24

881 111 37
                                    

stray kids - mixtape: OH

"Aşk ve gurur." Jeongin kitabı Hyunjin'in masasına koyarak sırt çantasını çıkararak yanına oturmuştu. Hyunjin telefonunu bırakarak ona dönmüş "Ha?" diyerek anlamayan gözler ile onu süzmüştü.

"İki haftadır ilk basımını arıyorsun; sınıftakilerden duydum. Bende vardı, bir sahaftan bulmuştum." Hyunjin kafasını sallamış, kitabı Jeongin'e doğru ittirmişti. "Ödünç olarak almam, kalıcı olarak istiyordum ama sağ ol." Jeongin gözlerini devirmemek için zor durmuş ve hafifçe gülümsemeye çalışarak tekrar ona itmişti. "Ödünç vermiyorum, hediye." dediğinde şaşkınlıkla ona bakmıştı.

Çünkü Jeongin; birkaç ay öncesine göre çok değişmiş davranıyordu. Birkaç ay önce, Hyunjin'i evinden kovan, dövdüren, bağırıp çağıran ve ona günahını vermeyecek olan biriydi. Şimdiyse evinde kalmasına izin veriyor; onunla açıkça konuştuğunda sessiz kalıyordu. Bu Jeongin'e göre değildi. En azından onun tanıdığı Jeongine göre değildi.

"Oh.. Teşekkür ederim." diyerek kitabı sırasının altına koymuştu.

Jeongin, Chaeryeong'un sözüne uyup kendi gibi davranmaya başlamıştı. Ancak; rol yapmaya ve bunun onu güçlü kıldığına o kadar inanmıştı ki şimdi kendi olmakta zorlanıyordu.

Birkaç ders oldukça sakin ve güzeldi. Hyunjin onunla konuşmuyordu ancak yanında kovduğu ya da sürekli istemediğini belli edecek tarzda davranışlar sergilediği yoktu.

Fakat birkaç ders sonrası yine bir kaostu. Charyeong oldukça telaşla yanına gelmişti.

Jeongin, öğle arasında bahçede Wooyoung ile konuştuktan ve wooyoungum sınıfa döndükten yalnızca bir dakika sonrasında Chaeryeong neredeyse ağlayarak yanına konuşturmuştu.

"Ryujin," dediğinde nefes mefes Jeongin kaşlarını çattı. "Hyunjin, Ryujin'e anlatmış." Jeongin anlamayarak ona baktı. "Ne anlatmış Chae?" Chae gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı.

"Ryujin'e, onunla ayak altında dolaşmasın diye birlikte olduğumu söylemiş. Sabahtan beri bana karşı uzak ve düşünceli davranıyordu. Öğle arasında Hyunjin'in yanına gideceğini söylediğinde, Hyunjin'in bana karşı olan birkaç lafından anladım." Jeongin onun gibi ayaklanarak iç çekmiş ve okulun içerisine doğru yürümüştü. "Jeongin-ah, onu kaybetmek istemiyorum. Biliyorsun; başında istekli değildim ama o ve benim aramdaki ilişki bundan ibaret değildi işte."

Resmen ağlayacak gibiydi. Çünkü Ryujin'e değer veriyordu.

Ryujin, lisenin üçüncü sınıfından bu yana ona karşı ilgi duyuyor ama her zaman çekiniyordu. Chaeryeong'un yönelimini öğrendiği zaman kendine bir fırsat yakalamıştı. Ve Jeongin'in, Chaeryeong'a; Ryujin'in ilgisinden bahsederek, onu ayak altından çekmesini söylediğinde durmamıştı.

Ama Ryeong başından bunu itiraf edemeyetek, Ryujin'in duygularına inanmamasına karşın; birinin onu seviyor olma düşüncesi onun içini ısıtıyordu.

O, Jeongin ile tanışana kadar özgüvensiz bir kızdı. Ortaokul boyunca, kendisinin dış görünüşü ile dalga geçen insanlarla boğuşmuştu. Ve bunun sonucunda; özgüvenliymiş gibi davranarak güçlü durmaya çalışsa da pek öyle değildi.

Bu yüzden Ryujin'e bağlanması uzun sürmemişti. Jeongin'de bunu biliyordu çünkü en yakın arkadaşlar birbirlerine her şeyi anlatırlardı.

Onun ilgisinden hoşlanıyordu, onun kendisini sevmesini bile seviyordu. Ve şimdi onu, Hyunjin'in dolduruşları ile kaybedecek olma düşüncesi onu mahvediyordu.

Ryujin ve Hyunjin'in olduğu sınıfa girdiklerinde; Hyunjin onlara bakarak "Geldi bitirim ikili." diyerek dalga geçmişti.

Jeongin gözlerini devirerek onun kolundan tutmuş ve, "Gidelim." demişti ancak Hyunjin'in yerinden kıpırdamaya ufacık niyeti yoktu. "Hiçbir yere gitmiyoruz sevgilim, burada arkadaşımı kurtarmam gereken bir konu var."

michelle | hyuninМесто, где живут истории. Откройте их для себя