19. bölüm

20 3 0
                                    

Küçük bir uyarı Kerem abi yazıyorsam bilin ki o Demirbay olan Kerem'dir wkdicjwkd bizim kız orayı yanlış anlamış da

Kübra

Bizimkiler sağlık taraması için baya baya sırada bekliyorlardı. Ilk olarak genel kontrol yapıyorlardı işte kilo, boy, kas kütlesi, yağ oranı falan. Sonrasını bende pek bilmiyorum ama muhtemelen kan falan alıyordu Melike. Muayeneden çıkan da fizyocuların oraya gidiyor orada ki gerekli testleri yapıyordu.

Baya sıkılmıştım bende.

Kahve alıp odama geçtim, öyle magazin haberlerini okurken kapı pat diye açıldı. "Ya bırak kolumu!" Kerem Sahra'nın kolundan tutup içeri doğru atmıştı. Ayağı kalkıp ne olduğunu sorguladım.

"Kes sesini! Konuşacağız dediysem Konuşacağız."

"Ne oluyor Kerem?" Sahra bana bakıp gözlerini devirdi. Dalıcam birazdan. "Bu arkadaş buraya kadar sözde eşyalarını almaya gelmiş. Bende Melike görmesin diye getirdim ve doğruları anlatacak."

"Ne doğrusu? Fotoğraf doğru işte, ya siz mafya mısınız bırakın çıkıcam." Kapıya doğru yürürken önüne geçtim. Botoks bebeği resmen. "Sinirlerime dokunma, otur şuraya doğruları anlat." Onu geriye doğru ittim. Yalpalayarak masanın önünde ki koltuğa oturdu.

"Suyuma ne kattın da kendimde değildim?" Sahra hafiften güldü. "Sadece birazcık uyku ilacı." Kerem sinirle soludu, enişte beyin suçu yok sanırım.

"Ee, devamını anlat." Dedim. Kollarımı birbirine bağlamış ayakta dizimk sallıyordum. "Kerem'in dışarı çıktığını görünce yanına gittim, vale arabamı getirirken Kerem kendinden geçmişti bile. Sonra onu otele götürdüm," birden gülmeye başlayınca deli olduğunu düşündüm. Psikopattı bu kız. Bunca şeyi neden yapmıştı?

"Neye gülüyorsun lan?!" Kerem onun üstüne yürüyünce "Kerem." Diye uyardım onu. Bana bakıp geri çekildi. Ben birazdan hamlayacaktım onu zaten.

"Ben seninle eğlenirken sen kendinde bile değildin. Ahaha! Birde kemerini açacakken beni üstünden ittin kırıldım orada. Ileri gidemedim o fotoğrafla kaldım. Ama gidebil-- AH!" O konuşurken kendimi daha fazla tutamayıp saçından tutup çekerek kaldırdım. "B-bırak! Canım acıyor bırak!"

"Oruspu! Kes sesini!" Odadan çıkıp merdivenden inene kadar saçından çekerek sürükledim onu. Tırnaklarıyla baya elimi ve kolumu çizmişti ama bırakmamıştım.

"Noluyo? Kübra?" Takım bizi izlerken Kerem "Kübra bırak artık tamam. Polis ilgilensin." Dedi. Dinlemeyip dışarıya kadar sürükledim. Kapının önünde ki polisler sese gelmişti. Onların önüne attım Sahra'yı. Saçları baya elimde kalmıştı sirkeledim.

Kerem gidip polislerle konuştu, telefondan bir şeyler dinletirken Melike geldi yanıma. "Noldu?"

"Anlatıcam sonra." Polis Sahra'yı götürürken Kerem geldi,"Avukat ilgilenecek bizlik bir durum olmaz. Ama yine de sorarlarsa her şeyi anlatırız."

"Deliler hastanesine kapatsınlar, kahpe."

"İşim bitsin görüşeceğim ikinizle de." Melike giderken Kerem'e döndüm."Afferim enişte, bundan sonra dikkat et kim yanında, ne içiyorsun."

"Enişte?"

"Doğru hala daha değilsin." Yanından ayrılıp dışarı çıktım ve banklardan birine oturdum. Başımı geriye doğru atıp esen rüzgarın saçlarım arasında dolaşmasına izin verdim.

"Güzelim? Ne oldu orada?" Yanıma oturan Berat'a dönüp baktım. Bir süre yüzünü inceledikten sonra sarıldım sıkıca, yüzümü sıcak boynuna gömüp kokusunu çektim. Şaşırmış olacak ki bir süre bekledikten sonra sarılışıma karşılık verdi.

Ula Nolayi Nolayi?Where stories live. Discover now