8, kendimde değil gibiyim

1.3K 210 84
                                    

oy sınırı yok

bu fice yb yazmayı ve atmayı seviyorum o yüzden oy sınırını kaldırdım elimden geldiğince çabuk yazıp atmaya çalışacağım

Dün neredeyse tüm gidişatı planladım ve artık yb yazmak daha kolay✊🏻✊🏻✊🏻

Ne yazacağımı bildiğim için bu fice daha çok güveniyorum HADİ TUTSUN

tamam daha fazla uzatmayayım bol oy ve yorum bekliyorum, keyifli okumalaarrr

-
timeskip: 1 hafta

"Hey, Felix!" diye seslendi Hyunjin, geçen haftaki sözlerinden sonra bir yarış teklif etmek istiyordu.

"Hwang?" diye sorarak döndü Felix.

"Geçen haftaki sözlerimizi kanıtlayalım, yarışa var mısın?" diyerek direkt konuya girdi Hyunjin.

"Gecenin bu saati mi?"

"Evet, ne olmuş ki?"

"Genelde gece yarışları yazın olur, ondan sordum. Şimdi birilerini toplamak zor olabilir."

"Sadece ikimiz yarışacağız, geçen hafta söylediklerinde benden başka birilerini de kastettiğini sanmıyorum Sarı."

"Anlaştık ortak." göz kırpıp merdivenlere yönelmişti Felix.

Pist durgundu, herhangi bir yağış ya da engel yoktu. Işıkları açıp açmamakta kararsızlardı ancak birden tüm ışıklar açıldı. İçeriden gelen anonsu beklemiyorlardı, yarışa birileri mi dahil olacaktı?

"Bu yarışı izlemeden durabileceğimizi mi sandınız? Uzun süredir bu adrenalini bekliyordum!" dedi izleme alanında toplanan yarışçılar arasında dikilen Alex. Hemen yanındaki Vernon sessizce bir şeyler mırıldanıyordu.

Yarışmalacılar yerini alsın anonsu geçildiğinde pistte sadece iki araba vardı: Plaka 1, Lee Felix ve Plaka 8, Hwang Hyunjin.

"Bol şanslar Sarı, bu kez şansa ihtiyacın olduğunu biliyorsun."

"İyi olan kazansın ortak."

İlk kavşağa gelene dek berabere olan yarışın gidişatı Felix'in hızlanıp öne geçmesiyle değişmişti, ara sıra öne geçse de birinci sırayı sona kadar umursamayan Hyunjin her zamanki gibi gücünü en sona saklayarak yenmişti.

"Vay be, bir şeyler kapıp beni sona doğru zorlamanı beklerdim Lee." diyerek Adel'i kenara çekti Hyunjin.

Felix bir şey demedi, Dean'ı garajına bırakana dek de ağzını açmamıştı.

Yukarı çıkarken kendi kendine söylenmeyi de ihmal etmiyordu.

"Konu Hyunjin olunca kaybettiğimde hırslanamıyorum bile. Hatta mantığım bile normalde olduğundan farklı, ne oluyor bana? Kendimde değil gibiyim."

Düşüncelerle kapının önüne geldiğinde durdu, neden sorunun cevabını kaynağından öğrenmiyordu ki? Adımlarını Hyunjin'in odasına çevirdi. Bir şeyleri kafasında çözmek istiyordu.

Kapıyı tıklattı, "Müsait misin?" diye sordu, cevap gelmedi. Belki müsait değildir diye arkasını döndüğünde oda sahibiyle burun buruna gelmişti.

"Ah, ben de seni arıyordum." dedi, arkadaki kapı geri gitmesini engelliyordu. Aksi gibi Hyunjin de geriye gitmiyordu. Bulunduğu durum kalp atışlarını çıkacak kadar hızlandırırken nefeslerini düzene sokmasını da zorlaştırıyordu.

"Hmm, neden?" diye sordu Hyunjin, bulundukları pozisyonu bozmayarak.

"İçeri mi geçsek? Orada konuşalım." dedi Felix, bir an önce ayrılmalılardı.

"Çok mu uzun bir konu? Pekala, istediğin gibi olsun." diyerek ve konumunu bozmayarak kapıya eğildi. Böylece aralarındaki birkaç karışlık mesafe neredeyse sıfırlanmıştı.

Kapının açılmasıyla Felix direkt içeri geçti, bunun üzerine Hyunjin sırıtıyordu. Rahatsız mı oldu diye düşünmüyor değildi ancak bıraktığı etkinin farkındaydı.

"Şey diyecektim ben," duraksadı, sözlerini toparlamaya çalışıyordu. "bugünkü yarışta çok iyiydin, ilk kez hırslanmak yerine kazanmış kadar iyi hissediyorum."

Dudaklarındaki hafif tebessümle Felix'i dinleyen Hyunjin, duyduğu dürüst sözler karşısında tepkisiz kalmıştı. Duymayı beklemediği güzel sözlerdi duydukları.

"Bir şey demeyecek misin?" merakla sordu Felix, karşılık almazsa söylediğime pişman olacaktı.

"İyi bir ortağım, değil mi?" dedi Hyunjin sonrasında.

"Bu da ne demek, nereden çıktı ki bu şimdi?"

"İyi bir ortağım çünkü sende iyi etkiler bırakıyorum."

Gülümsedi Felix, iyi bir ortak olduğu doğruydu.

"Kendimde değil gibiyim, gitsem iyi olur."

"Nasıl yani, hasta falan mısın Sarı?"

"Hayır hayır, uyuyacağım sadece. Bu yarış... Ay, saçmalıyorum işte. Boş ver gitsin."

"Keyfin bilir, ne zaman istersen buradayım."

Bir süre bekledi Felix, şu sıralar cevabı aklını yoran sorularla savaşıyordu ancak ona iyi gelen şey soruların kaynağından başka bir şey değildi.

"Yanında kalabilir miyim?"

"Ne oluyor sana, iyi olduğundan emin misin Felix? Az önce gitmek isteyen sen değil miydin?"

"Sorgulama, şimdi de yanından ayrılmak istemiyorum. Ama..."

"Ama?"

"Hadi uyuyalım ve soruları bir kenara bırakalım. Sabah konuşmak için çok vaktimiz var."

"Nasıl istersen."

-

Nasıldıdıdıdı

Hayır aynı yatakta uyumadılar😔😔😔

Felix sorularına cevap bulsana çocuğum, DİBİNDE CEVAP

şunlar bi öpüşse her şey çözülecek

lütfen artık öpüşür müsünüz

(hyr)

Yeni bölümde görüşürüz umarııımm

Öptüüümm

<&

-min

root the gas ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin