24. Bölüm

200 23 0
                                    

Sabah uyandığımızda güneş çoktan doğmuştu ve tepemizdeydi, öğle saatlerinde olduğumuzu anladık, ben uyandığımda bizimkiler çoktan kalkmıştı. Kahvaltımızı yaptık ve beklemeye devam ettik, başka yapacak hiçbir şey yoktu...

BİR HAFTA SONRA

Kendi imkanlarımızla yaptığımız bu küçük gemiyle çıktığımız yolculuğun üzerinden bir hafta geçti. Gemimiz biraz yıprandı, bu gidişle en fazla üç hafta daha suyun üzerinde kalabiliriz. Bu süre zarfında bir kurtuluş yolu bulmalıyız yoksa...

10 GÜN SONRA

"Tuna! Bak, çabuk bak şuraya."
"N'oldu? Laaan, çabuk hadi hadi hemen ateş yakmalıyız"
Bu bir gemiydi büyük dev bir nakliyat gemisi, bizim son şansımız olabilirdi bu yüzden hızlıca bir ateş yaktık ve iyice güçlü bir ateş elde edince de üzerine siyah duman çıkarması için plastik malzemeler attık. Çok büyük bir duman çıktı ancak bizi görüp görmediklerine emin olmadığımız için ateşi canlı tutmaya devam ettik, bir yandan da kontrol etmeye çalışıyorduk çünkü rüzgarın etkisiyle ateş tüm gemiye yayılabilirdi. Yaklaşık bir saatin ardından geminin bize doğru yaklaştığını gördük. Git gide bize doğru yaklaştı... sonunda gemi bizi almaya geldi, daha önce sadece filmlerde gördüğüm bir nakliyat gemisiydi bu dev gibiydi aşağıya indirdikleri bir acil durum kayığı ile bizi yukarıya çektiler. Mürettebatın çoğunluğunu Çinliler oluşturuyordu bu gemi ile Çin'den Amerika'ya ithalat yapıyorlardı. Yukarıya çıktığımızda bize garip garip baktılar, biz önce ingilizce konuşarak derdimiz anlatmaya çalıştık ancak sonradan kendi aramızda Türkçe konuştuğumuz duyan iki Türk yanımıza geldi. "Kimsiniz siz?"
"Biz iki yıl önce, uçakla tatile giderken Malezya ile Filipinler arasında bir adaya düştük. uçaktan tek kurtulan bizlerdik, iki yıl boyunca adada kendimizi geliştirdik ve en son da şu aşağıdaki gemiyi yapıp adadan kurtulmak için yola çıktık"
"Bizim İstanbul'a gitmemiz gerek bizi götürebilir misiniz?"
"Maalesef şu anda Amerika'ya gidiyoruz oradan sizi Türkiye'ye gönderebiliriz."

6 Gün sonra

Yaklaşık bir haftalık bir yolculuğun ardından, Amerikadayız, gerçekten bu binalar, caddeler, duraklar falan çok garip geliyor. üzerimizdeki yeni kıyafetler de garip açıkçası biraz rahatsız edici, sanırım bunlara alışmak zaman alacak.


ISSIZ ADAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin