oy sınırı: 30, yorum sınırı: 50
sonunda beklenen yb
yorum ve oy atmazsaniz bozusuruz yalniz
keyifli okumalarrr
-
timeskip: 1 gün
"Deneme sürüşü için toplanıyoruz, bugün eğlence zamanı gençler!" diyerek merdivenlerden seslendi Kai, dün her şey hazırlandıktan sonra herkes odalarına dağılmıştı. Bugün ise partiye birkaç gün kala denemeler yapılıyordu. Ülkenin, hatta dünyanın dört bir yanından yarışçılar gelecekti partiye ve bu görüp görülebilecek en çekişmeli yarışların izlenecek olduğu anlamına geliyordu.
"Geliyor musun?" diye seslendi Felix, Hyunjin'e. Şu birkaç haftadır yanından ayrılmaz olmuştu. Hırsından geçilmeyen Felix, ona yenilgi üzerine yenilgi kazandıran oğlanın dibinde biterken buluyordu kendini.
"Sanmıyorum, sen yarışacak mısın?"
Felix güldü, "Yarışmayacak olsam niye sorayım? En azından eşlik et bana, arabama kadar." ne ara bu kadar samimileştiğini sorguladı. Önceden de buradaki herkesle arkadaştı ama şaka yapan biri değildi, birine gülümsemez veya biriyle sürekli vakit geçirmezdi.
"Eh, geleyim bari." dedi Hyunjin istemiyormuş gibi, içten içe istiyordu aslında.
Birlikte 1 numaralı garaja geldiklerinde bir yüz öyle bir düştü ki adeta eksilere yuvarlanmıştı.
"Tüm bunlar benim hayal ürünüm değil mi?"
Gözleri gördüklerini reddediyorken bir damla düştü yerin dibine. Tek bir damlasıyla koskoca alevler söndürebilirdi, içinde yanıp tutuşan hariç.
"Hyunjin..." dedi sessizce, "Dean'ımın bir şeyi yok değil mi? Sadece uykusuzluğun başıma vurduğunu ve rüya gördüğümü söyle bana." dedi çaresizce, Hyunjin'in cevap vermesine kalmadan abisi dibinde bitmişti Felix'in.
"Hediyemi beğendin mi abiciğim?" dedi Vernon, katlanılamaz tınısıyla.
"Seni öyle bir sikeceğim ki..." dedi Felix parmağını savururken. Devam etti, "ölmek için yalvaracaksın bana."
"Hmm, bu meşru mu?" dedi ciddiyetsiz tavrını takınan Vernon.
"Nasıl anlarsan seni orospu." Dedi Felix, sözlerinin ardından çekip gitmişti Vernon.
Sinirden ağlıyordu Felix, karşısında anahtarla çizilmiş arabası, vurmaktan içe göçmüş bir şekilde duruyordu. Sadece çizmesini anlardı ama sözleri abisinin nefretini öyle bir körüklemişti ki arabaya vura vura kullanılamaz hale girmişti Vernon. Camları paramparça, kapılari içe göçmüş, tekerleri patlamış ve tüm süsü çizik çizik bir halde serilmişti Felix'in gözleri önüne.
"Orospu çocuğu." Dedikten sonra arabasının dibine çökmüştü Felix, onun bu hareketiyle birlikte Hyunjin de yanına gidip kollarını sarmıştı titreyen bedenine.
"Bak şimdi güzelim, şimdi gidiyoruz ve benim arabamla çift çıkarak birinci oluyoruz. Abini pistten sikip atıyor ve arabanı tamir ettiriyoruz tamam mı?" aynı zamanda Felix'in saçlarını okşuyordu.
"Yapar mıyız gerçekten? Tamir edebilir miyiz arabamı?" akıp giden yaşlardan ötürü parlayan gözleriyle kafasını kaldırıp Hyunjin'e baktı. Bu bakışlar her ne kadar saf ve hoş hissettirse de ağlamış olmasını istemiyordu Hyunjin.
"Söz veriyorum yapacağız." demişti samimi gülümsemesi yüzünde yerini alan Hyunjin. Bu hareketiyle Felix susmak yerine kafasını gömüp daha çok ağlamaya başladı.
