22.Bölüm: WHİTE

14.1K 475 106
                                    

Uzun bir zaman sonra Güneş yeniden yüzüme vurarak, uyunmama neden olmuştu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Uzun bir zaman sonra Güneş yeniden yüzüme vurarak, uyunmama neden olmuştu. Karnımda hissettiğim ağırlık ile gözlerimi yavaşça araladığımda, Raven'ın kafasının karnımda olduğunu gördüm. Kollarıyla belimi sıkıca sarmış, kafasını karnıma gömmüştü. Bu manzara karşısında dudaklarımda bir gülümseme peydah oldu. Parmaklarımı siyah saçlarının arasına karıştırdım. İpek gibi yumuşak, düz saçlarını okşamaya devam ederken, yüzümdeki gülümseme silinmemişti. Ensesindeki saçları hafifçe terlemiş, birbirine yapışmıştı.

Saçlarını okşamaya devam ederken, gözlerimi tavana doğru çevirdim. Güneş ışığının vurmasıyla ortaya çıkan simama gülümseyerek bakarken, böyle bir adamı hak edecek ne yaptım diye düşündüm. Beni böylesine seven annemden başka kimse olmamıştı. Annemle uzun zamandır konuşamamam yüzümdeki gülümsemeyi sildi. Annemi çok özlemiştim. Ama başımızdaki bu dertten ötürü arayamazdım. Annemin buna bozulduğuna emindim. Kim bilir kaç kere aramıştır beni. Babamın ona ne bahaneler uydurduğunu gerçekten merak ediyordum.

"Karın kasların mı var senin?" diye aniden konuşan Raven'la hafifçe sıçradım. Kafasını kaldırıp bana baktıktan sonra, yastığa yattı.

"Günaydın." dedim kocaman bir sırıtmayla ona bakarak. Gözlerinin içi güler vaziyette gözlerime baktıktan sonra, gülüşüme indi bakışları. Dudaklarımla dişlerimi örterken, ona bakarak tebessüm etmeye devam ettim. Dudaklarına yerleşen tebessümü izledim. Kara gözleri hafifçe kısılırken, dolgun dudakları aralandı. Gözlerini gözlerimden ayırmadan güldüğünde, şaşkın şaşkın ona baktım.

"Neden gülüyorsun?" diye sorduğumda, beni kendine doğru çekti. Kollarının arasındaydım. Ait olduğum, huzur bulduğum yerde.

"Seninle uyanmayı bu kadar erken beklemiyordum." diye itiraf etti.

"Evlenince falan mı bekliyordun?" diye sorduğumda, başını hafifçe salladı. "Annemin isteyeceği ideal damat adayı olduğunu biliyor muydun? Gerçi en son bizi ayrı biliyordu."

"Annen bana kızgın mıydı?" diye sorduğunda, sesi durgundu.

"Yani doğal olarak. Ama döner sana o çocuk demişti."

"Bana da kızımı üzersen anne laneti ederim sana demişti. O sıra sanırım laneti dolanıyordu üzerimde. Hiçbir işim rast gitmiyordu." dediğinde, güldüm.

"Seni seviyor ama." dedim parmaklarımı yanağına yerleştirerek. Genelde sinek kaydı traşını tercih etsede, şu an kirli sakallıydı. Yanağını okşadığımda sakalları hafifçe avucuma battı.

"Sen seviyor musun peki?" diye soran sesi cevabından zaten emindi.

"Bilmem," dedim muzip bir sesle. "Seviyor muyum sence?" diye devam ettiğimde, gözleri sinsi bir ifadeyle yüzümde dolandı.

"Güzel bir öpücükle bunu anlamama yardımcı olabilirsin." dediğinde, kahkaha atarak güldüm. Başımı kaldırıp çenesine dudaklarımı dokundurdum. "Böyle mi?" diye sordum, çenesini bir kez daha öperek.

Umbra Serisi 1- Camellia | TamamlandıWhere stories live. Discover now