novem

2.6K 345 152
                                    

"Yani geçmiş yaşantınla ilgili hiçbir şey hatırlamıyor musun?"

"Tek bir şey bile."

Luke ve Michael, bir salı akşamında Luke'un yatağında uzanıyot ve sadece tavanı izleyerek konuşuyorlardı. Konuşmaya başladıklarından beri her şey iyiydi. Luke çoğunlukla Michael'ı bir arkadaşı olarak çağırırdı. Bu hafta onun ağlamasına neden olmamıştı. Ve Luke bunun için ona bir teşekkür borçluydu.

"Sadece sen mi, yoksa, diğer hayaletler de mi yaşadığı günleri hatırlamıyor?"

"Hiçbir fikrim yok. Daha önce benden başka bir hatalet görmedim ve onlarla konuşup konuşamayacağımı da bilmiyorum. Ben de senin kadar bilgisizim."

"Ya dünyadaki tek hayalet sensen ve Tanrılar tarafından insanlığı korumak için seçilmişsen ama onun yerine zamanını insanları korkutmakla harcıyorsan? Tanrılara karşı çıkıyorsun Michael."

Michael kafasını arkaya atarak güldü. "Tanrıların bana öyle önemli bir görev vereceğini sanmıyorum."

"Hiç neden burada olduğunu düşündün mü? Ya hayaletler için bir cennet varsa. Sen oraya dünyada tamamlanmamış bir işin olduğu için mi gidemedin?"

Michael kıkırdadı ve başını döndürüp hala tavanı izlemekte olan Luke'a baktı. "Bilmem ki. Ama eğer oldukça küçük bir yaşta ölürsen dünyada tamamlanmamış bir sürü işin kalır, o yüzden pek sanmıyorum."

"Evet...sanırım haklısın."

Aniden Michael fark ettiği şeyle birlikte gülümsedi. Sarışın çocukla ölü olduğu gerçeği hakkında konuşmayı seviyordu, bu onu farklı hissettiriyordu.

"Seninle vakit geçirmeyi seviyorum."

"Hm?" Luke kafasını çevirdiğinde gülümseyen Michael'la karşılaştı. "Biliyor musun, ben de seninle vakit geçirmeyi seviyorum."

"Biliyorum. Kim sevmez ki?"

Luke güldü ve arkasından bir yastık alıp Michael'ın yüzüne bastırdı.

"Luke, kalk üstümden!"

"Asla." Luke kahkaha atarak yastığı bastırmaya devam ederken Michael'ın üstüne oturdu.

Şimdi, Michael her zaman kalçalara ilgi duymuştu. Kendine kalça adamı (ya da hayaleti??) diyebildir. Bazen bir hayaletken, oldukça sıkılırdınız, yani o da arada sırada sevişen çiftleri izlemişti. Ve kendi hakkında bir sürü şeyi fark etmişti. Özellikle de kalçaları sevdiğini. (Ç/N; Michael sapıttı arkadaşlar dkevdkdjs.)

Luke'un kadınların kalçalarındam bile daha güzel kalçaları vardı, gördüğü en güzel kalça Luke'a aitti.

Ve şimdi de sarışının onun üstüne oturmasıyla erekte olmamak için tüm iradesini kullanıyordu.

Ve evet, hayaletler de erekte olabilir.

"Luke cidden kalk üstümden, canımı acıtıyorsun." Aslında asıl problemi o değildi, ama bir bahane uydurmak zorunda kalmıştı.

"Oh, özür dilerim." Luke onun üstünden kalktı ve az önce hallerine geri döndüler.

Tamam bu Michael için oldukça rahatlatıcı olmuştu.

"Önemli değil."

Michael bu sıkıcı sessizlikten sıkılana kadar bir süre öylece durup tavanı izlediler.

"Okul nasıldı?"

"İyi sanırım. Yeni bir şey yok."

"Arkadaş, ya da bir kız arkadaş..."

"Calum da mutlu ve uh...bir kız arkadaşım olamaz. Eşcinselim. Bunca zamandır bunu biliyorsun sanıyordum."

"Erkek arkadaşın?"

"Hayır yok." Luke kafasını salladı ve dudağını ısırdı.

"Saçmalık."

Luke kıkırdadı. "Ne demek istiyorsun?"

"Herkesin aşık olacağı birine benziyorsun. Aslında sen sınıftayken senden gözlerini alamayan bir çocuk var. Aslında bu biraz sinir bozucu."

"Beni okulda da mı takip ediyorsun?"

"Sadece sıkıldığımda."

"Bu stalklamaya girer." (Ç/N; Türkçe'ye çevrilmiyor bu kelime.)

"Bence bir hayaletsen, hayır girmex."

"Evet girer."

"Oh kes sesini, saat geç oldu. Yarın okulun var, sanırım uyumalısın."

"Tamam peki. Üstümü değiştireceğim."

Yataktan kalkıp dolabına yürüdü ve üzerinde baksırı kalıncaya kadar soyunup üstüne başka bir şeyler geçirdi.

Michael tüm gece uyuyan Luke'u izledi.

~
Birkaç gün yeni bölüm atamayabilirim, o yüzden double uptdate yaptım. Affedin.

AYRICA MICHAEL'IN "I NEED MY BOYFRIEND LUKE." DEDİĞİ VİDEOYU GÖRDÜNÜZ MÜ?

MUKE IS REAL XX.

mikey mikey challenge //muke {türkçe}Where stories live. Discover now