❦9❦ ↑İZİN VERİR MİSİN?↓

24.3K 1.3K 1.4K
                                    

9. BÖLÜM:

Samira kabullendi o an. Onun hayatı ZEHR-İ VİRAN' dı. Zehir ile harmanlanan, viran olmuş bir yürekten ibaretti. Yıkık dökük bir kadere sahipti. Canını yakmak için yemin etmiş adamlara..

Gözlerini bir an bile gece karasından çekmeden vermişti cevabını. Kendisine öyle dehşet verici bir şekilde bakıyordu ki, bir an gerçekten ürkse de gözlerini kaçırdı. Nikâh davetlilerin alkış sesleriyle son bulurken ayağa kalktılar. Ah! Damadın gelini öpmesi gerekiyordu bu durumda fakat onlar normal bir çift değillerdi. Bu yüzden Samira kendisine bakan Araz' ı umursamamış ve masanın önüne gelmişti. Araz bozulsa da belli etmemiş ve karısını takip etmişti. Elini beline yerleştirerek karısını babasının olduğu masaya doğru yönlendirmişti.

Araz gelen tebrikleri kabul ederken Samira başını sallamakla yetiniyordu. İçindeki sıkıntı yüreğini sıkıyor ve nefes almasını bile engelliyordu. Daha dakikalar öncesinde dayak yediği kızın sevgilisiyle evlenmişti. Bunun ne demek olduğunu yaşamayan asla bilemezdi. Slow müzik kulakları doldurmaya başladığında salondaki tüm ışıklar gitmiş, tek noktaya dikilen beyaz ışığı açmışlardı gelin ve damat için. Samira bu durum karşısında ne kadar içi sızlasa da elinden her zamanki gibi bir şey gelmiyordu. Kendileri için hazırlanan kısma geldiklerinde Araz' ın elleri kızın beline tutundu. Samira' a hissettiği o acı veren hisle gözlerini de kapatırken ellerini mecburiyetle omuzlarına yerleştirdi. Araz kızı kendisine biraz daha çektiğinde Samira gözlerini açmış ve kocasının ne yaptığını anlamaya çalışıyordu.

Yanağı kızın yanağındaki peçeye sürterken Samira ondan her ne kadar uzaklaşmaya çalışsa da kendisinden kat kat güçlü olan kocası buna engel oluyordu.

"Ben o an kendimde değildim. Ona engel olamadığım için çok üzgünüm."

Samira duyduğu şeyle gözleri dolarken kafasını olumsuz bir şekilde salladı. Nasıl böyle konuşabiliyordu? O anları bir filmmişçesine izledikten sonra nasıl üzgün olduğunu söyleyebiliyordu?

Cevap vermedi. Yemin etmişti artık. Ondan durabildiği kadar uzak duracaktı. Hatta mecbur kalmadıkça konuşmayacaktı bile.

Araz kızın sessiz kalmasına sinirlenirken buna hakkı olmadığını biliyordu. O anlar Elly' nin haline öyle bir şaşırmıştı ki yerinden bir milim kıpırdayamamıştı bile. Samira hak etmediği kadar hırpalanmıştı ve bunun için Araz gerçekten üzgündü. Böyle olmasını asla istemezdi. Hiç değilse düğün gününde uzak kalmasını isterdi sorunlardan ama mümkün olmamıştı işte.

Araz' ın elinin değdiği her yer acıyla kavrulurken etrafındaki insanların da dans ettiğini gördü. Kızıl bir saç görüş açısına girerken kollarındaki adamın Cesar olduğunu gördü. Araz ile alev almış kalbi bu görüntü karşısında iyice alev alırken önüne döndü. Milletin hayatını da berbat etmeye hakkı yoktu. Araz' la Elly' nin arasını yeterince bozmuştu zaten.

"Dostum. Birkaç saniyeliğine karını bana verebilir misin?"

Samira' nın başı şaşkınlıkla kalkarken Araz istemese de kabul etmiş ve karısını Cesar' a vermişti. Kızın elleri bir yandan kocasından kurtulduğu için mutlu olsa da yerine gelenin daha kötü bir durum olduğunu biliyordu. Cesar' ın elleri kızın belini bulurken loş ışıkta zift gibi parlayan simsiyah gözler çimen yeşili gözleri bulduğunda Samira nefesini tuttu. Kendisine öyle yoğun bakıyordu ki hiçbir şey anlamıyordu kız. Ellerini zorlukla geniş omuzlara götürdüğünde yutkunamadığını hisseti. Titrek nefesleri kendisini zorluyor ne yapacağını bilemeden öylece duruyordu.

"Umarım verdiğin karardan pişman olmasın Gece Gözlü.."

Kız hiç düşünmedi. Bu konuyu onu tanımadığı halde ona anlatmışken böyle konuşması canını sıkıyordu.

ZEHR-İ VİRANWhere stories live. Discover now