*⁠.⁠✧. -15- .✧.*

3.2K 252 91
                                    

Bora ve Ateş için yeni kurgum yayınlandı!

'On beşinci bölüm'

Neredeyse iki haftadır olduğu gibi bakışlarımı Yankı'dan kaçırarak üstümü giymeye devam ettim. Ne zaman göz göze gelsek midem yanmaya başlıyordu.

Üzerime geçirdiğim kazak ile beraber mutfak tezgahına doğru ilerledim. Ben kahvaltı ile uğraşırken Yankı çoktan belimi sararak başını omzuma yaslamıştı. "Günaydın, bebeğim."

Yüzüm buruştu, midem kasılmıştı. "Günaydın" diyerek cevapladım onu. Elleri karnımın üzerine doğru kayarak bulunduğu yeri okşadı. "Miden bulanıyor sanırım, hm?"

Başımı hafifçe sallayarak onayladım onu. Yeni kalktığımız için ikimizde uyuşuk davranıyorduk. Küçük domatesleri dört parçaya bölerek tabağa yerleştirdim.

Yankı arada çaktırmadan birkaçını ağzına atıyordu. Bu duruma gıcık olsamda sesimi çıkarmadım. "Yemekten sonra sana ufak bir sürprizim var." dedi Yankı, kulağımın hemen arkasına ufak bir öpücük kondurdu.

Yedi bütün domatesleri sürpriz diyor beyfendi! Sen önce yediğin domateslerin hakkını ver!

Kaşlarım çatılırken, "Ne gibi birşey?" diye mırıldandım. Bedeni geri çekilirken üşüdüğümü hissettim.

Sanırım benimde ona büyük bir sürprizim olacaktı..

"Sürpriz" dedi sonunu uzatarak. Fazla kurcalama gereği duymadan kafamı sallayarak onayladım onu.

Kısa sürede ufak bir sofra kurup Yankı'yı beklemeden masaya yerleştim. Bence aç değildi, ben sofrayı kurana kadar ne varsa tadına bakmıştı.

Yanıma oturan bedenle, ufak bir bakış atarak çatalımı elime aldım. "Yüzünden düşen bin parça, Sancak. Neyin var kaç gündür?"

Ağzıma attığım zeytinin çividini çıkararak masaya bıraktım. Söyledikleri hoşuma gitmemişti. Omuz silktim, "Bilmem ki" dedim ve ekledim cümleme. "İsteyerek olmuyor, kötü hissediyorum. Bünyem zayıflamış gibi yorgun ve halsizim."

Yankı'dan ses gelmez iken ufak bir ekmek kopararak ağzıma attım. Bakışlarım ona döndü, Yankı sanki bunu bekliyormuş gibi yanağıma sulu bir öpücük kondurdu.

Elim yanağıma giderken "Bu ne içindi?" diye mırıldandım. Gülümsedi, bu aralar çoğunlukla yaptığı gibi tekrar gülümsedi. Birşeyler onu acayip şekilde mutlu ediyordu. "Eşim benimle hislerini paylaştığı içindi, bu beni çok mutlu ediyor."

Yüzüm kızarırken anında başımı sofraya doğru çevirdim. Sanki hiçbir şey duymamışım gibi kahvaltıma devam etmeye çalıştım.

Saniyeler sonra önüme uzatılan salatalık ile beraber kızarmış yüzümü Yankı'ya doğru çevirdim. "Bu yüze domates daha çok yakışırdı ama maalesef, hepsini yemişim"

Yankı kıs kıs gülerken salatalığı ağzıma alarak yumruk yaptığım elimi, boşluğuna gelecek şekilde beline vurdum. "Rahat bir şekilde karnımı doyurmak istiyorum susar mısın?"

"Sustursana?" Kaşlarım havalanırken, arzu dolu gözleriyle beni izleyen Yankı'ya döndüm. "Hayırdır? Azdın mı sabah sabah?"

Ufak bir kahkaha döküldü Yankı'nın dudaklarından. Gülümsedim...

"Bunu her akşam kasıklarıma oturarak uyuyan sen mi diyorsun?!" dedi gülmeye devam ederek. Vücudum baştan aşağı kasıldı. Ne olmuş yani öyle uyumayı seviyorsam?!

"Konuyu kapatalım bence!"

"Sen açtın konuyu, balım!" Kaşlarım çatılırken bakışlarımı kaçırarak yemeğime devam ettim. Belimde hissettiğim el ile beraber, ilk önce ele sonra elin sahibine döndüm.

Kar Koynunda / Kurt Serisi -1- [BxB]Where stories live. Discover now