° 17

95.2K 3.3K 231
                                    


Yemek yerken daha doğrusu yemeye çalışırken tedirgindim. Onun evinde masada sadece ikimiz varken yemek bir hayli zor. O yüzden sadece midemde bir şeyler olsun diye yedim. Hasibe teyze biz gelmeden gitmiş , öyle söyledi. Masayı birlikte hazırlayıp yemekleri de beraber koymuştuk. Bu aslında güzeldi. Ama sadece birlikte iken yalnız kalışımızdan dolayı heyecanlı ve gerginim.

-"Doğru düzgün yemezsen büyüyemezsin ." Başımı kaldırıp peçeteyle dudaklarını silen Atahan'a baktım.

-"Evdeyken atıştırmıştım bir şeyler."

Sandalyesini itip kalktıktan sonra eline tabağını aldı.
-"Öyle olsun bakalım."

O kalkmışken oturmak olmaz diyip onun gibi masadan bir kaç şey aldım. Birlikte kurduğumuz gibi kaldırdık ve mutfağın iç kısmına geçip sudan akıtarak makineye yerleştirdim. Ben bunları yaparken Atahan dışarıya çıkmıştı. Durduğu yer camın hemen önündeki yükseklikti. Sigarasını içişi izlenmeye değer bir görüntüydü.

Bu akşamın devamında ne olacağı meçhul olduğundan hala heyecanım dinmedi.

Gözlerimi Atahan'dan çekmeden izlerken telefon sesimi uzaktan da olsa işittim. Kalkıp girişe gittim ve portmantoda asılı duran çantamın içinden çıkarttım. Dış kapının iki yanında olan boydan boya camdan dışarı bakarken annemin aramasını yanıtladım.

-"Canım ne yapıyorsun ? "

-"Hiç anne oturuyorum evde siz ne yapıyorsunuz ? Gittiniz mi ?" diyip konuyu çabucak geçiştirdim.

-"Yok kızım daha yoldayız ama az kaldı geldik sayılır. Yollar karlı olduğu için yavaş gidiyoruz." 

-"Anladım anne görüşürüz o zaman sonra."

-"Tamam tatlım dikkat et." Telefonu kapatınca rahat bir nefes alıp çantama geri koydum.

-"Liya ?"

Sevdiğim ses tonu kulağıma geldi.

-"Buradayım." diye seslenip içeriye geri gittim.

Kravatını çıkarmış yakalarını düzeltiyordu.
-"Nereye gittin ?"

-"Annem aradı onunla konuştum. " derken bir kaç adımla önünde durmuştum. Kocaman gövdesinin önünde olunca büyüklüğü karşısında istemsizce iç çektim.

Bedenime sarılıp boynuma yüzünü getirdi. Bu defalık utanan yanımı göklere fırlatıp kollarımı boynuna doladım. Zor oldu ama yaptım. Sıkı sıkı sarıldım. Tıpkı onun sarıldığı gibi.

-"Gel buraya küçük güzel kızım." Kolaylıkla beni yan olacak şekilde kucağına alınca düşme korkusuyla ağzımdan küçük bir 'ay' sesi çıktı.

Sol elimi ensesine sağ elimi omzuna sabitledim .

-"Ne yapmak istersin? " Koltuğa oturduğunda kucağında olmak fazlasıyla rahatsız etti.

-"Şey kalksam ?" Gözlerime bakıp bir kaç saniye sonra kollarını serbest bıraktı. Anında yan tarafa kaydım. Ateş basan yüzümden dolayı saçlarımı geriye atıp hızlı hızlı soluklar alıp verdim.

-"Film açıyorum."

O kalkıp dediğini yaparken aklımda üstündeki takımla nasıl rahat ettiği vardı. Kendi evinde dahil takım elbiseyle duruyordu.

Işıkları söndürünce aklımı toplayıp televizyona baktım. Perdesiz camların ürkütücü oluşundan bahsetmiyorum.

Film boyunca Atahan hep gelen maillerini okumuş bana mesafeli olmuştu. Tam burada sarılması gerekmiyor mu ? Ama o bir defa bile bakmadı. Bende sonunda istemediğini kabullenip koltuğun köşesine çekilmiştim. Öyle dalmışım ki bittiğini bile ışıkları açınca fark ettim.

EFSUNLU AŞKWhere stories live. Discover now