"Sana Senden Bile Daha Yakınım"

532 14 1
                                    

Annemin kurduğu esrarengiz cümlesinin, duyduğum sesten daha da korkutucu olması kafamı karıştımaya başladı. Ne demek istediğini anlamaya çalıştım.

aklıma hemen doğum günümde söylediği o söz geldi: "Yeni hayatın şimdi başlıyor" demişti. Şimdi ise "Alışacaksın."

Bu sözlerin art arda söylenmesi mi beni korkutuyor, yoksa duyduğum sesle bu sözlerin tesadüf olması mı? anlam veremedim.

Neyse ki o gece bir daha ses duymadım.

"Kızım, bir kere de kendin kalk ama ya," annemin sitemiyle kapalı olan gözlerimi açıp yataktan sıçradım. Zaten uyumuyodum.

"Anne!"

Sesimden korktuğum çok belli oluyordu ve bu durum annemin de korkmasına sebep oldu.

"Kızım ne oldu, iyi misin "

"Sen bana neden öyle söyledin dün gece?"

Aslında uykudan uyanır uyanmaz kendime gelmem bir saati bulurken, bu soruyu hemen sormam beni bile şaşırttı.

"Kızım, seni anlamıyorum. Ne diyorsun?"

"Anne,  neden dün gece tuhaf şeyler söyledin bana, Neler oluyor? Bilmem gereken bir şey mi var?"

"Kızım, artık büyüdün ve bazı şeylerden korkmaman laz-"

"Anne, dün geceki korkumu duyduğum sese bağlıyorsun, evet ama korkum sadece sesten ibaret değil. Sorun sadece bu değil"

"Süsen, lafımı kesme ve beni dinle, lütfen." Dedi ve biraz duraksayıp devam etti.

"Bak, kızım, artık 19 yaşındasın, bazı şeylerden korkmaman gerekiyor. Ve bundan kastım dün geceki ses değil. O tür sesler duyarsan alışabilirsin.
Alışmak sana saçma gelirse eğer, alışmaya alışınca o zaman ne dediğimi, ne demek isteyeceğimi anlarsın.
Ve korkmamaya alışınca, ve ayrıca alışmaya alışınca, işte o zaman aklına ben geleceğim, kızım," diyerek gitti.

Normalde saat 23.24 arası yatarken, şimdi saat 01.00 olmasına rağmen ve uykumun olmasına rağmen, sırf korkumdan dolayı bilgisayarla oyun oynuyorum. Umarım karşıma korkunç videolar çıkmaz.

"O ses ne?"

Arkamda duran yatağımdaki yastık yere DÜŞTÜ!!

"SÜSEN"

Yine aynı ses ve ben yine korkuyorum. Daha fazla dışımdan konuşursam, hem ailem duyup fark edecek, hem de beni deli sanacak.
Bu ses erkek sesi, çok boğuk geliyor çok uzaktaymış gibi ve  hafif hırıltı.

"İçinden konuş."

"Ne?" Dışımdan söylediğim ve maalesef yüksek çıkan sesimden ben bile korktum.

"Senin içini duyabiliyorum."

"Gerçekten beni duyabiliyor musun?"

"Sana senden bile daha yakınım."

iç çekişimle gözyaşlarım akmaya başladı.

Bir romantik ruh eksikti gerçekten.

Kendimi şimdi uzaktan izleyip dalga geçmeyi o kadar çok isterdim ki.

"Yatağa uzan."

"Ne?"

"İçinden konuş ve yatağa uzan."
Yatağa uzandığımda ses kayboldu. Onun istediğini yaptıktan sonra ses kesildiyse eğer beni görebiliyordu.

O ses konuşmayı kesti, sanırım ben içimden bile konuşmadığım için.

Sonra kendimden utandım. Resmen biri benle alay etmek için böyle bir şaka düzenlese alay konusu olmuş olurdum.
Bana bu şakayı, benimle alay etmek için düzenleyecek bir tanıdığımın olmadığını hatırlayınca ağlamın daha fazla arttığını fark edip, sesimi kimse duymasın diye ağzımı ellerimle kapatmaya başladım.

Umarım tüm bunlar rüyadır. Ya da kimse bana şaka yapmıyordur. Eğer bu bir şakaysa ciddi anlamda dalga geçilecektim ve ben bu ihtimalin gerçek olmasını asla kaldıramazdım.

Kendimi ne kadar küçük düşürdüğümü fark ettim. Hem korkudan hem de utançtan ağlamaya başladım.

Bu sefer ağlamaktan burnumu çeke çeke uykuya daldım ve 2-3 saat sonra tekrar uyandım.

Rüyamda bembeyaz ışıkla, ışığın arkasında duran bir siluet gördüğümü hatırlıyorum sadece.

Sanırım devamı da vardı ama unuttum.

Acaba yarın neler olacak, merakıyla hızlıca uyuyup, hızlıca gece olsun derdine düştüm ve tekrar uyumaya çalıştım.

SÜSEN ÇİÇEĞİ Where stories live. Discover now