vigintiduo

2.3K 322 107
                                    

O gün Luke için tamamen berbat geçmişti. Michael hakkında düşünüp duruyor ve onun için endişeleniyordu. Okuldan sonra ona matematik çalıştırması için Calum'ın evine gitmişti ve akşam 9'da Cal, ona yarın sınavı olduğunu ve bir B alması gerektiğini söylediğinde bitirmişlerdi. Eve geldiğinde annesinin yazdığı, mutfak masasında duran bir notu gördü. Akşam yemeğinin dolapta olduğu yazıyordu ve Luke da sessizce eriştesini yemeği bitirdi. 

Çok yorulmuştu o yüzden de odasına çıktığında yaptığı ilk şey yüzünü favori mavi yastığına gömerek yatağa uzanmak olmuştu.

Siyah dar kotunu uğraşarak çıkardıktan sonra tişörtüyle birlikte onu dolabına doğru fırlattı, üzerinde sadece açık mavi kadın iç çamaşırı varken battaniyenin altına girdi. (Ne var?? Onlar gerçekten de yumuşak!) Işıkları söndürdükten sonra iç çekerek gözlerini kapadı, neredeyse uyumak üzereydi.

Yani o öyle sanıyordu.

Kendini yataktan kayıyormuş gibi hissetti ve bir süre sonra da siyah bir deliğe düşmeye başladı. Zihni lütfenbugünolmasınlütfenbugünolmasın diyip dursa da çok yakında tünelden yankılanan o tanıdık sinir bozucu kahkahayı duydu ve korkmaya başladı.

Sonra odasına geri dönmüştü ama etrafında dokuz Luke daha vardı ve hepsi birbirine vücutları hakkında kötü şeyler söylüyordu. Gerçek Luke'u gördüklerinde durdular ve sözlerini direkt olarak ona yönelttiler.

dahaçokçalışmalısınseniiğrenççirkinhatasiktiğiminibnesikaçıkantisosyalsinirbozucuyalnız. (Ç/N; Daha çok çalışmalısın seni iğrenç çirkin hata. Siktiğimin ibnesi. Kaçık antisosyal. Sinir bozucu. Yalnız.)

Bu onun için çok fazlaydı.

Tüm figürler Luke'un acınası bedenini tutup boğazını sıkmaya başlayan büyük siyah bir gölge haline gelirken Luke'un sıcak göz yaşları yanağını ıslatıyor ve hıçkırıkları göğsünü yakıyordu. Kendisinin tekrardan düştüğünü hissetti ve şimdi de abileri olduğunu sonradan anladığı iki bedene bakıyordu.

"Hey kardeşim, Luke'u hiç gördün mü?" dedi Ben kolunu güzel karısının beline dolayarak.

Jack çok sesli bir şekilde kahkaha attı ve boynundaki madalyalarla oynamaya başladı. "O büyük ihtimalle odasında kendi kendine konuşuyor ya da onun gibi bir şey yapıyordur, gerçi niye umursayalım ki?"

"Haklısın! Sonra da neden annesinin en az sevilen çocuğu olduğunu düşünsün. Hepimiz biliyoruz ki annem onu bize cinsel kimliğini açıkladığından beri sevmiyor! Kendini onu seven biri olduğu konusunda kandırıp duruyor."

Ve tekrardan düşmeye başladı. Ciğerlerindeki tüm havayı boşaltan büyük bir çarpma hissiyle yatağına düştü. Odasına baktı ama kimseyi göremedi, her şey sessizdi.

Yana döndü ve hıçkırıklarını kimsenin duymasını önemsemeden serbest bıraktı. Bir süre sonra bir çift kollun ona dolandığını ve alnına kondurulan öpücüğü hissetti.

"Çok özür dilerim, beslenirken kendimi kontrol edemiyorum, bir daha asla bunu yapmayacağım. Luke lütfen benden nefret etme."

"B-b-ben... E-etmiyor-"

"Luke sen mükemmelsin ve yemin ederim ki tüm ailen seni seviyor. Sen çok güzelsin ve seni seviyoru-"

Luke kafasını çevirip sakin kalmaya çalışarak Michael'ın gözlerine baktı.

"Luke bir daha asla seni korkutmayacağım, seni seviyorum."

Luke tekrardan Michael'ın kollarında hıçkırarak ağlamaya başladı.

Ama bu sefer gülümsüyordu çünkü sevildiğini hissetmişti.

~
Kitap, 11K okuma ve 2K beğeni olmuş! Bu hayatımda gördüğüm en mükemmel şey. Hepinizi çok seviyorum xx

mikey mikey challenge //muke {türkçe}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin