16

9.1K 1.2K 811
                                    

Haiiii ben geldiim! 

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

1 hafta sonra|

Okulun konferans salonunda bize ayrılan vakitlerde prova yapıyorduk. Normalde okuldan bir sürü kişi dans yarışması için katılım sağladığından bir liste oluşturulmuştu ve listeye göre pratik saatleri belirlenmişti.

Dans koreografilerini belirlemiştik, son iki gündür epeyce sıkı çalışmıştık. 

Ona çaktırmamaya çalışsam bile kalbim ağrımaya başlamıştı ve gerçekten çok yorulmuştum. Kalbim fazlasıyla sıkıştığında elimle sıkıca tutarak soluklanmaya çalıştım.

Bana kalsa dans yarışmasına katılmazdım, ama teklif eden kişi Taehyung olduğunda teklifini geri çevirememiştim. Onu asla reddedemezdim.

Taehyung duraksama yaşayıp koreografiyi kaçırdığımı fark edince duraksadı ve uzanıp müziği kapattıktan sonra yanıma geldi.

Ben de o esnada köşeye geçip soluklarımı düzene sokmak umuduyla oturdum. "İyi misin Jungkook?"

Telaşlı gözlerle bana bakarken ona içten bir gülümseme verdim. "İyiyim, sadece biraz dinlenmem gerekiyor."

"Jungkook, istiyorsan yarışmadaki adaylığımızı iptal edip geri çekilelim. Önemli olan senin sağlığın çünkü, yarışma mühim değil."

Kalbimi tutan elimi oradan ayırıp iki elimle avcunu yakaladım ve gözlerinin içine bakarak, "Katılmak istedik ve katıldık, yan çizmek yok. İyiyim ben merak etme." dediğimde dudaklarının iki kenarı yukarıya doğru kıvrıldı. "Break dance yerine farklı bir şey mi seçseydik?"

"Break dance seviyorum." diye mırıldandım. "Belki de tango seçmeliydik. Tüm kontrol partnerinde, yani ben de olacaktı. Çokta yorulmazdın."

Kaşlarım havalanırken, "Tango mu..." dedim şaşkın bir edayla. "Gerçi tango dersi eğitimi almadığım için bu epeyce vaktimizi alır. Yetiştiremeyiz."

Başımı olumlu anlamda salladım. "Break dance iyi Taehyung, koreografimizin bir kısmı da hazır sayılır."

-

Ertesi gün|

"Robin, Jaehyun ile sürekli atışıp duruyorsunuz, istersen Taehyung ile konuşayım yanıma geri dönmek istersen-"

Robin elini omzuma atıp boynumu kolu arasında kıstırdı. "Bayılıyor bana, ondan bulaşmadan duramıyor." dediğinde kısık bir sesle kıkırdadım. "Yoksa ondan mı hoşlanı-"

"Ne münasebet! Elbette hayır!" diye itiraz ederken elini indirip geri çekildi. "Seninkiyle aranız nasıl? Daniel ile hiç muhattap olmuyor."

"Benimki değil ki, keşke olsa..." diye mırıldandığımda omzumdan dürtükledi. "Arada engel kalmadı artık, gidip ona açılmaya ne dersin Jungkook?"

Başımı hışımla iki yana salladım. "Hayatta yapamam, buna cesaret edemem."

"Ya bir başkasıyla çıkmaya başlarsa?" diye sorduğunda yüzüm düştü. "Uzaktan uzağa onu sevmeye devam ederim, vazgeçemeyeceğimi biliyorsun."

"Selam Jungkook." Songhan'ın sesiyle hızla arkamı döndüğümde merdivenleri tırmanarak bize doğru yaklaşan Songhan ile karşı karşıya kaldım.

Tam o sırada sınıftakilerden biri koridora çıkıp Robin'i çağırınca bana gidiyorum diye işaret verip sınıfa geçti. Songhan önümde dikilirken gülümseyerek, "Selam." dedi.

COULD YOU LOVE ME • TAEKOOK ✓Where stories live. Discover now