2. Bölüm

7.7K 348 124
                                    




    Babamla hastaneden ayrılıp araba doğru ilerledik. Bütün enerjim  ve moralim gitmiş durumdaydı.
"Baba , nasıl olur böyle bir şey?"

"Bilmiyorum oğlum ama merak etme, seni benden kimse alamaz. Korkma aslanım baban her şeyi halledicek."

    Söyledikleri hiç içimi rahatlatmazken düşünmemeye çalıştım. İnandığım tek bir şey vardı. O da bu adamları hafife almamamız gerektiğiydi. Dediğim dedik , tuttuğunu koparan tiplere benziyorlardı. Asla onlarla rahat edemezdim.

   Çok korkunç bir aura salıyorlar etrafa.

    Arabaya binip yola çıktık. Arkamızda bizi takip eden arabalardan habersiz.

Eve gelince büyük kapıdan içeri girdik. Ve eve doğru ilerledik. Babam eve girmeden kapının önündeki korumalarla konuşuyordu bende anneme doğru ilerledim.
"Hoşgeldin oğluşum benim."

    Seri adımlarla anneme koşup sarıldım. Beni kollarında uyutursa anca rahat bir uyku çekerdim. Onlar benim ailemdi. Beni en iyi şekilde yetiştirmiş , asla bir dediğimi iki etmemişlerdi.

   Öte yandan biyolojik aileme baktığımda çok kasıntı tiplere benziyorlardı. Hiç gözüm tutmamıştı onları. Ve ne olursa olsun sonuç ne gösterirse göstersin ben  Yavuz babamın ve Serpil annemin yanında kalmak istiyordum.

"Noldu bebeğim? Sorun mu var?"
Annem içimdeki sıkıntıyı farketmiş şekilde ciddiyete bürünüp yüzümü elleri arasına alarak sordu.
"Anne-" bir hıçkırık kaçtı ağzımdan.
"Şşhh ağlama aşkım . N'oluyo birtanem korkutma beni!"
"Anne ben si-sizin oğlun-uz değilmi-mişim."

Birden dolmuşlukla ağzımdan çıkıverdi. Annem şoke olmuş aynı zamanda inanmayan gözlerle bana bakıyordu. Ağlamam daha da şiddetlenmişti. Uzun zamandır böyle ağlamamıştım.
"O ne demek öyle oğlumsun sen benim. Ben doğurdum seni. Hayır. Olamaz böyle birşey."

Annem sanki kendi kendini telkin eder gibi konuşurken bana daha sıkı sarıldı. Ama sarılışının beni rahatlatmasını beklerken hiç bir etkisinin olmaması beni daha da endişelendirmişti.

Neden ben dedim . Hayatım sorunsuz ve çok güzel ilerlerken neden bi anda böyle oldu. Nerede hata ettim?
"Serpil . Konuşmamız gerek hayatım. Hadi salona geçin."

Annem fazla sorgulamadan onu onayladı. Babam gelip saçlarımı okşayarak öpücük kondurdu başıma.

Babam bizi salona ilerletti. Koltuklara yerleştik. Annemden hiç ayrılmadım , babamda koltukta yanımıza oturdu ve konuşmaya başladı:

"Bugün bir mesaj almış Cenk. Hastaneden çağırmışlar. Gittik ve bizden test istediler. Dna testi. İsteme sebepleri de Cenk ve karşılaştırılan diğer çocuğun doğum sırasında kasten değiştirilmiş olduğunu farketmişler yıllar sonra. Tamam dedik , test yaptırdık. Ve.."

Ben bu sırada iç çekişlerle anneme sarılmış durumda önüme boş bakışlar atıyordum. Algılarım kapanmıştı. Her şey alt üst olmuştu.

"Ve test sonucu pozitif çıktı."

Annemin yüzündeki ifade daha da derinleşti.
Benim içimde yeni bir korku baş göstermişti.
Ya annem öz çocuğunu isterse? O zaman ne olacaktı.

"Asla. Katiyen kabul etmiyorum böyle bir şeyi. Cenk benim oğlum. Ben emzirdim onu. Ben büyüttüm. Kimse bu gerçeği değiştiremez!"

Annem kesin çıkan sesiyle konuştuğu sırada içime bir su serpildi. Beni her şeyimle seviyor ve kabulleniyorlardı.

"Benim gözüm o adamları hiç kesmedi zaten. Ben oğlumu onlara yem etmem. Merak etme aslanım ."

Kollarımı açıp ikisinede sarıldım. Onların tek çoçuğu , tek ve ilk göz bebeğiydim. Tam içim rahatladı demişken aklıma gelen şeyle tekrar endişeye kapıldım:

CENK (BL)-GerçekaileWhere stories live. Discover now