2.7

4.6K 328 36
                                    

En sevdiğiniz şarkı ne?


"Kapı şifreyle açılıyor." dedim öfkeyle. Asu kollarını çaprazlamış bir şekilde keyifli bir yüzü ifadesiyle beni izliyordu. Bunun nesi keyifliydi?

Sabah gözümü açar açmaz ilk işim Murat'ın oturduğu apartmana gizlice girip onun kapısını çalmaktı. Hep o mu bir yerlerden çıkacaktı? Biraz da o şaşırsın ve havalı şapkalı olan ben olayım.

"Sen delisin. Gösterecek olsa o kendisi yüzünü gösterirdi." Allah aşkına sen mantıklı konuşma. 

"Birileri geliyor." dediğinde sağa sola kaçıp sonunda apartmanın merdivenine çöktük. Gelen kimdi bilmiyorum ama şapkası ve maskesiyle Murat'ın apartmanına yaklaşıyordu. 

"Bu o?" dedi Asu. Sanki daha önce Murat'ı gördü de konuşuyordu. Gelen kişi Asu'yu duymuş olacak ki kapının önünde durdu. Sırtı bize dönüktü. Şifre girilen paneli gizleyecek şekilde durdu ve kapının açıldığına dair o sesi duydum. 

"Murat." dedim refleksle. Yüzünü görmek istemiştim. Kabul etmişti. Evini bulmam için meydan da okumuştu. O yüzden yapacağım hiçbir şey beni germiyor ya da yanlışmış gibi gelmiyordu bana. 

Omzunun gerisinden bana döndü ve sanki ilk kez beni görüyormuş gibi dikkatle baktı. Kapı aralıkken birkaç adımla bana yaklaştı ve yolun ortasında durdu.

"Gitsene." Hayır daldığım düşüncelerden çıkayım diye beni uyar ama neden cimcikliyorsun Asu? Kolunu ovuşturup kaşlarımı çatarak baktım ona ters ters. Güldü.

"Murat bu mu? Maskeli mi geziyor hep?" Şeytan diyor ki kürekle vur ağzına. 

Bakışlarımı ondan çektim ve yola doğru adımladım. Adımlarımı atarken garip bir ön sözü vardı göğsümde. O yüzden adımlarım durdu. Karşımdaki adamı inceledim. Koyu kahve gözleri vardı. Şapkanın gizleyemediği tutamlar koyu kahveydi. O gün gördüğüm gibi. Ama gözleri aşina olduğum gözler değil gibiydi.

"Sen Murat değilsin." dediğimde, karşımdaki adamın gözlerinin kenarının kırışmış olduğunu gördüm. Gülüyordu. 

"Ben Murat'ım." dedi. Hayır değildi. Sesi azıcık benzese de aynı değildi. Maskenin ve şapkanın gizleyemediği yüzü ona benziyordu. Ama o Murat değildi. Garip bir şekilde bunu anlayabiliyordum.

Uzanıp maskesini çıkarttığında yakışıklı yüzü çıktı. Kusursuz gülüşüyle bakıyordu bana. 

"Sende tam şerefsiz tipi var." dediğimde Asu'nun kahkahası mahallede yankılandı. Karşımdaki çocuk afallarken gözlerini kırpıştırdı. "Sen Murat değilsin." Arkamı döndüğümde kolumu tuttu durdurmak için. Durup baktım ona.

"Nasıl anladın?" dediğinde ters ters baktım kolumu tutan eline. Elini çektiğinde çenemi dikleştirip ona yaklaştım. 

"İç yakışıklılığı var onun. Senin dış yakışıklılığın var." Manasız bir savunmaydı ama bir şekilde Murat'la konuştuğumda içi kusursuz bir adam olduğunu bilerek ve hissederek konuşmuştum her daim. Bu karşımdaki bazı yönlerden benziyordu ona ama bir Murat olamazdı.

Kahkaha attı. Kabul gülüşü güzeldi. Tam kalpleri hoplatan şerefsiz adam gülüşüydü. Elini uzattı.

"Demir ben." dedi. Eline bakıp gözlerine çevirdim bakışlarımı. 

"İsmin Demir'se ne diye geliyorsun o zaman?" Öfkelenmiştim. Gerçekten bir anlığına Murat'ın karşımda dikilmesini istemiştim. Hayallerimi yıkmıştı. 

"Merak ettim." Merak etmiş. Neyi merak etmiş acaba? 

"Bende merak ediyorum." dediğimde elini cebine koyup başını sola yatırdı ve kocaman güldü. "Neyi?" 

"Acaba bacakların ne kadar güçlü?" Gözlerini kıstığında sol bacağına tekme attım. Bacağını tutarken öne eğildi ve acıyla inledi. Oh olsun.

"Helin!" Asu beni kenara çekti ve cık cıkladı. Acaba adam yakışıklı olmasa bu kadar umursar mıydın? Hazır öfkeliyken Asu'ya da mı tekme atsam? Öfkeliydim der geçerdim. 

"Kusura bakmayın. Onun bu aralar heyheyleri üzerinde." dedi. Benim mi heyheylerim üzerimdeymiş?

"Yo gayet sakindim. Gelip beni kandırmaya çalıştığı için tekmemi yedi. Maskeli halin Murat'a benzemeseydi suratına yumruk atacaktım. Dua et." Asu bir kez daha beni çekiştirdiğinde karşımdaki Demir denilen adam gülüyordu.

 Bok var gülüyorsun. Şerefsiz tipli çocuk seni. 

(Annesi pis kadın gibi oldu bu hakaret ksdlskffsd)

"Hak ettim. Helin haklı." dedi. Kim sana ismimi söyle dedi be!

Sakin ol Helin. Sakin ol. Asu çağırdı ya seni. İyice yandı kafan.

"Görüşürüz." zafer işareti verip apartmana yürüdü ve içeri girerek kapıyı kapattı.

"Sana da yazıklar olsun." Kolumu çektim Asu'dan ve cık cıklayarak eve gittim. İnsan arkadaşının yanında olur. Adamın suratına çarpar bir tane. Pislik hain.

Helin : Sokakta sana benzeyen birini gördüm. (Gönderilmedi.)

Helin : Sana çok benziyordu ama sen olmadığını anladım. ( Gönderilmedi.)

Helin : Seni unuttuğumu söylüyorsun ama bir şekilde içgüdüsel varlığını fark edebiliyorum (Gönderilmedi.)

Helin : Yüzünü görmek en çok istediğim ikinci şey olabilir (Gönderilmedi.)

İlki babamın yaşamaya devam etmesiydi. 

Helin : Neredesin? 

Helin : Seni yakaladım diye korktun mu komşu?

M : Beni yakalamak mı? ldsjlkgjsdg

M : O gün sen bana gelmiştin, bugün ben sana.

M : Bugün tüm ipler bende Tavşan.

M : Ben istersem beni bulabilirsin

Helin : Ya he he

Helin : Evini sen istedin diye değil, ben istedim diye buldum.

Helin : Kıps

M : Kıps?

Helin : Göz kırpma emojisi aramak istemedim.

Helin : Kıps.

M : JDSKSDLFKJDF

M : Üşengeç 

M : Misafirim var. Sonra görüşürüz. 

M : Kıps

Maskeli yüzünü gözlerimde canlandırdım. Bana göz kırpışını. Kesinlikle gerçekte bana göz kırpmasını istemeliydim. 

Helin : Kıps

Telefonu kilitleyip çantama kitabımı koydum. Doğum günümde olduğu gibi kitap kahve buluşmamı yapmalıydım. Zihnimi rahatlatmak için buna ihtiyacım vardı.


Yeni bölümde görüşürüz. Kıps

kgjslkgjslgd

İZ | Textingحيث تعيش القصص. اكتشف الآن