• 10

114K 3.7K 277
                                    


Beş gün geçmişti o imalarla dolu kahvaltının üstünden. Atahan'ın çözemediğim cümlesi aklımda takılı iken daha üstüne konuşmadan gitmişlerdi. Şimdi de beş gündür eve uğramadığım için onu görmedim.

Yarın sabah Eylül'ün gitmesi gerektiği için bu akşam dışarı çıkma kararı aldık. Ama şık kıyafetler için bizim eve gelmiştik. Annem ve Akın abi yemekteymişler. Yolda gelirken Talia'yı da ayrıca arayıp hazırlanmasını söyleyip haber verdim. Beraber eğlenebiliriz. Ama eğlenmek için buraları bilen Talia'ya ihtiyacımız vardı.

Hazırlanıp alta indiğimizde dışarıdan korna sesi geldi. Talia beyaz spor bir arabanın içinden bize el sallıyordu. Kendisinin kullandığını ilk kez gördüm.

Ama hava buz gibi olduğundan düşünmek yerine arabaya atladım.

-"Selam kızlar ! Bu gece uçmaya hazır mısınız ?!"

-"Evet evet ben hazırım !"

-"Ben pek emin değilim sanki. Ürkütüyorsunuz." dedim.

Onlar beni daha da ürküten kahkahalarını attılar. Anlaşılan gece uzun olucak.

Talia gürültüden geçilmeyen bir barın önüne arabasını park etti. Talia ve zengin çevresinin geleceği lüks kulüplerin aksine burası baya her tipin olduğu bir bar. Ayrıca gerçekten korkutucu.

-"Başımıza bir şey gelmesin burada ?" dedim korkulu gözlerle.

İkisi bana göz devirip önden yürümeye başladılar. Üzerime çevrilen erkek gözleri yüzünden hızlı adımlarla onları takip ettim.

Zorla bulduğumuz boş köşeye yerleşirken anneme haber vermek adına aldığım telefonda mesajı yeni gelmişti. Akın abinin babasının rahatsızlandığını Bursa'ya acilen gidip eve gelemeyeceklerini bildirmişti. Bende bulunduğumuz barın ismini ne olur ne olmaz diye söyledim.

Yaklaşık üç saat sonra kızlarla ortada zil zurna sarhoş çılgınlar gibi dans ediyorduk. Ama öyle böyle bir dans değil. Artık yorulunca bizim masayı bulmaya çalıştım. Sendelerken etrafta kim varsa ondan destek alıp yürüyordum. Bulunca dirseklerimi masaya koydum. Yarım kalan içkimi başıma dikleyip hıçkırdım. Gözlerim etrafı artık hafiften puslu gördüğü sırada kızlar birbirlerine kolları dolanmış şekilde geldiler.

-"Ben...ben..var ya..ne diycektim ? Hah ben çok şeyim. Neyim ? Şey şey sarhoşum kızlar."

Talia'ya katıldığımı belli eden baş hareketlerimi kontrol altında tutmak zordu. Beynim allak bullaktı.

-"Ay elleniyorum sapık var yardım edin !!" Arkamdan dolanan kolla cırlayıp çırpınırken beni çeviren kolun sahibine baktım.

Bakışlarına hasta olduğum adam nerden buldu beni burda ?

-"Kızım bela mısınız siz ?! Ne işiniz var böyle sikim yerlerde?!! "

Müziği bastıran sesiyle kaşlarımı çattım.

-"Şiişt." İşaret parmağımı dolgun dudaklarına bastırıp
-"Küfür etme." dedim.

-"Yarım saattir sizi arıyorum ve sen küfür etme mi diyorsun ?! Görürsün küfür neymiş !!"

Gözlerimi yanımızda yiyişenlerden çekip elimi yanağına kaydırdım. Ne kadar yumuşakmış teni.

-"Kullandığın bir ürün mü var ? Benim yüzümden daha yumuşaksın." dedim ve ardından hıçkırdım.

Nerden çıktı hıçkırık ya ?

Yüzü öfkeye büründü.
-"Sensin yumuşak ! Sen cidden sarhoşsun ! Allah'ım sabır ver bana !"

EFSUNLU AŞKWhere stories live. Discover now