constellation | liskook

you are changing

"İyi akşamlar," diyerek içeri girdi amcası.

"Misafirin olduğunu bilmiyordum."

Jungkook'un gözleri amcası ile benim aramda gidip geldi. Sakin davranmaya çalışsamda bu adamın bana o gün yaptıkları dün gibi aklımdaydı. Ayrıca kardeşimi bizden çalan kişiydi, o yüzden ona karşı olan nefretimi belli eden surat ifademi bozmadım.

"Romantik gecenizi böldüğüm için kusura bakmayın. Dışarıda konuşalım," diyerek onay beklemeden kapıdan geri çıktı. Jungkook gözlerini bana diktiğinde sorun olmadığını anlaması için ona gülümsedim.

"Hemen döneceğim."

Gerildiğini anlayabiliyordum ama suratı ifadesizliğini koruyordu. Gecenin bu şekilde son bulması sinirimi bozsada koltuğa oturdum ve onu beklemeye başladım.

•

Jungkook

"Bunu da yaptın yani?"

Amcam daha deminki halinin aksine sinirli gözlerle bana bakarken, ses tonunun Lalisa tarafından duyulup duyulmadığından emin olmak istemiştim.

"Bunu da derken amca?"

"Hoon'u günlerdir Lalisa ile görüştürüyormuşsun. Doğru mu?"

Gerildiğimi belli etmemeye çalıştım çünkü bu adamın ne yapıp ne yapmayacağı belli olmazdı. Sessizliğimi cevap olarak algılamış olmalı ki, "Utanmadın mı hiç?" diyerek devam etti.

"Utanılacak bir şey yapmadım ben amca."

"Oltaya getirdiğin kıza aşık olmak tam senlik bir hareket."

Haddini aşmaya başlıyordu. Sakin kalmaya zorladım kendimi.

"Bu kadar abartmanın bir mantığı var mı?"

"Çocuğumun o kızı gördükçe üzüleceğini düşünmedin mi?"

"Senin aksine ben Hoon'un psikolojisi için çok sevdiği insanlardan bir anda uzaklaşmasını istemedim."

Dediğim cümle zoruna gitmiş olmalı ki sinirle arkasını döndü.

"Beni her zaman hayal kırıklığına uğratıyorsun."

Neyse ki bu, ondan duyduğum ilk kötü cümle değildi. Zamanında daha ağırlarını da söylemişti.

"Bir daha olmayacak böyle bir şey," dedi ve bana geri döndü. "Duydun mu?"

"Amca bana dürüst olsana. Amacın ne?"

Onu sinirlendirmiştim. Yakama yapıştığında, beni yerimden oynatamadı. Karşısında eski Jungkook'u aradığını biliyordum ama ona istediğini vermeyecektim.

"Hoon, eski ailesiyle tüm bağlarını koparacak. Ne annesi bildiği kadını, ne de Lalisa'yı görmeyecek. Duydun mu? Bir daha böyle bir şey olduğunu duyarsam, seni mahvederim Jungkook."

Yapardı. Biliyordum. Ama benim için bu hayatta Lalisa'nın mutluluğundan daha önemli bir şey yoktu. Amcamın kaçırdığı şey buydu. Hızlıca arabasına gitti ve tam gaz evimin önünden ayrıldı. Sakinleşmeden içeri girmek istemiyordum. Sağa sola yavaş adımlarla yürüdüm. Lalisa ile olan ilişkime laf etmediğine şükretmeliydim.

Kapı yavaşça açıldığında Lalisa'nın meraklı gözleri üzerimde gezindi. Yanıma doğru ürkek adımlarla gelirken, bu kadar temkinli yaklaşması beni üzmüştü. Kötü bir şey olduğunu anlamış olmalıydı.

Gerçi amcamın olduğu bir yerde mutluluk olamazdı. Bence o da bunu içten içe biliyordu.

"İyi misin?" diye sorarken arkamdan sarıldı ve başını sırtıma yasladı.