NOVICE WITCH'S LOVE ✔

-28.Bölüm-

Medya>> SeKai *-*

Şarkı>>Wu Kris- Bad Girl *-*

*********

-Önceki Bölüm Sonu-

''Sanırım senden hoşlanıyorum.''

Chanyeol, daha fazla kendine engel olamayıp, bir nefes uzağında olan dudaklara kendininkileri bastırdığında, dünya durmuştu sanki...

Baekhyun, yaprak gibi titriyordu. Eli ayağı sanki güçten düşmüştü. Chanyeol, onu bilerek isteyerek mi öpüyordu... yoksa hala evdeydi de uyuyor, rüya mı görüyordu?

Baekhyun, onu kendinden hızlıca itekledi. Chanyeol, geri tökezlerken şaşkınca kalmıştı.

Baekhyun, Chanyeol'un yüzüne birkaç saniye baktı ve ''Aaaa ben- benim yapmam gereken bir şey vardı.'' Baekhyun, söyledikten sonra arkasına bile bakmadan; çatı katının, okulun içine açılan kapısına koşmuştu.

Chanyeol, tek başına kaldığında yanında geçen diken yumağı ve rüzgar sesi ile şaşkınca bakakalmıştı.

''Ne yaptım ben şimdi?''

***************

Baekhyun, aşağı inene kadar arkasına dönüp bakmamıştı bile... İlerdeki köşeyi de döndükten sonra tamamen dışarı çıkmış olacaktı ve tam köşeyi döneceği sırada bir şeye çarptı.

Gözlerini kapattı ve yere, poposunun üzerine düşmeyi bekledi, ama sırtını kavrayan el ile havadayken, düşmeden önce tutulduğunu fark etti.

''Ben gökten düşmeni beklerken, sen bana çarparak kollarıma geldin''

Kollarının arasında olduğu kişi kimse böyle demişti. Baekhyun, hızlıca gözlerini açtı. Yüzünün hemen az ilerisinde animelerden fırlamış gibi görünen biri vardı. Sarı saçları -ama azıcık kahverengiye benziyordu- alnına, sola doğru şekil verilmişti. Kalın değil ama ince de olmayan dudaklarında hafif bir tebessüm ile ona bakıyordu. Baekhyun bir ara Sata Kyouya'nun canlı hali olduğunu falan düşünmüştü. Tek fark göz renkleriydi. Ama Baekhyun nedense garip bir şey sezmişti.

''Adın ne sevimli şey?''

Baekhyun, bu lakabı başkasından duymamıştı daha önce. Gözlerini kırpıştırdı ve ''Baekhyun'' dedi. ''Şey rica etsem beni kaldırıp bırakır mısın?''

''Baekhyun...hmm çok güzelmiş adın, senin gibi''

''Teşekkür ederim ama beni bırakırsanız...''

''Peki'' dedi yabancı ve onu ayaklarının üzerine basmasını sağladı.

Baekhyun, kendine çeki düzen verdi ve karşısında duran uzun boylu yabancıya baktı. ''Özür dilerim, sizi görmedim.''

''Ne demek sevimli şey. Senin gibi dünya tatlısı biri her gün bana çarpacaksa hiç sorun değil.'' Sarı saçlı yabancı gülümsedi. ''Bu arada kendimi tanıtmadım.'' Yabancı elini uzattı. ''Ben Kris''

Baekhyun, uzatılan ele baktı ve kibar olmak adına elini tuttu.

Kris, tuttuğu eli bir centilmen gibi kavrayıp eğildi ve narin elin üzerine bir öpücük kondurdu.

Baekhyun, şok olmuştu. Bu adam onu kız falan mı sanıyordu? Baekhyun, elini geri çektiğinde Kris ona şaşkınca bakmış sonrasında gülümsemişti. ''Kusuruma bakma. Güzel şeylere karşı hep bir zaafım olmuştur.''

''Neyse sorun değil. Ben gitsem iyi olacak. Beni kurtardığın için teşekkür ederim.'' Baekhyun, söyledi ve Kris'in yanından geçti. Kris, giden bedenin arkasından tebessüm ederken, ''Kesinlikle harika bir yere gelmişim.'' Kendine söyledi. ''Umarım okul onun gibi sevimli şeylerle doludur.''