(Bölüm-18) Fiziksel İstismar

85 22 10
                                    

Sözümü tuttum ve bölümü erken yayınladım. Bir önceki bölümün geç gelmesiyle alakalı mazeretlerim var ama ne olursa olsun size en iyi şekilde bölüm sunmalıyım, biliyorum. Bu yüzden özür dilerim. Multimediada sizin de bildiğinizi umduğum gibi Gace var. İyi okumalar, tatlılarım. :)

"Benden uzak dur!" diye bağırdım salona girdiğimde. Beni kolumdan tuttu ve hızla savurdu.

"Kendimi engellemem için bir neden yok."

Korkuyla ona saldırmaya ve yüzünü parçalamaya çalıştığımda hiçbir faydası yoktu. Kollarımı bırakması için dizlerimi kırıp bütün ağırlığımı yere verdiğimde bir hamlede beni yeniden yukarı kaldırdı.

"Bu yaptığın sadece vakit kaybettiriyor." dedi sinirle bağırarak.

Onun ellerini ısırdım ve beni oldukça sakin bir tavırla bıraktı. "Pekâlâ, neler yapacağına bakalım."

Çırpınmaktan ter içinde kalmıştım. Banyoya koştum ve kapıyı kilitledim. Burada bir süre düşünüp bir çözüm üretmeliydim.

MAKSİM'İN BAKIŞ AÇISINDAN

"Orada değil." dedi Makawee, gözleri iri iri olmuştu. "O boyutta tarif ettiği gibi bir yer yok."

"Gace'in bir oyunu olmalı." dedim. "Kesinlikle bunun olacağını biliyordu."

"Ne olacak?" dedi Makawee. "Her boyutu teker teker arayamam, bu yıllar alır."

Aden yumruklarını kafasına vurdu. "Ne yapmamız gerektiğini bulamıyorum."

"Aldric'e söylemeli miyiz? Gace'in yaşadığından haberimizin olmadığını söyleriz."

"Yine de Mathilda'yı geri getiremeyiz. Başka bir yol bulmalıyız." Makawee'ye döndü. "Bizi o boyutlara sokabilir misin?"

 MATHİLDA'NIN BAKIŞ AÇISINDAN                                                    

Küvetin köşesine sinmiş kapıya bakıyordum. Her an açılabilirdi ve bu benim muhtemelen sonum olurdu. Onunla mücadele edemiyor ve kimseden yardım isteyemiyordum. Ne yapacaktım?

Ne yapman gerektiği açık, dedi beynim.

Ne yapacağım?

Evden çık. Gerisini düşünme, koşabildiğin kadar koş.

Alnımdaki terleri sildim ve ayağı kalktım. Tek yapmam gereken kapıyı açmak ve dümdüz koşmak.

Elimi kilide koydum ve derin bir nefes aldım. Bir an bile beklersem kaybederdim. "Lütfen."

diye fısıldadım. "Lütfen başarayım." Kilidi açtım ve dümdüz koştum, kapıyı açtım ve bahçenin ilerisine resmen kendimi fırlattım. Ardından bahçenin kapısını açtım ve kendimi çimenlere atarak ileriye koştum. Hiçbir şey henüz değişmemişti, ev koruma altında gibi durmuyordu.

Sonra bir anda aklıma korkunç gerçek geldi. Ev zaten koruma altında değildi, bu boyut zaten zararsızdı ve bizim sağlığımızı tehdit eden hiçbir varlık yoktu. Gace dışarı çıkmamam için bana bu yalanı söylemişti. Kaçabileceğim onca zaman evde beklediğim için resmen aklımı oynatacaktım.

Patikadan ilerlemek istemediğim için çayırlara saptım ve o sırada biri beni tişörtümden tuttu. O kadar hızlıydım ki bu tutuş beni yere düşürdü ve o sert düşüşün etkisiyle nefesim kesildi. Sağ belimin hemen alt kısmını yere çarptığımdan dolayı bir ısı meydana geldi. Sanki bir şey patlayacak gibiydi ve dirseklerim kanamaya başladı.

Madalyon BüyüleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin