*⁠.⁠✧. -24- .✧.*

788 67 10
                                    

Sonraki bölüm final?

'Yirmi dördüncü bölüm'

Dörde katladığım minik bebek battaniyesini, ahşaptan yapılmış olan beşiğin alt bölmesine sıkıştırdım. Bebeklerim Alaca ve Güneş ikinci haftalarını dolduruyordu.

Kısa bir süre, yüzümdeki şapşal gülümsemeye engel olamadan yeni uyuttuğum minik bebeklerimi izledim.

"Bebeğim, yanıma gel" Yankı'nın sesi odada yankılanır yankılanmaz kaşlarımı çatarak ona doğru döndüm. "Sessiz ol demedim mi ben sana?" diye fısıldadım Yankı'ya hitaben.

Her seferinde Alaca ve Güneş'i uyuttuktan saniyeler sonra inadına yapıyormuş gibi sesli konuşuyordu.

Amacını anlıyordum, benimle uğraşmaya bayılıyordu..

Alaca ve Güneş uyuyalı neredeyse iki saat olmuştu sanırım. Rahatsız olmalarını istemiyordum.

"Unuttum" dedi benim gibi sessiz olmaya çalışarak. Yüzündeki ifade haylazlaşırken "Demiş miydin?" diyerek devam etti sözüne.

Sessiz kalarak kendi kendime homurdanmakla yetindim. "Demiştim" Birkaç gündür beni deli etmek istercesine sürekli benimle uğraşıyordu.

Bu durum hoşuma gitsede sinir olmamak elde değildi..

İlk başlarda, feromon kokumu kontrol edemediğim için benimle uğraşarak alay ediyordu. Şimdi ise, her seferinde zar zor uyuttuğum minik bebeklerimi uyandırmak ve benim onları tekrar uyutmak için çabalamamı görmekle yetiniyor gibiydi.

Tabi birde fazla yakınlık sorunları eror vermeye başlamıştı. Kendi feromonunu kullanarak, daha anlamını bile bilmediğim bir şekilde beni etkilemeye ve etkisi altına almaya başlamıştı.

Sanırım kendi kendine benimle eğleniyordu. Kazık kadar olmasına rağmen ufak bir çocuktan farkı yoktu. Benimle inatlaşarak, resmen çocukluk ediyordu...

Yankı benim sessiz kaldığımı ve yanına gitmediğimi görünce "Gene mi küstün?" diye mırıldandı. Akşam yemeği için haşlanmış tavukları çitiliyordu.

Omuzlarımı silkerek cevap vermedim, gidip üzerinde her boku yediğimiz yatağa oturarak bakışlarımı Yankı'dan çektim.

Feromonlarımla alay ettiği zamanlar sürekli olarak aramıza mesafe koyup küstüğüm için, yeniden küstüğümü düşünmüştü muhtemelen.

"Küsmedim, sadece seninle konuşmayacağım" dedim kısa bir sessizliğin ardından. Yüzümde ufak bir gülümseme belirdi.

O benimle uğraşıyordu, benim onunla uğraşmamda bir sakınca olmazdı bence?

Herhangi bir konuşma bekledim, yada benimle tekrar alay etmesini. Cevap gelmedi...

Bakışlarımı ne yaptığını görmek için Yankı'ya doğru çevirdim. Saniyesinde gözlerim hafifçe aralanırken, aramızda bir karış kadar mesafe olan mavi gözlere odaklandım.

Tavuk kokusu alıyordum. Ellerini yıkamamıştı sanırım...

Bir iki saniyelik bakışmanın ardından Yankı "Konuşmayacak mısın?" diye sordu. Daha sonra yüzündeki haylaz bir çocuğu anımsatan gülümseme ile beraber "Hmm" gibi bir ses çıkardı.

Cevap vermedim. Konuşmayacaktım, beni kandıramazd- bir saniye! Feromon kokusu? Cidden beni böyle mi alt etmeye çalışıyordu? Hıh!

Kaşlarım çatılırken "Kes şunu, komik değil" dedim homurdanarak. Sesimi olabildiğince alçak tutmaya çalışmama rağmen minik Alaca'mın huzursuz şapırtılar çıkardığını duymuştum.

Kar Koynunda / Kurt Serisi -1- [BxB]Où les histoires vivent. Découvrez maintenant