Darkness

4.4K 279 420
                                    

Herinin doğum günü adına özel, feelsten kusacağınız bir bölüm koymak isterdim ama, üzgünüm o 21 oldu ve bu olası değil. Sen grubun en küçüğüsün kendine gel.

♤♤♤

"Ben gerçekten iyiyim çocuklar. Pansuman için teşekkürler Brinkley. Yalnızca biraz uykuya ihtiyacım var."

Zorlukla yüzüne herkesin sahte olduğunu bildiği fakat elinden gelen en inandırıcı gülümseyişi yerleştirdi Louis.

"Emin misin Louis?" diye sordu endişeyle ona bakan 4 çift gözden kendine en çok benzeyen.

Gözünü minnettarca kapatıp dudaklarını birbirine bastırarak yavaşça kafasını salladı.

"İyiyim Lottie."

Kimse inanmasa da, dinlenmesi gerektiğini biliyorlardı. Bu yüzden onu rahat bırakmayı seçtiler.

"Tamam dostum. Biz buradayız. Bir şey istediğinde seslenmen yeterli olur." Diye bilgilendirdi en yakın arkadaşını Ryan.

Louis tekrar kafasını sallayıp ayaklandı. Merdivenlere ulaştıktan sonra odasına gitmek üzere yavaş adımlarla çıkmaya başladığında herkes onu izliyordu, acıyarak. Belki biri hariç. O her şeyden habersizdi.

Louis gözden kaybolduğunda Lottie hemen kafasındaki tüm soru işaretlerini gidermek adına bir hamlede bulundu.

"Şimdi bana herşeyi anlatın."

O anda üçü de birbirlerine baktılar. Ne söyleyeceklerdi? Ona gerçekleri anlatamazlardı öyle değil mi? Ama tüm bunları yapan bir çocuk neden Lottie'ye de abisinin kendisine aşık olduğunu söyleyip onu tarafına çekmesindi ki? Eninde sonunda öğrenecekti. Peki Louis onun şuan da öğrenmesini istiyor muydu?

Ryan Lottie'yi daha fazla kuşkulandırmamak adına topu üstüne aldı.

"Bir şey olduğu yok Lottie. Abinin sıradan kavgaları işte. Bu sefer Tex oldukça fazla adam toplamış o kadar. Lou ise yalnızdı. Biz duyup gittiğimizde çoktan bu haldeydi. Bunun hesabını alacağız merak etme."

Lottie şüpheyle Ryan'a baktığında, onun doğru söyleyip söylemediğini anlamaya çalışıyor gibiydi. Bunu hal ve hareketlerinden anlayacak kadar zeki bir kızdı. Ryan gözlerini kaçırdığı an kaybedeceğini bildiğinden zor da olsa gözlerine cinayet işlemiş bir zanlıya bakar gibi bakan gözlere dikti.

Lottie bunun üzerine fazla üstelemeden kabullendi.

"O çocuğun Lou ile alıp veremediği ne var? Anlamıyorum."

Ortaya konuştuğunda bir soru sorar gibi değil de, düşüncelerini dile getirir gibiydi.

Saniyeler sonra ise telefonu çaldı ve ekrana bakıp gülümsemesi bir oldu.

"Harry!"

Telefonu kulağına götürdüğü an neşeyle ciyakladı. Odadakilerin bu ismi duymayı beklemedikleri açıkça belliydi ki yüzlerini buruşturdular.

Lottie kulağında telefonla yanlarından uzaklaştığında derin bir nefes aldılar. Ortamı her zaman rahatsız eden sessizlik, şimdi ise onlara huzur gibi gelmişti. Fakat bu fazla uzun sürmedi. Konuşulması gereken çok şey vardı.

"Yalnızca 4 ay. Tüm bunlar yüzünden 1 yılı daha boşa gidecek. Bu sene kazanamayacağı açıkça belli."

"Dersleri oldukça iyiydi." diye konuştu Brinkley Ryan'ın açtığı konuyu devam ettirerek.

Kafalarını sallayarak onayladılar.

"Yalnızca biraz daha beklemeliydi." dedi Finn.

"Dostum 4 sene bekledi." Diyerek cevap verdi Ryan Louis'yi savunarak.

TOUCH THE SKY (LARRY STYLINSON)Where stories live. Discover now