*⁠.⁠✧. -6- .✧.*

5.1K 315 21
                                    

Tarih yazmamışım?

'Altıncı bölüm'

Üşüyen bacaklarımı kendime çekerek ısınmaya çalıştım. Tek başıma, zincire bağlanmış ayak bileğim ile öylece onu bekliyordum.

Ne zamandır buradaydım? Hiçbir fikrim yoktu. Zaman kavramını anlayabilecek kadar uyanık duramıyordum. Çoğunlukla ya uyuyor, yada onu bekliyordum.

Geldiğimden beri bağlı olmamda en sinir bozucu kısmıydı...

Bakışlarım mağara girişi ile ağaçlar arasında gidip geliyordu. Kısa bir süre sonra siyah kürkü görüş alanıma giriş yapmıştı. Bedenimden hafif bir ürperti geçerken "Sonunda" diye mırıldandım. "Hoş geldin" diyerek devam ettim sözüme. Sesim ruhsuz çıksa da gelmiş olması beni mutlu etmişti.

Buradan kurtulmanın tek yolu ona iyi davranmak gibi görünüyordu?...

Kurt formunda iken beni anladığından pek emin değilim ama, yinede birileri ile konuşma gereği duyuyordum. Kızıl gözleri kısa sürede beni bulmuştu. Büyük patilerinden karlar dökülürken yavaşça bana doğru gelmeye başladı.

"Ben" dedim ve ekledim cümleme. "Acıktım, yemek yiyecek miyiz?" Adımları hemen önümde dururken burnu ile alnıma baskı yaptı. Birşeyi kontrol ediyordu galiba? Dışarıdan her geldiğinde bunu yapıyordu.

Kaşlarım çatılırken o çoktan geri çekilmişti. Birkaç adım ilerimde ki, henüz yeni sönmüş olan ateşin başına giderek insan haline geri dönmüştü. Genelde çıplak olduğu için bakışlarımı direkt olarak ayaklarıma indirdim.

"Biraz bekleye bilirsin bence, hm?" diye mırıldandı Yankı. Kaçamak bakışlar ile onu kontrol ederek kafa salladım. Üzerini giyinmiş bir şekilde beni izliyordu.

"Buradan gidecek miyiz?" dedim. Yankı daha önceden karların arasına sakladığı etleri çıkarırken bana kısa bir bakış atarak "Daha sonra" diye mırıldandı. Daha sonra..

O etleri sönmüş ateşin üzerine dizerken bende ayağımdaki zinciri çekiştirip ses çıkarmaya başladım. Genellikle bunu yaptığımda zinciri çıkarıp o burada iken rahatça gezmeme izin veriyordu.

Kaşları çatıldı. Gülümsedim, ne istediğimi bildiği halde sinirleniyordu. "Yapma şunu" diye homurdandı. "Çıkarsan olmaz mı? Söz uslu bir çocuk olacağım!"

"Bence, götüme tekmeyi basacak ve kaçıp gideceksin" dedi neşeli bir şekilde. Ufak bir kahkaha atarak "Sende beni hemen yakalayıp geri getireceksin, bu hikaye biraz tanıdık geliyor sanki!?"

"Yedi yirmi dört kaçmaya çalışmanın hikayesi mi? Evet, bencede!" diyerek onayladı beni. Aramız ne iyi, ne de kötüydü. Garip olan ise sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi olamamızdı...

Gülümsedim. Şuan belki de ailem beni arıyordu, korkmuşlardı, endişe içerisindeydiler veya kıçlarını devirip hayatlarına devam ediyordular.

"Ne düşünüyorsun?" diye bir soru sordu aniden. Gözlerine baktım kısa bir an. Derin derin bakıyordu yüzüme, içimi görüyormuş gibi.

Birşey düşünmüyordum aslında. Sadece dalgındım. İşler bu noktaya nasıl gelmişti anlayamıyordum. Kafası karışık beş yaşındaki bir çocuk nasıl hissediyorsa, aynı öyleydim...

Onun kaşları çatılırken, ben gülümseyerek "Bundan sonra ne olacağını çok merak ediyorum" diye mırıldandım.

Gerçekten, ne olacaktı şimdi...

ᕙ 🍁 ᕗ

NiaRex olarak iyi okumalar dileriz!

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

NiaRex olarak iyi okumalar dileriz!

Bölüm sonu

Kar Koynunda / Kurt Serisi -1- [BxB]Where stories live. Discover now