12. Bölüm: Dünya - Doğaüstü İllüzyon

42 5 59
                                    

   Ne açıklayacağımı bilmiyordum. Tek emin olduğum, defterimin beni asla yanıltmadığı ve okumamız gereken bilgileri edinmemizdi. Tüm bu Bitmezçember serüveninin sonunda ardıma bakıyordum da, tecrübesiz bir şekilde araştırdığım her bilgi geleceğim içindi ve kaynağı, geçmiş yaşamımdı. Geçmişlerimiz yalnızca görünürde tecrübesizlikti; her bir yaşımız geleceğe ve gelecek yaşamlara zamansızlıktan gelen bilgeliğini nakşediyordu.

   Odada çıt çıkmıyordu. Serhat dahi bir gözünü telefonundan ayırıp defter konusuna tamamen odaklanmayı başarmıştı. Defteri aralayacaktım. Derin bir nefes ve zihin sessizliği...

...

DÜNYA: DOĞAÜSTÜ İLLÜZYON

"Ya, ya da" yasasının geçerli olduğu doğrusal bir yaşam, dikey tesirlerden uzak, sebep sonuç ilişkilerine dayalı, mantıksal ve materyalist bir bakış açısı sunmaktadır. Benimsenen bu görüş yanıltıcı görünmemektedir. Zira fizik âlemde maddesel konular bilimsel kanunlar çerçevesince açıklanabilmektedir. 

Bununla birlikte, yüzyıllardır birbirinden uzak ve farklı kültür & medeniyetlerde bulunan kadim öğretiler yaşamın "ya, ya da" değil, "hem, hem de" yasasından oluşmuş olabileceğini gösteriyor. Bu görüş, son derece ilginç sonuçlara ve deneyimlemeyi tüm kalbimle arzuladığım paranormal olaylara kapı aralıyor.

Öyle ki, birbirleriyle örtüşen ölüm ötesi deneyimler, ölüme yakın deneyimler, reenkarnasyon öyküleri, musallat hikâyeleri, mistik güçler, beden ötesi fenomenler -aura, çakra- ve ölümsüz üstat deneyimleri bir ağacın farklı dalları gibi görünüyor, fakat aynı köke iniyor. 

Aynı zamanda ruhçuluk maddeci görüşe ne kadar aykırı bir yol gibi görünse de, ruh ve madde ilişkisinde ruhun üç boyutlu evrenle bağlantısını boyutlar arası bir şekilde açıklayarak fiziksel yasalara saygı duyuyor. Her boyutun kendi realitesine sahip olduğunu ekliyor; dogmatik düşünceden ayrılıyor.

Takım elbiseli, hayatlarında önemli kariyerlere ve statülere sahip orta yaşın üzerindeki insanların belirli bölgelerde toplanıp düzenledikleri ruh çağırma celseleri hakkında son iki yüz yıl içinde gördüğüm fotoğraf ve belgeler beni şaşırtıyordu. Ek olarak, "ya, ya da" yasasına ve hayatın doğrusal akış çizgisine uygun olmayan vakaların birtakım üniversite bölümlerinde işlenmeye başladığını, hatta bu kavramlara özel bölümlerin açıldığını öğrendim.

Ardından, "hem, hem de" yasasının tüm realiteleri kapsadığını... öyle ki, materyalist inanca odaklı kişi ve toplulukların maddeci bir yaşam deneyimlediğini; boyutlar arası yaşamın varlığına inanan ya da bu konuda farkındalıklar yaşayarak inancını bilişe çeviren kişi ve toplulukların doğaüstü bir yaşamı deneyimlediğini keşfettim. Buna göre, herkes kendi biliş düzeyini aynı evrende deneyimleyebiliyordu.

Bu, benim evren anlayışımı topyekûn değiştirdi.

Evren, yalnızca görünür fizik evrenden ibaret olamazdı.

Evren, tüm boyutların aynı anda tezahür ettiği, "hem, hem de" yasasının tüm koşulsuzluğu ile işlendiği bir deneyim sahasıydı.

Bunu biliyor, ama idrak edemiyordum.

Niyetim, bu bilişi olması gereken en doğru şekilde kabullenmekti.

Korku Tutkunları 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin