ALEDA

Benim rüzgarım

Bende bir kalp var , tutulan dilim köksüz ağaçlara dayadığım aşkımı haykırıyor. Belki de senin toprağında benim için huzur yok. Benim de rüzgarım da sana esamesi esecek bir kadın yok.

Seni her saniye kendim için sakladım. Her saniyesini zihnime bedenime kazıdım. Belki bir gün gidersen , açar tozlu hatıraları seni anardım.

Her gece gördüğüm kabuslarımda sen varsın. Her defasında terkediyorsun , her defasında bir kez daha kalbimi kırıyorsun , her defasında beni incitiyorsun. Her defasında senin için tekrar ayağa kalkıyorum. Sana koşuyorum , aşkına sığınıyorum.

Hiç bir çığlığımı duymuyorsun...

Aleda Yaman

•

Yeni duştan çıkmış ve bornozumu üzerime geçirirken , herkesin uyumuş olduğunu düşünerekten ortak alana doğru ilerledim.

Dün , akşam yemeğinden sonra Mirza'ya pek yüz vermemiş ve direkt kızlarla kendi odamıza çekilmiştik.

Bizim için ayrılan katta bir kaç odanın birleşiminden oluşan çift katlı bir otel odası bulunuyordu.

İki tarafa ayrılan her kısım , kendi evimi andırırken merdivenlerden yukarıya çıkılmasıyla bilardo masası , kapalı havuzu , bar bölümü , jakuzi ve sauna bölümlerinden oluşan geniş bir hol bulunuyordu.

Kolumda ki gümüş saatime baktığım da havanın daha yeni aydınlanmasıyla beraber saat şimdiden yediyi çeyrek geçiyordu.

terasa doğru çıkarken balkon kapısına doğru ilerlemiştim. Üzerimde ki havlu ne kadar üşütse de güneşin bu derece parlak ve canlı oluşu ise göz zevkime göre döşenmiş bir şatoyu andırıyordu.

"Kusura bakma yapamam kimileri gibi küçük hesaplar.!"

Derken , mırıldanarak söylediğim cümlem arkamda işittiğim ses ile sonlanmıştı.

Tek eli cebince giyinmiş olduğu beyaz oversize t-şirt ile altındaki siyah eşofmanıyla beraber salaş ve uyum içerisinde gözüken Mirza eliyle saçlarına şekil verirken yanıma yaklaştı.

"Senin biraz sinirlerin üzerinde , sanırım yavrum..!" Demiş ve sırtına cama yaslamıştı.

Haraketlerini pür dikkat izlerken anlık olarak kaşları havalanmış ve Sonrasında bir şey hatırlamış gibi tekrar göz teması kurdu benimle.

"Regl mi oldun sen?"

Sözleriyle bir süre istemsizce yüzüne bakmış ve bir hışımla ona dönmüştüm.

"Yaaa! Ne demezsin aşkım. Reglim ya o yüzden sinirlerim üzerimde..."

Beni sınamak için her yolu deniyor gibiydi. Daha fazla orada durmamak adına merdivenlere yönelerek aşağıya indim.

"Ne dedim ki ben.!?"

Arkamdan bağırmasıyla hiç bir şekilde arkamı dönmeyerekten odama geçerek valizimden üzerim için bir kaç parça kıyafet çıkartmıştım.

"Günaydın?!"

Elinde filtre kahvesiyle , yeni uyandığı belli olan Yıldız'ın sesiyle sol tarafıma döndüm. gelip yatağıma oturarak sırtını duvara yaslamıştı. Gülümseyerek karşılık verirken valizimden aradığım elbiseyi bir türlü bulamayınca tekrardan derin bir iç geçirdim.

"Kızım! Ne bağırışıyorsunuz sabah sabah , güzellik uykumdan refakat ettim sizin yüzünüzden." Diye söylenmişti.

Gülümseyerek çıkarttığım siyah elbiseyi yatağa atarak üzerimde ki kazağı çıkartarak yatağa atmış ve altımdaki şortuda çıkartarak valizin içerisine tıkmıştım.