Sonsuz Düşünceler

387 30 8
                                    


Klaus'tan

Riddle odamda belirdiğinde bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım. Bakışlarında daha önce görmediğim bir şey gördüm. Korku. Gözlerinde kararsızlıkla birlikte o kadar belirgindi ki ne yapacağımı bilemedim.

"Yardımına ihtiyacım var" dedi düşünceli bir ses tonuyla. Konu her ne ise onu rahatsız ettiği belliydi. Bunu benimle konuşmak istemesi ise merakımı uyandırıyordu.

"Hımm ilginç olacağa benziyor. Anlat bakalım" dedim ona bir kadeh uzatırken. Üzerinden yayılan Care'in kokusunu hissetmemiş gibi devam ettim.

"Nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum. Bunu daha önce birine anlatmayı hiç düşünmedim. Ama şu sıraların kaderin benim planlarımı mahfetmekten daha önemli bir işi yok gibi görünüyor" dedi büyük bir yudum alarak. Vücuduma baskı uygulayan büyüsünü hissediyordum. Ne durumda olduğunun farkında değil gibiydi.

"Yardımımı istiyorsan bir yerden başlaman gerektiğini biliyorsun" dedim meraklı bir ses tonuyla. Daha düne kadar en büyük problemim olarak gördüğüm adama neden yardım etmek istiyordum? Daha da önemlisi o neden benden yardım istemeye gelmişti?

"Ölümsüzlük nasıl bir duygu Klaus?" ani sorusu karşısında şaşırmıştım. Bunu gerçekten cevaplamamı istiyor muydu?

"Hep buralarda olacağımı bilmek güzel" dedim hala konuyu anlamaya çalışarak. 

"Peki hiç bundan vazgeçmek istedin mi?"

"Neyden ölümsüz olmaktan mı?" dedim içinde bulunduğum karmaşık durumu hala anlayamamıştım ve onu bu kadar korkutan her ne ise beni de ilgilendirdiğini biliyordum

"Dünyadaki en güçlü yaratık olmaktan" diye cevapladı bütün dikkatini bende toplamıştı

"Güçlü olamayı seviyorum Riddle eğer sorduğun buysa. Bana bakan insanların gözlerinde korkuyu görmeyi seviyorum" yüzünde yarım bir gülümseme oluşurken ona baktım.

"Ölümü bile alt edebilecek kadar güçlü olmak. Sanırım herkesin hayali budur"

"Hayallerden bahsetmemiz bittiyse hala konumuzun ne olduğunu anlamadım. Biraz açıklama yapman gerekiyor" dedim en sonunda merakıma yenik düşerek

"Büyü bir insanı sonsuza dek hayatta tutmaz Klaus. Belki yavaşlatabilir ama sonunda kaçınılmaza teslim olur."

"Ölümü yenmek istiyorsun" dedim birazda olsa anlamaya başladığımı düşünerek

"Tabi ki ölümü yenmek istiyorum Klaus. Ben dünyanın en güçlü büyücüsüyüm. Yapamayacağım şey yok ama insan olmanın sınırlarından kurtulamıyorum"

"Bu konunun nedense seni bir anda rahatsız etmeye başladığını düşünmüyorum. Care bu olayın neresinde?"

"Ölümsüz olmak için yaptığım büyüyü öğrenmiş. Bu durumdan  pek memnun olduğuysa söylenemez" 

"Sen ölümsüz müsün?" dedim şaşkınlığımı bastırmaya çalışmamıştı bile. Bu doğru olamazdı. Care ile birlikte olmam için onun ölmesi gerektiğini biliyordum. Şimdiyse karşıma geçmiş bana ölümsüz olduğunu söylüyordu. Bunun beni rahatsız ettiğinin farkındaydım ama normalde hissetmem gereken kadar fazla değildi. Bugün yaşananlar karşımdaki adama karşı hissettiğim her şeyi değiştirmişti.

"Teorik olarak öldürülemem. Yani evet en az senin kadar ölümsüzüm. Ama Care bunun bir gereklilik olduğunu göremiyor"

"Ölmeni mi istiyor?" dedim şaşkınlığım hala geçmemişti

Aşk büyüsü klaroline- voldemortWhere stories live. Discover now