"Kanıt"

69 6 1
                                    

İris'e Melis'in öldüğünü söyledim mi, söylemedim mi? Hatırlamıyorum.

Melis'in ölüm haberine sevindim mi? Üzüldüm mü? Bunu da bilmiyordum.

Keşke böyle olmasaydı dedim içimden. Keşke herşey çok farklı ve güzel olsaydı. İris konuşmadan ben konuşmadan havanın aydınlandığını fark ettim.

Yataktan hemen kalkıp kahve yapmak için mutfağa gittim.
İris'te benim gibi tepkisizdi. Hic birsey sormadı ve söylemedi.  Sadece beni seyretti. Kahveleri hazırlar hazırlamaz odaya geçtim.
Gördüğüm kahvaltı tepsisiyle gözlerimi hemen ona çevirdim.

"Kahve içmen için kahvaltı etmemiz gerekiyor."
Gülümsedim ve yanına oturdum.

"İki de üçgen peynir var" dedi gülerek.
Tepsiye bakınca herşeyin olduğunu gördüm. Simit bile var.

"Simit ve üçgen peynir muhteşem ikili gibi birşey bence" dedim.

"Senle ben gibi" dedi gülerek.

Kahvaltıyı yapmakta zorlanıyordum. Sürekli aklım Melis'teydi. İris bu durumu her fark edişinde yemek yemedigim için beni  uyarıyor, ama ben art arda  düşüncelere dalıyordum.

Kahvaltımızı zar zor bitirir bitirmez, hemen kahveleri yenileyip içtik.

Kahveden bir yudum alır almaz İris'in sesini duydum.

"Kahve mi, ben mi?"

Gülümsedim.
"Sen tabii ki," benim ona sorduğum gibi komik sorular sorması öyle çok hoşuma gitti ki, bu anı her hatırladıkça güleceğime eminim.

Kahveyi içerken telefonumu kurcalamaya başladım ve o sırada Zehra'nın mesaj bildirimini gördüm.

"Konuşalım mı, sana geleyim mi ?" Yazmış..

Gel dersem İris yok olacak. Onlar varken o burada kalmıyor.

İçimi çekerek içimden, üzgünüm Zehra. Affet beni ama mesajını görüldü yapmamak için açmayacağım dedim.

Kafamı çevirip İris'e bakınca beni seyrettiğini fark ettim. Hayranlıkla beni izliyordu.

"Sana soru sorayım mı?" Dedim gülümseyerek.

Kafasını evet dercesine salladı ve gülümsedi.

"Benim ismim başka bir isim olsaydı, beni yinede sever miydin?"

Ayağa kalktı. Sorumu cevaplamak yerine,  ellerini bana uzatıp "Aç hadi o şarkıyı dans edelim," dedi.

"Kalma yanımda mı?"  Dedim.

Evet dedi ve şarkıyı açar açmaz elleriyle beni tutup kaldırdı.

"Şarkının giriş  kısmı çok ürkütücü" Dedi. şarkı henüz başlamadan dans ediyor oluşumuza gülüyordum.

"Ürkütücü olan herşey güzeldir" dedim ve tam o an da şarkının sözleri başladı.

İris şarkının sözlerini bize uygun tasarlıyordu ve ben onu hayranlıkla izliyordum.

Kal yanımda, olma uzağımda diye mırıdaniyordu.  Sesi de gözleri kadar güzeldi.

Kapının çalışıyla içimdeki tüm küfürleri rahat bıraktım.

Gelen her kimse eğer hem bu anı bozdu hem de mutluluğumuzu.

Oflaya oflaya kapıyı açmaya gittim. Gelen Can ve Zehra'ydı.

Onları görür görmez hem şaşırdım hem üzüldüm.

Gidecek dedim içimden. Zehra ve Can içeri girecek ve o kaybolacak.

"Habersiz geldik Süsen, kusura bakma müsait misin?" Can'ın sorusuna tam cevap vereceken Zehra konuştu.

SÜSEN ÇİÇEĞİ Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ