° 15

103K 3.5K 421
                                    

Sabah enerjik bir şekilde uyanmıştım. İlk mutlu uyanışımdı. Özenle saçımı sıkı bir at kuyruğu yapmış yüzüme yakışan en güzel makyajımla tamamlamıştım. Toprak tonlarında uzun kollu kazak gibi duran elbiseyi seçtim bugün için. Kalçamın biraz altına kadar iniyordu. Ayakkabı bölümünden de vizon renkte streç topuklu çizmeyi giyindim ve yandaki fermuarlarını çektim. Elbise bol olunca pek hoş gelmedi gözüme o yüzden altın zincir kemeri belime sıkıca saracak şekilde taktım.

Son olarak parfüm işini hallettim ve telefonumu alarak alta inmek için merdivenlere geçtim. Aşağıdan konuşma ve gülme sesleri yükseliyordu. Heyecanlıydım. Beni sevip sevmeyeceklerinden emin olmadığım iki insanla tanışacaktım.

Elinde servis tabakları yanımdan geçen Hülya ablaya gülümseyip salona ayak bastım. Topuk seslerimi duyanlar tek tek baktı.

-"Günaydın herkese. " dedim sevimli ses tonumla.

-"Günaydın canım. Gel yanıma bak seninle tanışmak için sabırsızlananlar var !" Adım atınca yaşlı çift ayağa kalktı. İkisi de bana en içten gülümsemelerini gösterince rahat bir nefes aldım.

-"Ne bekliyorsun orda gelsene sarılayım doya doya torunuma !" Koşarak kollarına girdiğim kadın yani anneannem beni öyle güzel sardı ki duygulanmadan edemedim. Uzun bir süre sarılıp başımı öptü ve okşadı.

-"Biraz da ben sarılsaydım hani." Yanımızda homurdanan tatlı dedeme döndüm. Ona da güzelce sarıldım.

Beni ilk görüşte sevmeleri çok güzeldi. Keşke baştan böyle bir hayatımız olmasaydı diye geçirdim içimden.

-"Kahvaltıya geçelim mi ?" Akın abinin sözüyle masaya geçtik. Anneannem her fırsatta yüzümü sevip ağzıma bir şeyler sokuşturuyordu. Çok zayıfmışım öyle söyledi kilo almalıymışım.

-"Kamp nasıl geçti babacım ? İyi miydi oralar ?"

-"İyiydi vallahi damat. Bize de iyi geldi ama evimi de özledim doğrusu."  dedi dedem.

Onları dinlerken tabağımın yanına bıraktığım telefonum titredi. Atahan'ın yazdığı içime doğmuş gibi telefona sarıldım.

-Bir günaydın demek yok mu küçük hanım?

Beklediğini düşünmediğim için mutlu oldum. Bekliyormuş !

-Günaydıın! diye yazıp gönderdim.

Telefonu geri bırakıp kahvaltıma döndüm.

-"Sizler ne yaptınız biz yokken anlatın bakalım ? Atahan hala o çirkin kızla birlikte mi ?" Anneannemin kurduğu cümleyle tam gülecekken çayımı püskürmemek için peçeteyi çabucak dudaklarıma bastırdım.

-"Annecim , lütfen. Duru güzel bir kadın. Ayriyeten ayrıldılar ama sevin diye söylemiyorum bunu." Ben çok seviniyorum ne yazık ki anne ! Hatta içim sevinçle dolu.

-"Oh iyi bari sonunda güzel şeyler oluyor. O da gelseydi ya buraya annesi babası gibi hayırsız mı olacak bu da ?!"

Sahi Atahan'ın ailesi şimdiye kadar hiç aklıma gelmemişti. Hayırsız derken ne demek istedi anneannem ?

-"Ailesi nerede ki ?" diye sordum kendimi tutamayıp.

Sorumu annem yanıtladı.
-"Buradalar tatlım ama Atahan onlarla görüşmüyor uzun süredir. Araları kötü yani."

Atahan'a sorsam anlatır mıydı ? Denemeye çekinirim.

-"Anladım." diyip gözlerimi telefonuma diktim.

Yazmıştı tabiki.

-Günaydın güzelim.

Tam burada bitiyorum bekleyin. Allah'ım tek bir kelime nasıl büyüler ?!! Böyle büyüler işte !

EFSUNLU AŞKWhere stories live. Discover now