23, korkma, sana acıyacağım

780 131 125
                                    

Bu bölümü sevmedim ben ya☹️

Keyifli okumalar dileriiim

oy sınırı: 65

-

📍: Kore

Birkaç gündür şüpheli bir şeyler seziyordu Vernon. Daveti üzerine içeri giren genç kıza sinirle bağırdı.

"Hyunjin'in belgeleri nerede dedim sana! Getir artık şunları, oyalanacak vaktimiz yok Rina."

Genç kız boynunu bükerek onayladı. Halbuki, birkaç ay önce gözleri önünde yırtmıştı hepsini.

"En kısa zamanda getireceğim hepsini efendim." dedi mahcup olmuş sesiyle.

"İyi edersin, çık şimdi odamdan." diyerek Karina'yı kovdu.

Bunun üzerine odadan ayrılan Karina ne yapacağını bilemeyerek Seokjin'in odasına doğru ilerledi, her bir hareketi temkinliydi, yakalanmamaya veya bir şeyleri belli etmemeye çalışıyordu.

"Bay Kim, girebilir miyim?" diye sordu. Birkaç saniye içinde onay alarak içeri girdi.

Söyleyeceklerini tartmaya çalışıyordu ki, "Ne biliyorsan dök hepsini." diyerek böldü onu Seokjin.

"Vernon Hyunjin'in yarış belgelerini istiyor, birkaç ay önce gözümün önünde yırttığı için belge falan yok. Takdir edersiniz ki Hyunjin'in ölümüne inanmadığı için pistten ayıracak onu ancak belge olmadığı için bir şey yapamıyor."

Anladığını belirterek kafasını salladı Seokjin, kaşlarını çattı ve dudaklarını büzerek düşündü bir süre.

"Belge yırtılınca ayrılmış sayılmıyor mu zaten?" diye sordu.

"Teknik olarak hayır, sanal kopyası duruyor. Hem de, belgedeki kodla sistemden çıkışını yapması gerekiyordu ancak belge yırtılınca kod da gitti." diyerek cevapladı onu Karina, ardından da "Tabii, kod sanal kopyasında da var." diye ekledi.

"Sahte kod falan götürsen ne olur?" diye sordu Jin.

"Sistemden çıkışını yapacak, kod yanlışsa belli olur her şey."

"O zaman şöyle yapalım, yakın zamanda çıkışı yapılacak biri falan var mı?"

"Felix'in kovduğu sunucu var." dedi Karina gururla gülümseyerek.

"Onun adını Hyunjin'le değiş. Hyunjin'inkini de Sam yap. Yapabilirsin, değil mi?"

"Tabii ki, bana bırakın o işi. Halledeceğim." diye onayladı onu Karina, tam odadan çıkacağı esnada dışarıdan gelen seslerle irkildi.

"Bu Felix'in sesi mi?" diye sordu tedirginlikle, cevabını biliyordu aslında.

"Ta kendisi. Ses tonuna baksana, ne kadar derin. Ne kadar sinirli olduğu belli oluyor." diye cevapladı Karina'nın sorusunu.

Bu esnada dışarıda kıyamet kopuyor gibiydi, Felix terör estiriyordu pistte.

"Ya, ne demek odasını boşaltmaya kalkışıyorsun? Ne haddine?" diye bağırdı Felix, takdir edersiniz ki karşısındaki Vernon'dan başkası değildi.

"Bana bak küçük, terbiyeni takın artık. Abin olmamı geçtim, sahibiyim buranın ben. Bana emir vermeyi kes, ne istersem onu yaparım."

Kendini savunmaktan geri durmuyordu Vernon.

"Sevgilimin odasını boşalttırıyorsun amına koyayım, nasıl sesimi çıkarmayayım?"

"Ölmüştü o değil mi? Ah, yazık. Tabii, ne kadar doğruysa artık." diyerek gülmeye başladı.

"Vicdanın kırıntısı bile yok sende, seninle kan bağım olduğu için kendimden utanıyorum."

Bu dediğine karşın "Ne yani, yalan mı söyleyeyim? Palavralara inandığın için ben senden utanmalıyım." dedi Vernon.

"Bir bok hissedemezsin benim hakkımda, öyle bir şey haddine değil." dedi Felix, dediklerinde oldukça ciddiydi.

"Her şey haddime, istediğimi de yaparım. Tıpkı, sevgilinin odasını boşaltıp kaydını sildiğim gibi." diyerek güldü ve göz kırparak arkasını döndü, tam yürümeye başlayacaktı ki Felix onu yakasından tuttuğuyla kendine çevirdi.

"Yaramaz bir çocuğum ben, her aklıma eseni yaparım. Tıpkı, düşmanıyla sevgili olmam gibi. Yiyorsa babama söyle de tehdit et beni. Hadi, yap sıkıyorsa. Ah, pardon. Dur dur, onun hiçbir zaman favorisi olmadın. Doğru ya!" diyerek histerik şekilde gülmeye başladı.

Sessi kalmıştı Vernon, buna karşın diyebileceği hiçbir şey yoktu.

"Büyük olmazsan sende olmazdı yönetim, ki sana şunu söyleyeyim: olmayacak da. Babama sevgilimi söylesen ne olacak ki? Onu piste kabul eden sendin, hepsi her zamanki gibi senin suçun, kendi değerini düşürürsün." diyerek sözlerini tazeledi Felix.

"Aynen dünkü şımarık çocuksun Felix, büyümüyorsun. Nefret ediyorum senin bu hallerinden, ailemizin utanç kaynağısın amına koyayım. Yüz karası!" tiksinerek baktı Vernon Felix'in yüzüne.

Bu dedikleri Felix'i tatmin ediyordu.

Son sözlerini söylemek adına yakasından iyice kavradı onu Felix.

"Bir kez olsun babamın ardına saklanmadan yarış benimle. Gerçi, yarışın galibinin kim olacağını biliyoruz. Korkma, acıyacağım sana."diyerek avuçlarındaki yakayı sarsarak bıraktı, dengesini kaybetmişti Vernon.

Felix ise yarattığı etkinin farkında olarak arkasını döndü, tatmin olmuş bir şekilde odasına girdi.

Arkasında ise hırsından her şeyi yapabilecek olan Vernon, bir yıkıntı olarak kalmıştı sadece.

-

Bölümleri kısacık yazsam da sever misiniz beni?😔😔😔

Yazım yanlışlarını kontrol etmeye çok üşeniyorum ya, mazur görün lütfen.

Öpüyoruum, diğer bölümle görüşeliim.

Ben hâla bu fotoğrafları atlatabilmiş değilim, size de hatırlatayım dedim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Ben hâla bu fotoğrafları atlatabilmiş değilim, size de hatırlatayım dedim.

min/260224

root the gas ✓Where stories live. Discover now