Bahis Sonuçlarıı

38.9K 2K 275
                                    

 *Nerdeyse bi haftadır yazmamıştım. İlk kez bu kadar uzun sürdü ama şu sıralar aşk konusunda da arkadaşlar konusunda da fazla problemliyim. Şu son bi hafta da cidden çok kötü geçti benim için. Falçatam da kırıktı :( Ama sonuç olarak bölüm geldi :)) Okuyan sayısı 50.000 olmuş haberim yok :)  Voteler de artmış. Çok teşekkürler herkese :))

İddia konusunun sonunda bittiğine seviniyorum çünkü bölümü yazmak bile bazı şeyleri hatırlatıyor ve benim sinirler bozuluyor. Neyse iyi okumalar :D
Şarkı: Daft Punk - Instant Crush

Hani bazen bazı anlar vardır.

Her şeyin senin için çok boktan olduğunu düşünürsün. Kendi kendine :

"Bu günler de geçecek. Sabır en büyük erdemdir.Bu çektiğim acılar bana mutluluk olarak geri dönecek" falan dersin.

Ha işte benim beyin devreleri öyle bir yandı ki onu bile diyemeyecek seviyeye gelmiştim.

"Niye hani bugün buluşucaktınız?!" 

Artık belli etmeden sormayı bile bırakmıştım. Direkt öküz gibi konuya dalmıştım.

"Ya Burak'ın antremanı mı ne varmış bugün o yüzden dün buluştuk."

Anlatsana ne olduğunu ne uzatıyon lafı be mal !?!

"Eee noldu ? Nası geçti ayrıntısyla istiyorum" dedim.

Bi yandan da elim ayağım titriyor.

"Ya uzun hkaye ben bi eve gidip üstümü değiştiriyim öyle anlatıyım. Ya da sende gel annemler falan tanışıyo zaten sorun olmaz."

Atın beni denizlere! Noluyo lan ev falan ?!

Hani kahve içme bahanesiyle eve atma var ya. Bu kızın da böyle bi taktiği mi var ki ?! Kızları kıskandırıp bi şey söylicem diyor eve atıyor sonra...

"Tamam sorun olmazsa olur" dedim ben de.

İçimdeki merak , bi kız tarafından tecavüz edilme olasılığından daha fazla çıkmıştı ben napıyım.

Hem ayrıca bana saldırsa ben onu rahat ezerim. Yani gerçek anlamda ezerim.

Gittik işte bunlara.

 Bu üstünü değiştirmek üzere odasına gitti ben ise salondayım.

Ela'yı beklerken bi yandan da şimdi elinde bi baltayla gelirse nasıl karşılık vericem diye düşünüyordum.

Kız hala ortada yok.

Bekliyorum bekliyorum kız yok ortada.

Dedim bi bakıyım. Odasına doğru giderken de kendimi olası bi saldırıya karşı hazır modda tutuyorum.

Odasının kapısını lönk diye bi açtım.

Gerizekalı bi insanım ben. Hay niye lönk diye kapıyı hemen açarsın ki.

Karşımda klasik bi fan fiction sahnesi. 

Ela . Üstünde bi tişört ve külot var.

Hani  kız giyinirken erkek direkt girer kızı böyle görünce dudağını ısırır da "Seksi" falan der. Kız da kızar niye çalmadın diye ama aslında içten içe seviniyordur. Yollu olma yolunda ilerliyodur da çünkü bi beş altı bölüm sonra o çocukla yatıcaktır falan.

Klasik bi hikaye sahnesi~~

Tabi bu hikaye için değil.

Düşünsenize ben ve yağlarım yarı çıplak dururken  Francisco Lachowski kılıklı Rüzgar içeri giriyor. 

Dudağı ısırmayı bırak çocuk penceren atlayıp intihar eder lan. Ben bile aynada kendimi aniden görünce çığlık atıyorum.

Onu bıraktım ben giyinirken  çocuğun evde ne işi var ? Anam babam nerde benim ?! Öyle bi şey olsa var ya ohooo...

İşte ben direkt kapıyı geri kapattım "Pardon" diye.

Kıza sapık diyordum ben sapık oluyodum be.

Sonra giyindi işte oturduk bunun yatağının üstüne.

"Ee anlat hadi" dedim heyecandan ölüyorum bu arada.

"Ya işte Burak'ın işi varmış. Biz de o yüzden erken buluşmak zorunda kaldık. Özge'yle falan işte dün parkta buluştuk."

Ya ben dün evde mal mal Esra Erol izlerken adamlar arkamdan kim bilir neler neler çevirmiş ?!?!

"Eee?" dedim ama şimdiden sinirim bozulmaya başlamıştı. Çünkü eninde sonunda bu anlattıkları benim sinir krizi geçirmeme neden olacaktı.

"İşte buluştuk. Burak yalnız konuşmak istedi Özge'yle. Ben de parkın diğer tarafında bi yere oturup bunları falan dikizlemeye başladım. Bunlar da iki saat konuştular canım sıkılmıştı yaa"

Gerizekalı beyinsiz kız. Ben geleyim dediğinde "Gerek yok" demesini biliyorsun ama. Ben gelseydim ne güzel sen yalnız da kalmazdın ben bu ikisini yalnız da bıraktırmazdım!

"Aslında keşke sen de gelseydin olurdu da geçti" demesin mi bi de . 

Şeytan diyor al şu kızı parçala baltayla.

Ben ne diyodum zaten mal!

"Geçti işte ee anlat hadi işim var" 

Aslında amacım çabuk söylemesiydi tabii işim olduğundan değil.

"İşte sonra ben köşeye çektim Özge'yi neler oldu çıkıyo musunuz diye. O da şey dedi buna pek güvenmiyormuş ama yine de çıkıcakmış. Yani şimdi çıkıyorlar. Burak zar zor ikna etmiş ama iki saat konuştuklarına göre. Bi de   ben seni seviyorum hiç bırakmayacağım demiş ona Burak"

Elim çarşafa gidip bir sıkmaya başladı. Çarşafa rağmen tırnaklarım etime geçti.

"Ee peki öpüştüler mi ?" derken bile zorlandım resmen. Dişlerimi sıkmaktan zar zor dedim zaten.

"Hayır. O yüzden iddia daha bitmedi" dedi.

Bu bitmemiş haliydi yani. Daha kim bilir neler neler ... Düşününce bile sinirim bozuluyor.

"Tamam haber ver bi şey olursa" dediğim gibi evden hışımla bir çıktım.

Eve gider gitmez de ilk işim falçatayı elime alıp rastgele eski Bilim Çocuk dergilerimi yırtmak oldu.

Amaç sinirimi başka bi şeyden çıkarayım ki Burak'ı Ela'yı ya da Özge'yi öldürmeyeyim.

Bende de öyle bi huy var. Birini kıskanmaktan çok ona sinirleniyorum.

Ya sinirimi bi şeyden çıkarmam lazım ya da bi yerimi kanatıp ağlayarak sinir krizi geçirmek.

Bi iki gün sonra Ela bana iddianın bittiğini söyleyerek geldi.

Ne olduğu kısmını fazla uzatmayacağım.

Özge Burak'ın ondan ayrılacağını ya da daha önce çıktıkları kızları hep aldattığını duymuş ve ondan ayrılmış. Yani öpüşme olmamış.

Bi yerden kurtardık hehe :)

Sonuç olarak da Ela kazanmış. ( tahminler çöktü :))

"Ne yaptırdın peki Burak'a ?" diye sorduğumda ise bana 

"Parkta mal mal bağırttığını " söyledi. Ama içimden bi ses başka bilmediğim bi şeyler olduğu konusunda kararlıydı.

İşin garibi bu bölümü yazana kadar Ela'nın bana ne yaptırdığını hala tam olarak anlatmadığını unutmuştum lan ben. 

 Ne alakaysa bu hikayeyi okuyan pek erkek yok sanırım .







Şişmanım , çirkinim eee ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin