1.9

7.5K 541 537
                                    

Dünden beri Stream yapmak için 'Fake Love' dinliyorum. Acayip efsane bir şarkı olmus. Asık oldum galiba. Özellikle de Yoongi'nin Kıvırcık saçlarına ahh 😍
İyi okumalar~

" Anne beni dinlemiyorsun! H-Hayır cidden dinlemiyor-"

" Neyi dinleyebilirim ki ha?! Ne yaptığınızı sanıyorsun siz bu yaşınızda?! Yaşın kaç basın kac senin?! Bir de evde, kucak kucağa-"

" Anne!" diye son gücümle bağırdım. Gözlerim yavaştan dolmaya başlıyor, söylediği ağır sözler karşısında ezilip büzülüyordum resmen.

" Beni dinle. Göründüğü gibi değil. Cidden değil. B-Ben sadece düşmüştüm. Bir sey yapmadık! Yapmam!"

" Annene yalan mı söylüyorsun Yoon?"

Seni yumuşamıs, az da olsa sinirleri yatışmaya başlamıştı. Derince bir nefes alıp verdi ve elleriyle saçlarını geriye itti. Odada dolanmaya başlamasıyla, sertçe yutkundum.

Ne zamandan beri bu odada kavga ettiğimizi bilmiyordum ama tek emin olduğum sey vardı ki, annem asla bana inanmıyordu.

Haklıydı aslında. Ben de bizi o şekilde görsem, yanlış anlardım ki ortada yanlış anlaşılacak bir şey vardı zaten! Benim aptalca davranışlarım yüzünden olmuştu hepsi. Kendimi fazla kaptırmam yüzünden olmuştu..

Gözlerimle onu takip ederken bir yandan da derin nefesler alıp vermeye çalışıyordum. Ne yapacağıma dair en ufak bir fikrim yoktu. Nasıl inandırabilecegimi bilmiyordum.

" Ne zamandan beri ha? Ne zamandan beri böyle şeyler yapıyorsun? Sevgili misiniz? Neden bana söylemedin?"

" Anne, biz sevgili falan değiliz. Ben, ben sadece yanlışlıkla düştüm. Sadece yanlış anlıyorsun."

Bir süre durarak yüzüme baktı. İnanmamıştı. Biliyordum..

" Ya baban girseydi odaya? O zaman ne yapacaktın? Ha?"

" Anne, isteyerek olmadı. Şunu yapmayı kes artık!"

Dolmuş olan gözlerimle gözlerinin içine baktığımda, onun da bana dolu gözler ile baktığını fark etmiştim. Kısa süreliğine bir sessizliğin ardından odada tekrar dolanmaya başladı annem..

Aklıma Yoongi gelmişti. Kim bilir su an ne yapıyordu? Eğleniyor muydu acaba, ben burada can cekisirken? Ne de olsa bu işin ucu ona dokunmuyordu sanki beni o düşürmemis ya da öpmemiş gibi.

Annem odaya geldiğinde hızlı bir sekilde kalkmam ve annem bana bağırırken onun orada sadece durarak izlemis olması sinirlerimi bozmustu. Ki o da yetmezmiş gibi, önünde annemden azar yemiştim.

Bir sey demeliydi en azından. Bilerek olmadı, düşmüştü, yanlışlıkla oldu.. bir şey, sadece bir sey olsa da demeliydi. Eger o da deseydi annem inanırdı ama dememisti. Sadece olanları izlemisti.

Annem durarak bana baktığında dikkatimi tekrar üstünde topladım.

" Bitti anladın mı?! Aranızda ne vardı bilmiyorum ama bitti! Sizi bir daha yakın görmek istemiyorum!"

" Anne!" diye bağırdım tekrar.

Derince bir nefes aldım ve çatmış olduğum kaşlarım ile annemin yüzüne bakmaya başladım. Dolu gözlerimi tutmak her geçen saniye daha da zor olurken, yutkunmak her zamanki gibi imkansız bir hal almıştı.

Sinirin yanı sıra aşırı derecede yanlış anlaşılmak ağlama istegimi daha da arttıyordu. Elimle saçlarımı geriye doğru ittim. Yüzümün kıpkırmızı olduguna emindim, yanıyordum resmen.

MASK | min yoongiDär berättelser lever. Upptäck nu