Tehlikeli Oyun

1K 21 6
                                    

Buzdolabından iki bira alıp kapaklarını açtım

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.

Buzdolabından iki bira alıp kapaklarını açtım. Sanki havuz kenarında bana karşı biraz yumuşamış gibiydi. Böyle böyle tekrar güvenini kazanabilirim diye düşünüyordum. Arkadaş olma fikri saçma olsa da onunla rahatça vakit geçirmek harika bir şeydi. Onu gerçekten tanımak istiyordum. En çok ne yapmaktan hoşlanır? Nereye gitmeyi sever? En çok neye üzülür? En çok neye sevinir? En sevdiği çiçek ne?...

İlk gece otel odasındayken yaptığı şakalar aklıma geldi. Afra çok zeki ve neşeli bir kızdı. O haline bir an önce geri dönmesini istiyordum. Ayrıca etik değerlerim için şu nişan meselesi çözülene kadar ona normal bir arkadaşımmış gibi davranıp onu tanımalı aramızda bir güven kurmalıydım.

Gerçekten bu kızın beni soktuğu duruma kendim bile inanamıyorum? Ben sadece tek gecelik ilişkiler yaşayan karşımdaki kadınların gerçekte kim olduklarıyla ya da neler hissettikleriyle ilgilenmeyen bir adamken Afra'yla sevişmekten öte şeyler yaşamak istiyorum. Sevgili olmak gibi...

İçimde yaşadığım gelgitler yüzünden onunla birlikte olup sonra sanki onu kullanmışım gibi bir kenara atamazdım. Zaten istediğim kesinlikle bu değildi. Ona nasıl doyabilirim hayal bile edemiyordum.

Biraları alıp bahçeye geri döndüğümde gördüklerim karşısında şok içinde kaldım. Afra karşımdaki şezlongda neredeyse çırılçıplak bir şekilde yatıyordu. Gözünde güneş gözlükleri ve dudaklarında ise gülümsemeye benzer bir ifade vardı. Göğüsleri sereserpe ortada duruyordu. Sadece altında küçük külodu vardı. Nefesimi tutup yanına gitmeyi zar zor başardım.

"Neden çıplaksın?" Lanet olsun ki yanına yaklaşınca sertleştiğimi farkettim. O da farketmesin diye hemen diğer şezlonga oturup bira şişeleri ile önümü kapatmaya çalıştım.

Güneş gözlüklerini burnuna doğru indirip bana döndü. "Anlamayamadım. Sen az önce gelip pantolonla oturmama laf etmemiş miydin? Bilgin olsun diye söylüyorum maalesef yanıma bikinilerimi almamışım."

Gözlerimi memelerinden alamıyordum. Ereksiyonum da taş gibi orada duruyordu. Benimle oyun oynadığı çok açıktı. "Hiç değilse sütyenin kalsaydı."

"Biliyorsun ki ben Avrupa'da okudum. Son 7 senedir bu şekilde güneşleniyorum. Ayrıca bikini izlerinden nefret ederim. Bak bende hiç bikini izi yok." Doğrulup karşımda göğüslerini avuçlamaya başladı. Ben istiyorum. Ben avuçlamak istiyorum!!!

"Saçmalamayı keser misin?" Tekrar geri uzanıp bana doğru döndüğünde göğüsleri yan yana toparlandı. Kendimi kaybetmemek için başka tarafa baktım.

"Neden kadın bedeniyle barışık değilsin Onur? Ayrıca beni kaç defa böyle gördün. Bu kadar abartacak ne var bunda?"

"Kadın bedeniyle barışığım..."

Göğüs uçları mı sertleşmiş? Hayır, hayır göğüslerini şu an yalamam mümkün değil!!!

"O zaman sen karşımda üstsüz bir şekilde otururken sorun yok da ben oturunca neden bu konu oluyor?"

"Aynı şey olmadığını çok iyi biliyorsun." Kesinlikle benimle kafa buluyordu.

"Seninle uğraşamayacağım ben yüzmeye gidiyorum." Doğrulup ayağa kalktı. Elimdeki biraya uzanıp bir yudum aldı. Göğüsleri tam göz hizamda duruyordu. Yürüyüp havuzun başına geldi.

Hayatımda gördüğüm en güzel popo bu değilse ne?! Çok seksi... Hayatımda gördüğüm en seksi kadın kesinlikle Afra.

Kollarını kaldırıp havuza balıklama atladı. "Su çok güzel gelsene." Yerimden kalkıp ben de havuzun başına gittim. Aynı az önce onun atladığı yerden ben de saniyeler sonra havuza atladım. Serin su sertleşen penisimi biraz olsun rahatlattı. Ama Afra azıcık ötemde sırtüstü bir şekilde yatarken rahatlığım çok kısa sürdü. Dolgun göğüsleri suyun üzerine çıkmıştı. Onu umursamadan yüzmeye çalıştım. 2 tur havuzda gidip geldikten sonra Afra'nın suyun yüzeyinde olmadığını farkettim. Dışarı çıkmış olamazdı çünkü ya fark ederdim ya da getirdiğim havlular şezlongda dokunulmadan duruyor olamazdı. Az ötemde havuzun dibinde bir karaltı olduğunu fark ettim. O Afra mıydı? Afra boğuluyordu!

Hemen dalıp onu kollarından tutup yukarı çektim.

Dışarı çıkarttığımda kollarımı onun beline sardım. O da ellerini benim göğsüme koyup bağırmaya başladı. "Ne yapıyorsun ya, bıraksana beni!!!"

"Sakin ol. Boğuluyorsun sanmıştım." Islak göğüsleri benim göğüs kafesime değmeye başlamıştı. Dayanamayıp onu daha da sıkı tuttum. Benim penisim de onun karnına temas ediyordu.

"Saçmalama ne boğulması? Sadece nefesimi tutuyordum. Ayrıca ben lisede yüzme takımındaydım yani boğulmam merak etme."

Bir elimi serbest bırakıp yüzüne götürdüm. Islak saçlarını gözünün kenarından çektim. Onu öpmeme sadece saniyeler kalmıştı. Islak dudaklarını sadece öpmek değil, ısırmak istiyordum. Onun da kendini bana tekrar bırakmaya hazır olduğunu düşündüğüm bir anda ellerini göğsüme bastırıp beni itti. Tek kolumla tuttuğum belini serbest bıraktığımda benden uzaklaştı. "Ben çıkıyorum artık." Hayal kırıklığımı gizleyemedim. Yüzerek havuzun merdivenlerine gitti ve havuzdan çıktı. Havlusuna sarınıp bana tek bir kelime etmeden süzülerek evin içine girdi.

Benimle oyun oynuyordu. Onu deli gibi istediğimi bildiği için kendini ortaya koyuyor sonra da tam ona yaklaştığımda kendini geri çekiyordu.

Ah ben seninle ne yapacağım Afra? Neden hem bu kadar akıllı hem de bu kadar güzelsin?

Kendimi toplayıp arkasından havuzdan çıktım. Havlu ile biraz kurulandıktan sonra yanındaki şezlonga uzanıp güneşin bedenimi kurutmasını bekledim.

AfrâМесто, где живут истории. Откройте их для себя