Bunu Nasıl Yaparsın Klaus?

572 43 19
                                    

Care'den

Daha fazla Klaus ve o kızın yanında kalamayacağımdan cisimlendim. Ormanın ortasında tek başıma belirdiğimde nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyordum. Nasıl hissetmeliydim ki? Klaus'u seviyor muydum? Ona karşı birşeyler hissediyor muydum? Bu soruların hepsinin cevabı hayır. Madem öyle şuan niye boşluktaymış gibi hissediyorum. Tüm kalbim başka birine aitken Klaus'a karşı nasıl birşeyler hissedebilirim ki? Ondan hoşlandığımı zorda olsa kendime itiraf etmem gerek. Geçmişimdeki yerinden dolayı olduğuna kendimi ikna etmeye çalışıyorum. Ama neden zorlanıyorum. Kendimi iki karakter arasında kalmış başrol kız gibi hissediyorum. Kimi seçeceği en başından belli olduğu halde ortalarda kafası karışan. Kafamdaki saçma düşünceleri atmak için tekrar cisimlendim.
"Ahhh beni korkuttun" mavi gözleri irileşmiş Damon'a baktım. Gerçekten korkmuş gözüküyordu.
"İyi gözükmüyorsun birşey mi oldu?" Nispeten daha sakin gözüken Kol'a baktım. Bir barda oturmuş içki içiyorlardı. Günün bu saati içmeye başlamak için fazla erken olmasına rağmen bunu sorgulayacak durumda değildim.
"Klaus'un kız arkadaşıyla tanıştım" yanlarına oturup bardaklardan birini kafama dikerken ikiside şaşkın gözlerle bana bakıyordu.
"O kaltak geri mi döndü?" Kol'un koyulaşan gözlerine baktım
"Anlaşılan onu pek sevmiyorsun ha?"
"Onu Elijah dışında kimse sevemez buna emin ol." Kafamı bu sefer Damon'a çevirdim
"Onu sende mi tanıyorsun?"
"Düzenli olarak hayatımızı maffetmeye gelir. Ahhh o kaltaktan gerçekten nefret ediyorum(i hate that bitch demek istiyor burda yazar ama türkçe pek müsade etmiyor işte) bu sefer ne amaçla geldi acaba" ikiside gerçekten nefret dolu gözlerle bakarken Kol banada bir içki söyledi
"Elijah derken o kızın Klaus'un kız arkadaşı olduğunu sanıyordum"
"Güzelim o şıllık gerçek anlamda pisliğin teki. Dönüştüğü zaman hiç birimiz ne olduğunu anlamamıştık. Yani tamam hiç birimiz çok iyi insanlar değiliz ama onda farklı birşeyler vardı. Ve tabi asil abim ona aşık oldu hemde onun Klaus'u istediğini göremeyecek kadar. Tabi Klaus sana aşık olduğu için Becca'da Elijah'ı kullanmaya karar verdi. Sonuç tam bir felaket. Klaus onunla yattı ve Elijah bunu öğrendiğinde daha önce hiç görmediğim şekilde kavga ettiler. Aralarının hala kötü olmasının sebebi o kaltak" uzun konuşmasının ardından içkisini içmeye devam etti. Ben Klaus böyle bir şeyi kardeşine nasıl yaptı diye düşünürken bu seferde Damon konuşmaya başladı.
"Onunla tanışmamı hatırlıyorum. Gelip bize yerleşmesini. Evde çıplak dolaşır biliyor musun? Her zaman bir planı vardır. Ondan ne kadar nefret etsende bir şekilde seni ele geçirebiliyor. Yani bu konuda Klaus'u suçlama. Klaus o zaman gerçekten çok sarhoştu ve daha sonra bundan hep pişman oldu"
"Ben uzun süreli bir ilişki sanmıştım?" Kaşlarımı çatıp ona baktım yerine oturmayan ieyler vardı
"Becca uyuşturucu gibidir Care. O bunu hepimize yapmaya çalıştı. Klaus'un sana olan özleminden faydalandı benim ise Katherine'e olan özlemimden. İlk zamanlar sanki özlemini gideriyormuş gibi oluyor gerçek yüzünü göremiyorsun ama sonra kendine geliyorsun. Onun sadece kendini düşünen çıkarcı kaltaktan başka birşey olmadığını farkediyorsun. Tabi herşey için çok geç oluyor. Çünkü o kaltağın eline bir sürü koz veriyorsun ve yakanı asla kurtaramıyorsun" oda hüzünlü bir şekilde içkisine döndü. Kafam iyice karışmıştı
"Evet tahmin ettiğin üzere Damon'da onunla yattı. Aslında onunla yatmayan bir ben varım sanırım. Ehh ailenin en zeki çocuğu olmak kolay değil"
Becca denen kızı anlayamıyordum. Anlattıkları isr sadece kafamı daha çok karıştırıyordu. Bir insan bunları nasıl yapabilir? Peki Klaus nasıl bu oyuna gelmiş? Yani o çok zeki biri. Kardeşiyle arasının bozulacağını bile bile bunu nasıl yapabilmiş? Aklıma Harry'le aramızın bozulacağını bile bile Riddle'la birlikte olmam geldi. Ama bu durum çok farklı. Ben Riddle'a aşığım. Ama Klaus görünüşe göre bu kıza karşı birşeyler hissetmiyor. Peki onun gibi biri nasıl böyle bir hata yapabilir? Elijah'ı düşündüğümde üzüldüğümü farkettim. Her ne kadar onun sevgisini haketmiyor olsada sevdiği kadın kardeşiyle birlikte olmuş. Birde Damon var. Onun kim olduğunu hala bilmiyorum gerçi. Aileden mi yolsa başka biri mi? Şu an bu saçma sorularla uğraşmaktansa ölüm yiyenlerle savaşmayı tercih ederdim.
Ben düşüncelere dalmışken yanımdaki sandalye sertçe çekildi. Baktığımda beni sinirli gözlerle süzen Elena'yı gördüm. Damon'a göz kırptığımda oda bana gülerek karşılık verdi
"Ooo Elena bu ne büyük şeref. Hala hayatta olduğunu görmek güzel" dedim dalga geçer tondaki sesimle.
"Bunda Klaus'un bir katkısı olmadığını düşünürsek"
"Demekki kendi başınada hayatta kalabiliyormuşsun" biz daha birbirimize laf sokmayı bitirememişken arkadan gelen sese döndük
"Bütün sevdiğim insanların bir arada olması ne güzel. Elijah'da geldimi herşey harika olacak" bize doğru yaklaşan Becca'yı görünce ellerimi sıktım. Bu kız neden olduğunu anlamasamda sinirlerimi bozuyordu. Arkasından burnundan soluyarak gelen Klaus'u gördüğümde sinirlerim dahada arttı. Bunu nasıl yapabilmişti? Becca bize doğru yaklaşırken Klaus kolumdan tutup beni kaldırdı. İçkininde etkisiyle dengede kalmakta zorluk çekiyordum.
"Napıyorsun sen ya?"
"Konuşmamız lazım"
"Hayır ben öyle bir gereklilik görmüyorum" geri dönmeye çalıştığımda kolumu sertçe sıktı. Canım gerçekten çok acımıştı ve kontrolümü kaybettim. Onu bir büyüyle duvara fırlattım. Bize korkuyla bakan muggleları farkedemeyecek kadar sinirliydim. Kalkıp yeniden bana doğru gelmeye başladığında kemiklerini kırmaya başladım. Canı yansın istiyordum. Canı çok fazla yansın istiyordum. Ve eğer ben birşey istersem onu alana kadar herşeyi yapardım. Kemiklerini kırarken bana özür dileyen gözlerle bakıyordu. Ama ben bu yeşil gözleri görmek istemiyordum. Ben o gözlerde bana öfkeyle baksın istiyordum. Arkamda bir el hissettiğimde bunun Becca olduğunu farkettim. Onu duvara fırlattığımda az önce oturdum bar sandalyesini parçaladım. Elime aldığım tahtalarla ona doğru ilerlediğimde kimse beni durdurmaya çalışmıyordu. Elimdeki tahta parçalarını sırasıyla ellerine batırdım. Acıyla çığlık atarken bense sadece gülüyordum. Bakanlıktaki günden beri içimde yükselen şiddet sonunda dışarı çıkmıştı. Öfkemi boşalttıkça rahatlıyordum. Bir tahta daha alıp kalbine doğru yaklaştım
"Beni iyi dinle eğer bir daha o iğrenç ellerini bana sürmeye kalkarsan kalbini sökmeden önce sana aklının alamayacağı şeyler yaparım"
Tahtayı elimden alıp beni dışarı çıkaran Damon'a itiraz etmedim. Edebilecek halde de değildim zaten

Kızımızın içindede neler dönüyormuş böyle. Bu olaysız son bölümdü önümüzdeki bölüm işler karışıcak öpüldünüz

Aşk büyüsü klaroline- voldemortHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin