15

9.5K 1.2K 1.3K
                                    

Haiii ben geldiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

2 gün sonra|

"Kucağında balon mu patlattın? Ne ne ne? Ve sen bana bunu yeni mi söylüyorsun!" Robin oturduğu banktan ayağa fırlayarak bana döndüğünde hızla onu yanıma çekiştirerek düşürdüm ve sessiz olması için işaret verdim.

"Cuma okulu astığımızda olmuştu, hafta sonu görüşemedik diye söyleyemedim ve bağırmaz mısın lütfen? Birileri duyacak." diye telaşla mırıldanarak etrafıma bakındım.

Tam o sırada Jaehyun ile gelen Taehyung ile bakışlarım çarpıştı. "Aha geliyor seninki." dediğinde koluna patlattım. "Robin." diye yakındığımda kahkaha attı.

"Günaydın." dedi Taehyung Jaehyun'un omzundaki elini indirip tam oturduğumuz bankın önünde duraksadı.

Durmasıyla omzundan kayan çantasını düzeltti ve ellerini ceplerine tıkıştırdı. "Günaydın Taehyung." Gülen yüzünü görünce içimde çiçekler açmış gibi hissederek içtenlikle gülümsedim.

Robin hızlıca ayağa fırlayıp, "Naber lan Jaehyun?" diyerek Jaehyun'un ensesine şaplak attığında ağzım bir karış aralandı. Jaehyun küfrederek ensesini tutmaya son verip yanından gülerek geçip uzaklaşmaya başlayan Robin'in peşine düşünce Robin kaçtı.

Jaehyun Robin'i kovalarken, arkalarından gülümseyerek bakmaya son verip yanıma oturan Taehyung'a döndüm. Dikkatimi ona verdiğim anda tek eli saçlarımın arasına uzandı ve saç diplerimi sıvazlayarak saçlarımı dağıtırken, "Nasılsın bakayım?" diye sordu.

Daniel ile ayrılmıştı, instagramdaki postları da cuma gecesi eve dağıldıktan sonra silmişti. Artık sosyal medyasında Daniel'e dair hiçbir şey kalmamıştı. Aynı zamanda takipçi listesinden de kaldırmıştı, artık Daniel ile takipleşmiyordu. Cuma gecesi keyifli bir şekilde eve dönüp uykuya dalmadan önce Taehyung'u stalklamıştım.

"İyiyim." Seni gördüm daha iyi oldum, çünkü iyi olmamı sağlayan en büyük etken sensin, senin varlığın... "Sen nasılsın Taehyung?"

Saçlarımı karıştırmaya devam ettiği için neredeyse gözlerimi yumacak kadar genişçe gülümseyerek ona bakıyordum. "Karmaşığım." dedi ve sonra sesli bir soluğu dişleri arasından emerek çekerken, dağıttığı saçlarımı parmak uçlarıyla düzelterek elini saçlarımın arasından uzaklaştırdı.

Yüz hatları gerginleşince dizini sıvazladığı eline uzanıp hafifçe sıktım. "Neyin var?" Önüne eğdiği başını kaldırıp gözlerimin içine baktı. "Bozuluyorum..." diye fısıldadığında kaşlarım çatıldı. "Ne?" O da ne demekti?

Belli belirsiz gülümsedi. "Kafamda garip ve çıkış bulamadığım cevapsız sorular var, çözümleyemiyorum. Boşver beni." dedi ve diğer eliyle parmaklarını yakalayan elime pat pat vurdu.

"Anlatmak istersen daima dinlerim, biliyorsun değil mi?" diye sorduğumda dudaklarını sıkıca birbirine bastırıp gülümseyerek başını olumlu anlamda salladı. "Biliyorum." diyerek avcumun altında kalan eliyle elimin üstüne temas eden elini oradan çektiği gibi yüzümü avuçladı.

Elimin altında kalan elinin geri çekilmesiyle benim avcum dizine yaslanınca seslice yutkundum. Elimi ne yapacağımı şaşırarak kendi kucağıma doğru çektiğimde Taehyung avuçlarıyla sert olmayacak bir baskıyla yanaklarımı sıkıştırıp dudaklarımın öne doğru bükülmesini sağladı.

Taehyung avuçları arasına hapsetmesi nedeniyle yüzümün aldığı şekle bakarak gülümserken omuzları sarsıldı. Bakışları yanaklarımdan dudaklarıma kaydığında yüzündeki gülüşü usulca silindi ve dişleriyle alt dudağını ısırarak kıstırdı.

COULD YOU LOVE ME • TAEKOOK ✓Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang