ON DOKUZUNCU BÖLÜM

24 2 0
                                    

Bölüm şarkısı; Melike Şahin - Gönlüm Durur Orda
Can Bonomo - Güneş

PEMBE KARANFİLLER MEVSİMİ | 19.BÖLÜM

-

Aynaya son bir kez bakıp saçımı düzelttim ve oflayarak Rüzgar'a seslendim. "Hadi artık, geç kalıyoruz! " Rüzgar'ın homurtularını duyuyordum. "Bir de kadınlar geç hazırlanıyor diyorlar, şuna bak kaç saattir babayı bekliyoruz, " diye mırıldandım. Kocaman gözlerle bana bakıp güldüğünde kucağıma alıp yanağından öptüm, kokusunu içime çekerken kalbim ısınmıştı.

"Geldim işte, niye bu kadar acele ediyorsun? " dedi Rüzgar gömleğinin kollarını düzeltirken.

"Birazdan gelecekler, " dedim. "Ayrıca ilk kez çocuğumun birinci yaş gününü kutluyorum, heyecanlı olamaz mıyım? " Rüzgar gülerek önce beni sonra onu öptü. "Sen her zaman heyecanlısın ki sevgilim, biraz sakin olmaya ne dersin? Her şey güzel olacak. " dedi yumuşak bir sesle. "Değil mi babacığım? Anne biraz sakin olmalı, "

Sesler çıkararak cevap verdi. Bu babam haklı, anne demekti sanırım. Bir yıl geçmiş olduğuna hâlâ inanamıyordum. Gözümde o kadar küçüktü ki bir yıl bu kadar hızlı geçmiş olamazdı. Bana ilk güldüğü günü hatırlıyordum, ilk anlamsız kelimesini, ilk elimi tutuşunu, ilk hastalanışını ve korkuyu ilk kez o kadar güçlü hissedişimi... Hepsi gözümün önündeydi.

Bir süre onunla ilgilendik, ilgimizden sıkıldığında beşiğine gitmek istemişti. Onu beşiğine bırakıp Rüzgar'ın yanına oturdum. "Mutlu musun? " diye sordum usulca.

"Çok, " diye mırıldandı. "Tarif edilemez bir mutluluk, "

Gülümsedim. "Ben de, " diye mırıldandım. "Bu kadar uzun sürdüğü için bana kızdın mı hiç? "

"Evet, ama bu bencilceydi. " dedi. "Bazı şeyler elinde değildi ve böyle olacağını tahmin ediyordum. "

Başımı salladım. "Keşke bu kadar zorluk yaşamasaydık, " dedim. "Keşke her şey en başından güzel olsaydı. "

"O zaman bu kadar büyüyemezdik, " dedi. "Acılarımız büyüttü bizi. "

Gülümsedim. "Hangi kitaptan bu? " diye sordum.

"Bilmem, şiir de olabilir, " dedi gülümseyerek.

Dudağından öptüm. "Yıllar geçtiği halde hâlâ romantik olabilmeyi nasıl başarıyorsun, bilmiyorum gerçekten, " dedim.

"Seni seviyorum çünkü? " diye cevap verdi.

Kapı çaldığında heyecanla oturduğum yerden kalktım. "Geldiler! " Kapıya koştum, Rüzgar arkamdan gülüyordu. Kapıyı açmadan hemen önce içimde bir his belirdi. Derin bir nefes alarak kapıyı açtım. Karşımda arkadaşlarımdan biri yoktu, gelen annem ve babam değildi, Aliye teyze değildi. Karşımda duran Nezih Kayalar'ın ta kendisiydi. Rüzgar diye bağırdım, bu sefer çocuğumu korumak istedim. Silah sesleri patlarken en son gördüğüm ikisinin de artık olmadığıydı.

Daha önce uykumdan ağlayarak uyandığımı hatırlamıyordum ama son zamanlarda bunu sık sık yaşıyordum. Rüzgar her seferinde uyandığımda yanımda oluyordu. Gözlerimi açmadan hemen önce saçlarımı okşadığını hissetmiştim. Gözlerimi açtığımda ise yanımdaydı, buradaydı ve hayattaydı.

Derin bir nefes alıp gözlerinin içine baktım. Dudaklarını alnıma yasladı. "Yine mi kabus gördün? " diye sordu.

Yutkundum, boğazım kurumuştu, acıyla yüzümü buruşturdum. "Güzel bir rüya olabilirdi aslında, " diye mırıldandım. "Sonu olmasaydı, "

PEMBE KARANFİLLER MEVSİMİWhere stories live. Discover now