Bir belalı, bir eski sevgili ve bir fuck buddy

11.6K 642 213
                                    

Ceren'in uzun ısrarları ve bana anlatması gereken önemli şeylerin olduğunu söylemesi üzerine konumunu attığı kafeye doğru yürüyordum.

Kaya'nın evime geldiği gecenin üzerinden 48 saatten fazla geçmişti ve hiçbir şekilde iletişime geçmemiştik. Kasmıyordum çünkü aramızdaki ilişki, pek de ilişki sayılabilecek bir şey değildi. Yine de ben soy adını küçük bir stalkla bulmuştum. Ve şu an da instagramına göz atıyordum.

Sondan önceki fotoğrafına korkarak bastığımda yüklenen görüntüyle sarışın kıvırcık saçlı bir kızla Kaya'nın kucak kucağa verdiği bir poz ekranımı kapladı. Kız çok güzel değildi. Fotoğrafa bir kez daha bastığımda etiketlenmiş olduğunu gördüm. Adı Doğa'ydı. Açıklamayı görmek için aşağı kaydırdığımdaysa karşımda büyük bir felaket duruyordu.

"268 gün, var mı itirazınız?"
İstemeden gülerek, "Allahın apaçisi." Diye mırıldandım. Onlar için romantik olabilirdi tabi. Ama benim verebileceğim tek tepki bundan ibaretti.

Kafeye girdiğimde Instagram'dan çıkarak telefon ekranını kilitledim. Ceren'le selamlaştıktan sonra yerime geçerek yüzüne bakmaya başladım. Soluktu. Bir sıkıntısı vardı.

Su'yla bir şeylerin iyi gitmediğinden bahsedecek sandım. Yapmayı en sevmediğim şey de oturup insanların sorunlarını dinlemekti. Ama bunu kız bu haldeyken dile getiremeyeceğimden yine sustum. "Bu günleri de atlatacaksın Alper. Diren koçum." Diye mırıldandıktan sonra artık lafa dalmanın zamanı geldi diyip beklenilen o soruyu sordum. "Niye asık senin yüzün?"

Sormaz olaydım. Harbiden sormaz olaydım. Hatta sormayı bırakın son bir iki haftayı yaşamaz olaydım.

Benim "Seks iyi gidiyor." Diye göğsümü gere gere çıkıştığım geceyi hatırlıyor musunuz? İşte o gece hoparlör açıkmış. Ceren'in evinde az önce adını öğrendiğim Doğa'nın en yakın arkadaşı da varmış. Bu kız benim Kaya'yla yattığımı duyunca susar mı hiç? Gidip herkese anlatmış.

Kafamdan kaynar sular boşalmaya başladığında felaket habercisi a.k.a Ceren konuşmaya devam etti, "...Doğa ve Kaya kavga ettiler."

Çok da benim sorunum değil? Diyip kendimi içimden avutmaya çalıştım. Yiyişmeseydi abi benimle. Ama olay bu kadarıyla bitmiyordu ki.

"Kaya' nın eskiden takıldığı bir çocuk daha var. İsmi Doğukan." Dedi.

İşler daha ne kadar kötüleşebilir ki? Yolla gelsin. Diyip gülmek üzereyken bizimki konuşmaya devam etti, "Doğukan Kaya'nın senle yattığını duyunca onunla da kavga etmişler kanka."

"Çocuğun yüzündeki morluğu gördüm. Çok kötüydü." Diye mırıldanıp dudağını ısırdı. Lan bu ne? diye bağırıp kaçmama az kalmıştı. Alt tarafı iki öpüştük bu ne aq?

"Ben sadece Doğa'yla ayrılsınlar diye hoparlörü açmıştım ama şu an işler o kadar karıştı ki, senin Doğa'yla konuşup Kaya'yla aranda hiçbir şeyin olmadığına inandırman gerek." Dedi.

Benim aklım hala Kaya'nın neden dayak yediğindeydi. Bu Doğukan neyin kafasıyla çocuğa saldırmıştı acaba? Kaç tane belalısı, sevgilisi, flörtü vardı bu çocuğun? Neye bulaştım ben böyle diye yakınırken Ceren yine konuşarak beni düşüncelerimin arasından çekip çıkardı.

"Alper gerçekten Kaya'yla hiçbir şey yapmadığınızı insanlara söylemeye başlaman gerekiyor. Her şey çok karıştı."

Kedi gibi bakmaya başlayınca reddedemedim yine. Nasıl yapacağıma dair hiçbir fikrim yoktu. Kıza da kıl oluyordum zaten. Kendimi aşk-ı memnu'nun içinde bulmadan önce en azından bir haberim olaydı...

"Tamam." Dedim. "Hallederiz." O şom ağzım yine açılıp boş vaatler vermişti. Ortada yumruk yemiş bir fuck buddy, bir belalısı ve bir de sevgilisi varken neyi halledecektim ki? İkisi de aldatıldığını ve çocuğu siktiğimi düşünüyorken ne diyecektim?

Selam Ela, ben Alper. Sevgilini sikmedim korkma. O hala bakir. Gerçekten.

Evet evet doğru duydunuz harbiden sikmedim ya. Biraz öpüştük o kadar. Ama bu da aldatmaya girer tabi çok haklısın hadi ayrılın siz.

Bunların hiçbiri olamadı. Saatler sonra kızlarla dolu bir eve zorla sokulmuştum. Hatta girişte bir güzel hırpalandım da. Durun en baştan anlatayım.

Ceren ve ben yine bir apartman dairesinin önündeydik. Zile basarak beklemeye başladığında tek bildiğim içeride Kaya'nın instagramda atar gider yaptığı sevgilisinin olduğu ve kıza ne yapıp ne edip sevgilisiyle yatmadığımı inandırmam gerektiğiydi.

Kapı hızla açıldı. Karanlığın içinden bir adet mor gözlü Kaya fırladı ve yüzündeki o korkunç ifadeyle omzuma bir güzel çakarak dışarı çıkıp merdivenlere yöneldi. Hiçbir şey diyemedim tabii. Ne diyebilirdim ki?

Pardon kanka seni siktiğimi söylediğim için özür dilerim. Zaten şimdi inkar etmeye de geldim. Üzülme her şey geçecek?

Önüme döndüğümde Ceren çoktan içeri girmiş, benim de girmemi bekliyordu. Homurdanarak içeri adımladım. Saçma sapan şeylerle kendimi yormak dışında hiçbir şey yapmıyordum bu aralar.

Salon olduğunu tahmin ettiğim odaya girdiğimizde buranın öğrenci evi tarzında bir yer olduğunu fark ettim. Dağınıktı. Gözlerim o kıvırcık uzun saçlar arasında ağlamaktan şişmiş yüzü bulduğunda bir an göz göze geldik. Benden nefret ediyordu. Ürperdim. Ne diyecektim şimdi? Selam?

Neyseki Ceren -kurtarıcım (!)- lafa dalarak, "Alper seninle konuşmak için geldi." Dedi kıza. Evet kardeşim görebiliyor 189 boyumla karşısında yerden duvara kadar dikiliyorum.

Kız bana baktı, baktı, baktı. Sonra bağırarak ağlamaya başladı. Tam olarak bunu bekliyordum ama yaşayınca daha bir korkunç oluyormuş ki delirip kucağındaki mendilleri üstüme atarak "Git burdan!" Diye çığlık atmaya başladığında ben tamam buraya kadarmış diyip salondan çıkmaya yeltendim.

Ceren kolumdan tutup, "Doğa gerçekten sandığın gibi bir şey olmadı!" Diye bağırdı. Evet az öpüştük o kadar. Valla doğru ya der gibi kıza bakmaya başladım. Hala ağlıyordu. Ve çirkindi.

Sonunda bakışları beni dinliyormuş gibi değişmeye başladığında (Öyle bir şey olmadı. Hıçkırırken gözlerini bana dikti. Ben de hadi konuşayım artık dedim.)
"Kaya'yla gerçekten o tarz bir ilişkim olsaydı buraya gelmeye yeltenmezdim." Dedim.

"Aksine ayrılmanız işime gelirdi."

Kızın gözlerindeki nefret çoğalmaya başladığında panikleyip bu kez kuzu moduna girdim. "Doğa gerçekten aramızda bir şey olmadı. Kızlar yanlış anlayınca biz de uğraşmamak için kestirip attık." Dedim. Doğru sayılırdı.

"İşlerin bu kadar ileriye gideceğini ikimiz de bilmiyorduk. Sadece arkadaşız." Dedim. "Gerçekten." Az öpüştük o kadar.

Kızdan cevap gelmeyince fırsattan istifade, "Kaya'ya çok ayıp ettin." Dedim. "O gece yanıma geldiğinde sadece seni konuştuk." Bu da doğru sayılırdı. Cehennemde yanmam değil mi?

"Sürekli kavga ettiğiniz için canı çok sıkkıntı hatta." Diye seslendim. "Seni çok seviyor."

Bu kez oldu valla cevap verecek diye düşündüm. Hevesle kabullenişini beklerken dudaklarını araladı ve, "Git buradan." Dedi. Kafamı çevirip Ceren'e baktım. Kafasıyla kapıyı işaret ettiğinde derin bir iç çekerek kendimi evin çıkışına doğru sürüklemeye başladım. Bu kız çekilecek gibi değildi.

Ceren dış kapıyı arkamızdan çektiğinde onu beklemeden merdivenlere doğru ilerlemeye başladım. Doğa olayı çözülmüş sayılırdı. Ama işin garibi, ben Kaya'dan sıkılıp "Uğraşamam." Dedikten sonra yolumu ayırmam gerekirken şu an onunla nasıl tekrar konuşabileceğimi düşünüyordum. Attığı omuzdan anladığım kadarıyla beni suçlu buluyordu. Ve yediği dayağın sorumlusu da benmişim gibi hissediyordum. Merdivenler sonunda bittiğinde apartmandan çıkarak derin bir nefes aldım. Şu Doğukan denilen tipi bulup tartaklamak tam şu an ne iyi gelirdi.

FUCK BUDDYWhere stories live. Discover now