YEDİNCİ BÖLÜM

27 3 0
                                    

Bölüm şarkısı; Melike Şahin & Ah! Kosmos – Miras
Angus MacRae & Rick Leigh – Single Cell

PEMBE KARANFİLLER MEVSİMİ | YEDİNCİ BÖLÜM

-

Ne yaşarsak yaşayalım, iyi ya da kötü, biz o şeyi atlatsak bile izi hep kalırdı. Bizde ya da çevremizden birinde... Ama hep kalırdı. O şey asla unutulmazdı. Babamın gözünde onu görmüştüm. Rüzgar'a bakarken o günü görüyordu. Benim hastane odasındaki ağlayışımı, canımın çok acımasına rağmen Rüzgar için ağlayışlarımı görüyordu.

Yutkunarak babama yaklaştım. Babam "Ne işin var senin burada? " diye sordu sinirle. Babamın koluna dokunup sakinleştirmeye çalıştım. "Baba sakin ol, " diye mırıldandım.

Rüzgar ne diyeceğini bilemez bir şekilde bir bana bir babama bakıyordu. "Ben Rüya'yı görmeye gelmiştim. " dedi.

"Rüya'yı görmeye gelmişmiş, aylar önce aklın neredeydi? " diye sesini yükseltti.

"Baba! " diye seslendim. Rüzgar'ın şu an burada olması iyi bir fikir değildi gerçekten de. "Rüzgar gitsen iyi olur, hiç doğru bir zaman değil. Ben seni sonra arayacağım. " dedim. Rüzgar'ın bakışlarından bana güvendiğini görebilmiştim. Yavaşça başını sallayıp arkasını döndü. Rüzgar'ın gidişini sakinleşmeye çalışan babamın kolunu tutarak izlemiştim.

Çiğdem kenardan geçerek kapıyı kapattığında babam yavaşça bana döndü. "Kızım, Rüzgar burada olduğunu nereden biliyor? Siz konuşuyor musunuz? " diye sordu, sesi biraz önceye nazaran daha sakindi. Derin bir nefes aldım. "Oturup konuşalım mı? Anlatmam gereken bazı şeyler var. " diye mırıldandım. Hep birlikte salona geçtikten sonra kapının yanındaki tekli koltuğa oturmuştum. Sanki kapıya ne kadar yakın olsam alacağım tepkilerden kaçmam o kadar kolay olacakmış gibiydi.

Hafifçe öksürerek konuşmaya başladım. "Bir ay kadar önceydi sanırım, Rüzgar hastaneye geldi. Aliye teyzeyi getirmiş ve karşılaştık haliyle. Çalıştığım hastane aynı zamanda Rüzgar'ın şirketinin iş yaptığı hastanelerden biriymiş. Rüzgar işi gereği hastaneye gelip gidiyordu ve oturduk konuştuk. Yanlış anlamaları düzelttik. Aramız şu an çok iyi, eğer merak ediyorsanız. Ben Rüzgar'ı affettim, siz affetseniz de affetmeseniz de. " dedim. "Uzun uzun anlatmak istemedim. Olanlar kısaca böyle, "

Annem "Şimdi Rüzgar'la barıştınız mı? " diye sordu tekrar doğrulamak istermişçesine.

Başımı salladım. "Evet, barıştık. " dedim kısaca. Daha sonra babama döndüm. "Bir şey demeyecek misin, baba? "

Bana baktı. "İyi de olsa kötü de olsa verdiğin kararların arkasındayım, kızım, biliyorsun. " Başımı salladım. "Ama ben Rüzgar'a tekrar güvenebileceğimi sanmıyorum. Aylardır çektiklerini ben bilirim, o değil. Senin canını çok yaktı. Bunu öylece silip atamam. "

Yutkundum. "Haklısın. Sizden tüm bunları hiç yaşanmamış saymanızı bekleyemem zaten. " dedim. "Ama insanlar değişir, durumlar değişir, şartlar değişir. Bir şans verin, lütfen. "

Annem oturduğu koltuktan kalkıp yanıma geldi, koltuğun kenarına yaslanıp beni kollarının arasına aldı ve şakağıma bir öpücük kondurdu. "Sen nasıl diyorsan güzel kızım, " diye mırıldandı. "Biz en çok sana inanıyoruz ve sen Rüzgar'a inanmayı seçtiysen biz de bunu deneyebiliriz. "

Ve ben tam şu an sevgi pıtırcığına dönüşmüştüm çünkü korktuğum tepkiyi almadığım gibi annem de babam da bana sevgiyle yaklaşmayı tercih etmişti.

-

"Sorun çözüldü yani, öyle mi? " Ertesi gün kendimi Rüzgar'ın kapısında bulmuştum, dün yaşanan tatsızlığı anlatıp en azından çözüm sürecine girdiğini anlatmıştım. Başımı sallayarak cevap verdim sorusuna. "Yani tamamen çözüldü diyemem ama çözüm sürecine girdi. " dedim. "Annemle babamın gözü üzerinde olacak bir süre. İdare edebilir misin? Edemem dersen ben başka bir yolunu bulurum, yani benim için böyle şeylere katlanmak zorunda değilsin. Gerçi bunu bile zor kabul ettirdim, başka bir çözüm nasıl bulacağım bilmiyorum ama hallederim ben. "

PEMBE KARANFİLLER MEVSİMİWhere stories live. Discover now