

Boğazındaki kol yüzünden nefes alamayan çocuk, kekeleyerek cevapladı. Fakat bu kekeleme korkudan mıydı yoksa açığa çıkmak istenmeyen bir meselenin üzerinin örtülüşü mü bilinmezdi.

Zayn bunun üzerine kolunu çocuğun boğazına daha çok bastırdı ve yüzünün kırmızıdan mora dönüşünü büyük bir keyifle izledi. Çocuk Zayn'in yakasında olan elini bırakıp bir şeyler yapabilmek adına kendi boğazına yöneldi ama bu hiçbir fayda sağlamamıştı. Yavaş yavaş kayan gözlerini etrafta gezdirdi ki yanında getirdiği adamlarını görebilsin. Ama onlar etrafta gözükmüyorlardı.

Zayn doğrudan göz bebekleri kaybolan çocuğa bakarken son kez kolunu bastırdı ve büyük bir hızla çekti. Bununla beraber genç adam, bayılmamak adına az önce mahrum kaldığı tüm oksijeni içine çekerken elinde olmadan deli gibi öksürüyordu da. Ellerini kızarmış boynuna nazikçe doladığında dizlerinin üzerine çökmüş, vücudu öne doğru savrularak öksürmeye devam ediyordu. Zayn gözlerini devirip yerde can çekişen çocuğun yanından geçerek az önce onu yaslamış olduğu duvara dayandı ve kendi kendine şarkı mırıldanmaya başladı. Bu yaptığı oldukça sadistçeydi; bunu seviyordu.

Dizlerinin üzerine çökmüş çocuğun öksürükleri nihayet düzene girmeye başladığında ve rahat nefes alabildiğinde büyükçe yutkundu. Sonra alev saçan mavilerini tepesinde dikilen sadiste çevirdi. "Seni öldüreceğim!" dedi tehditkar bir şekilde, ama bu Zayn'i anca güldürmüştü. Az önce nefessizlikten neredeyse öleceğinden sesi oldukça kısık çıkmıştı ve bu Zayn için gerçekten komikti.

"Anlatıyor musun?"

"O küçük beynin almıyor diye tekrarlıyorum, plan falan yok!" diye çıkıştı Tex kendini toparlayıp ayağa kalkarken. Yerde oldukça zavallıydı, şimdi ise boyu karşındaki çocuktan uzun olduğu için özgüvenli hissediyordu. Zayn deminki sinirli halini bir kenara bırakmış, oldukça sakin duruyordu. İşte bu, Louis'nin ona güvendiği halde ürpermeyi durduramadığı tarafıydı. Çünkü saniyeler içinde öyle hızlı değişiyordu ki, biri çıkıp onun yüzyılın psikopatı olduğunu söylese Louis şaşırmazdı.

Zayn dudaklarını birbirine bastırıp Tex'in nefret dolu gözlerine baktı. Sonra derin bir nefes alıp verdi ve elini az önce boynunu sıktığı çocuğun omzuna 'dostça' koydu. Tex hızlı refleksinin avantajıyla anında omzunu geri çekti ve bir hışımla omzuna uzanan kolu yere doğru savurdu. Zayn bu harekete kırılmış gibi dudaklarını büzerek Tex'e baktı.

"Tamam, bak ne diyeceğim. Elbette bir plan yok, anlıyorum. Ama benim öyle düşünmemi sağlayan manzarayı bana açıkla ki plan olmayan planınızı anlayayım." Zayn kaşlarını kaldırarak konuştuğunda yüzü ve tonlaması daha çok ikna etme çabası içindeydi.

Tex bunun üzerine Zayn'e "Sen paranoyak bir psikopatsın." dedikten sonra yanından geçip gitmek üzereydi ki kolundan tutulup çekilmesi buna engel oldu.

"Birine ikinci şansı vermek prensiplerime aykırı. Sana az önce ikinci şansı vererek kendimden taviz verdim. Şimdi tekrar seni öldürme girişiminde bulunacağım ve kesinlikle üçüncü şansın olmayacak. Aslında uyarı yapmak da prensiplerime aykırı şeyler arasında ama dakikalar öncesinde seni öldürdüğümde cesedini sikeceğimi söyledim ve dediğim şeyleri yapmak gibi bir huyum vardır. Alınma ama cesedini sikme fikri gerçekten cazip değil."

TOUCH THE SKY (LARRY STYLINSON)Where stories live. Discover now