...

67 0 0
                                    

Bu ne büyük bir aşktı. Bir yandan gayesine doğru yaklaş ken bir yandan da aşk kelimeleri mırıldanıyor ve gözlerime kıvılcımlar saçan bakışları ile bakıyordu. Bu da her damla kanımın tutuşarak damarlarımda ateşten bir sıvı gibi dolaş masına yol açıyordu.

Şimdi aşkın gerçek okunu sivri ucundan tüylerine kadar almıştım. Bu silah oramda yeni bir yara açmamıştı artık. Bu durumunu yine orayı ilk defa açan bu silaha borçluydu. Et lerimin her parçası bu misafiri hoş gönüllülükle karşılamış ve onu sıcak bir ilgi ile sarmışlardı.

Charles bu durumunu bozmadan hafifçe yana yattı ve ellerini kalçalarımın üzerinden atarak kendine doğru çek ti. Konuşma organımızı artık aşk için kullanıyorduk. Kip kırmızı olmuş dudaklarımızla birbirimizi öpüyorduk. Ve ne kadar tatlı dokunuşlardı bunlar! Ne kadar şiddetli bir lezzetti!

Bu şekilde çılgın bir şekilde sevişirken ortada iki aşık yoktu. Kalplerimiz ve ruhumuz birbiriyle öylesine kay- naşmıştı ki yatakta tek vücut olarak yuvarlanıyorduk. Ben Charles idim, o da ben.

Fakat biraz sonra bütün zevkler gibi bunun da sonu gel- di. En yüce anın geldiği işaretlerinden anlaşıldı. Üzerimdeki erkeğin titremeye başladığını hissettiğimde ben de kendimi o noktaya doğru yüzerek götürmeye çalıştım. Sonunda bir defa daha birbirimizi sıktık. Sonra kollar gevşedi. Ağızlan mızdan yorgun bir ifadenin derin nefesi çıktı. Ayrıldığımız zaman onun katılığı hala dostça karşımda idi.

Aym operays dinmek bilmeyen arzularımızla aynı mú zik ve aynı tempo ile oynadık. Charles içini bir kere daha boşalttı.

Bir Fahişenin Anıları Where stories live. Discover now