❦32❦ ↑ ZİHNİN MECRUH TUTSAKLIĞI ↓

4K 317 222
                                    


Tanıtım sahnesi, 33. bölümde sizlerle olacak... Meraklarına duyurulur. 

Finale son bir kaç diyelim mi o zaman? Beklediğimiz vakit geldi. Aşağıdaki duyuruyu okumadan geçmeyin lütfen.

Ve diğer bölümün de hazır olduğunu bildirmek istiyorum. Rica ediyorum bu bölüme en az 300 yorum gelsin. LÜTFEN. Çünkü inanın ki Zehr-i Viran beni aşırı zorluyor, düşüncelerinizi bilmek istiyorum.
İyi okumalar

32. BÖLÜM:
"ZİHNİN MECRUH TUTSAKLIĞI."


İnsan yalnızca zihninin esiridir.

Düşünceleri kadar hür olabilecekken, yapmadığı kadar acizleşir.

Aslında hiçbir kadın bir erkeğe muhtaç değildir,

Bu yalnızca çevrenin insanlara ısrarla dayatmaya çalıştığı iğrenç bir yargıdan ibarettir.

Samira tüm bunların farkındaydı. Bu yargıların varlığıyla bulunduğu evde kalmak onu daha fazla yaralanmasına neden oluyordu. Ama kafasına koyduğunu yaptığı zaman burada, bu adamın evinde aldığı her bir nefesin kefaretini de ödemiş olacaktı. Bunun memnuniyetiyle Araz'ın yanından geçip gitti. Aşağıdaki kadının anlatacaklarının merakını yaşamaktaydı. Acaba oda oğlu gibi bir duvar mıydı, yoksa insanlık nedir bilen bir anne mi?

"Hoş geldiniz." Yaşadıklarına, daha doğrusu oğluna rağmen insancıl bir giriş yaptı genç kız. "Benimle konuşmak istemişsiniz?"

Yaşını almış birine rağmen oldukça genç duran kadın, otoriter bir şekilde baktı kızın suratına. "Hoş buldum mu, açıkçası bilemiyorum Samira." Elini kaldırıp ayak ayak üzerine attığı bacağının üzerine yasladı kadın. "Oğlumla geçinemediğinizi duydum, daha doğrusu ona karşı çok ağır ithamlarda bulunduğunu."

Samira kadının kurduğu cümleye karşılık gülmek istemişse de, elinden gelen dümdüz bir bakışmadan ibaret oldu. "Oğlunuz mu şikâyet etti yoksa?" derken başını omzuna düşürmüş, alaylı bir ifade takınmıştı. "Uzaktan bakıldığında yaşını başını almış kocaman bir adam gibi duruyor oysaki, beni size şikâyet etmesi... " Bir süre kelimeleri toparlamaya çalıştı. "Gülünesi. "

"Oğlum değil Samira, babanla konuştum. Oğlum bana pek özel hayatından bahsetmez de."

"Siz de hazır meseleyi öğrenmişken gidip birde ben mi eşeleyeyim dediniz hanım efendi?"

"Samira," Araz'ın sert sesi evin içine yayılırken, genç kız rahatsız bir şeklide kıpırdandı olduğu yerde. Yaptığı şeyin saygısızca olduğunu biliyordu ama karşısındaki kadının da tüm iyi niyetiyle burada bulunmadığına emindi. "Kelimelerine dikkat et."

Samira kafasını kaldırıp hemen arkasında duran adamın yüzüne bakmadı.

"Ben sadece onu iyileştirebileceğini söylemek için gelmiştim." Kadın oğlunun gelişiyle tavırlarını ve söylediklerini yumuşatmayı seçti. "Eğer sabreder, onunla ilgilenirsen emin olmanı isterim ki sana yaklaşımı çok daha başka olacaktır."

"Eğer sevgilisi olduğunu bildiğiniz oğlunuzu en başında bu evlilikten vazgeçirseydiniz, ya da bu durumu bile bile benim nikâhımı kıydıklarında bana gelseydiniz, benimle o zaman ilgilenseydiniz samimiyetinize inanırdım. Ama şimdi tüm bu cümleler ağzınızda, tavırlarınızda çok iğreti duruyor hanım efendi."

"Sevgilisi olduğunu sende pek ala biliyordun Samira," Kadın tek kaşını kaldırırken ters bir şekilde baktı kendisini bozan kıza. "Bunu bile bile neden evlendin o zaman oğlumla?"

ZEHR-İ VİRANWhere stories live. Discover now