Mafya'nın Aşkı

♧İntikam mı??♧

Herkese selamm🦄🐣

İyi okumalar🔮

İnstagram hesabı:
mmavi_bulutt0

Oy sınırı:250

Bayramınızı şimdiden kutluyorum canlar...

EFTELYA

Orada çok durmadık, Mert bizi ayarladığı eve götürüyordu. Ömer ve Esra da oraya gelecekti. Arabada konuşmuyorduk, bir şey sormamı yasakladı. Bende konuşmuyordum. Lalin Mert'e sarılıp;

"Baba ben korkuyorum."

"Korkacak bir şey yok ki prensesim. Niye korkuyorsun?"

Bende Lalin'e baktım.

"Annecim neden korkuyorsun, biz buradayız."

Omuzlarını kaldırıp indirdi, Mert'e daha çok sarıldı.

Mert'in gözüne baktım, Lalin'i işaret ettim. O beni anlamıştı.

Mert de sıkıca sarıldı, öptü onu.

"Korkacak bir şey yok kızım, hepimiz yanındayız. Hadi eve kadar uyu."

Onu uyuttu, ben sağ tarafa dönüp, yolu izledim...

Dediği eve geldik. Diego amcanın adamları da buradaydı. Mert'in dediğine göre kendi adamları da gelecekmiş. Madem bu kadar tehlikeli, başka bir ülkeye gidelim. Neden hala buradayız anlamıyorum.

Eve girdim, salonda oturuyordum. Mert bahçedeydi, telefonumu çantamdan çıkarttım ki bir sürü arama vardı. Çiğdem anne bile aramış. Onu aradım ama telefonu kapalıydı. Mert konuşmuştur kesin. Zaten buraya geleceklerdi, Mert iptal etmiştir.

Serkan aramış onu aradım. Normal konuşuyordum, konuşma ortasında Mert geldi, yanıma oturdu. Gömleğinin kol düğmelerini açıyordu, bu arada bana bakıyordu.

"..hııı anladımm."

Mert bana kaş göz ile kim olduğunu soruyordu. Bilerek cevap vermiyordum.

"..yarın mı? hmm.."

Mert telefonu elimden almaya çalıştı, eline vurdum. Kaşlarımı çattım, geri çekildi.

"..tamam buradayız zaten. Yeri, konum olarak atarsın sen bana."

Mert bana yaklaştı, çok dikkatli bakıyordu. Telefonu kapattım, koltuğun üstüne koydum.

"Bir dakika duramadın değil mi??"

"O kim?"

Hafif öksürüp, diğer tarafa doğru dönerek;

"Serkan.."

"Serkan demek..."

"Aynen..."

Kısa bir sessizlik oldu;

"Ne diyormuş SERKAN?"

Serkan'ın ismini bastırarak söyledi.

"Resim sergisi vardı ya haftaya.."

"Eee.."

"Yarına alınmış, haber verdi. Oraya gideceğiz sevgilim."

"Benim haberim yok, öyle bir izin verdiğimi de hatırlamıyorum."

"Bende izin istediğimi hatırlamıyorum."

"Fark etmez gidemezsin."

Tam o anda mesaj geldi. Telefonuma baktım. Mert;

"Kim attı, o mu?"

"Evet, gideceğiz ya nerede olduğunun konumunu attı. Aslında bana daveti için çiçek ve kartı göndermiş ama sen bak ki, yoldayken hatta evin girişinde kaybolmuş, öğrenemedik. Kimin yüzünden acaba?"