10.Bölüm

4.8K 445 20
                                    

Yorgunum bu akşam,
Hüzünlü kalbim,
Kederlı yüreğimle,

Yorgunum bu akşam,
Yük dolu omuzlarım,
Acı dolu sırtımla,

Yorgunum bu akşam,
Serin esen rüzgara karşı dirençimle,
Dertlere dayanacak gücümle,

Yorgunum bu akşam,
Istanbulul boş ve sessiz sokaklarında...

Yorgunum bu akşam,
Her kese Herşeye,
En çokta sana yorgunum
Be acimmmm...
¤¤¤¤¤¤¤¤¤¤
Rüzgar'dan

Sahilde oturmuş,denizin dalgasının limana vuruşunu seyrediyordum...
Acıların bedene vurduğu gibi...
Nefesim hızlanmaya, gözüm dolmaya,boğazım yanmaya başladı.
Ağlamaya hazır olan gözyaşlarim benden komut bekler gıbı tetikteydı,
Bende daha fazla kendi mi tutamayıp benim için ağırlık olan gözyaşlarmi serbest bıraktım
Keşke acılarimda göz yaşlarım gibi bu karanlık akşamda denize dökülüp yok olsaydı...

Bugün olanlar duyduklarım,kabuk bağlayan yarımı kanatmis gene tek dostum ve kardeşimin
Yanında ağlamiştım.

Ben hem yanlız ağlar bu denize anlatırdım derdimi.
Bir de can dostum olan Denize...

Birinin omzuma dokunmasıyla irkildim.

"Gene kapılmışin hüzün denizine Rüzgar Bey."

"Nerden buldun beni."

Ah benim ki de soru salak kafam nerden bulacak,dertli olduğum zaman ya kayalara gider bagra bagra derdimi anlatır yada bu akşam yaptığım gibi denize fısıldardım....

Denizde bir şey demeden yanıma oturdu birlikte denizin dalgalarının sesini dinledik.
Sessiz sedasız sadece dalgaların kıyıya vuruş sesini...

"Kalk Rüzgar gidiyoruz."

"Nereye."

"Huzur bulmaya."

"Vuu sen, ne yapacağız içeceğizmı.Ama ben tobeliyim biliyorsun kardeşim."

Bana bakıp uyuzca sırttı.
Yoldan geçen taksiyı çevirerek,
Bindi bende vakit kaybetmeden bindim.Hala nereye gittiğimizi söylemiyordu,çatliyacaktım taksi ara bir sokağa girince , merakım iyice artmiştı.
Taksi rengarenk boyanmiş bir apartmanın önünde durdu Deniz parayı ödeyip hadi kardeşım dedi.
Bende inip bu içini huzur dolduran binaya baktım.
Deniz
"Hadi kardeşim.yürüsene ne bekliyorsun."

"Burası nere kardeşım."

"Içeriye girince görürsün.Hadi girerim birazdan başlar hata başladı bile."

Ne başladı dememe bile ızin verden koluma girip apartmanın içine doğru sürükledı.
Bende bır şey demeden merdivenlerden çıkmaya başladım.
Deniz bir dairenin önünde durup kapıyı çalıp bekledi.
içerden bizim yaşlarımizda olduğunu düşündüğüm,kişi kapıyı açtı ve güler yüzle;

"Hoşgeldin Kardeşim ya Ne zamandır uğramiyordun."

"Evet kardeşim ya işler biraz yoğundu."

"Sende haklısın doktorsun hastan çoktur."

Ben yokum zaten Rüzgar kim ki zaten.

"Ah pardon Kardeşim kapıda kaldınız içeri geçin."

Sonunda ya ağaç oldum meyve verecektım.

"Sorun değil kardeşim."

Diyerek içeri girdi Deniz bende beşinden onu takıp ederek ev gibi olan yerde bir odaya girdik benim ve Denizin yaşıtlarıyla dolu bir grub insanlar vardı sıra sıra oturmuş bır şey dinliyorlardi ,
Yaşlı bir amca da kuranı kerim olduğunu düşündüğüm önündeki şeyi okuyordu.
Denizle. Göz göze geldiler selamlaşıp,kaldığı yerden okumaya devam etti, bizde bir yer bulup oturduk.
Okuduğu Kur'an-ı Kerim insanı dinlendiren ,huzur veren bir şarkıdan bile daha dinlendirici ve huzur vereceğidi.
Ilk defa böyle bır ortama girmiş ilk defa böyle harika bir ses duymuştum.
Bugün burda farklı bir atmosfer vardı.
Insanın içini rahatlatan,aglamaktan halak olmuş bedenin
Dinlendirilen farklı bır şeyler vardı.
Bu kuran-ı kerim farklı bir şeydi farklı ve özel.
Kur'an-ı kerim okumayı bitiren yaşlı amca kapağını kapatıp,
Sadakallahül azim dedi.bizim oturduğumuz yere dönerek.

En Güzel İmtihanimsin .Where stories live. Discover now