° 39

89.1K 3.1K 177
                                    

-"Liya'm. Güzel meleğim benim."

Tatlı uykumdan uyandıran tatlı öpücüklerin sahibi adama sokuldum. Biraz daha öperse kollarında kalbim duracak.

-"Uyuyalım." diye mırıldandım. Daha kollarına doyamadım demek isterdim de halim yok.

-"Uyuyalım hayatım , nasıl istersen."

Ah tanrım kalbim daha fazlasını kaldıramayacak.

Hayatım dedi bana !

Ölmeye ramak kala falanım.

Böyle konuştuktan sonra nasıl uyurum ki ben.

-"Liya burada mısın tatlım ?" Kapının ardından annemin sesi duyuldu.

-"Rahat bırak bizi Tamay !" Atahan'ın göğsüne vurup geri çekildim. Anneme beni utandırmayı çok iyi beceriyor.

-"Fırsatçı adam çık kızımın yanından !" Annem alayla bağırıp kapıya vurunca yataktan kalktım. Elimle saçımı düzeltirken odanın kapısına kadar gelmiştim. Açınca annem önce beni süzdü sonra gülümsedi.

-"Günaydın uykucu yeni mi uyandın ?"

-"Günaydın , evet bir dakika önce." diye yanıtladım.

-"Hazırlan eve geçiyoruz." dedi ve odaya geri döndü. Atahan duyduğu için ona daha söylemeden çantadan pantolonla bluz alıp banyoda giyindim.

-"Geçiyorum ben." Atahan'ın sesinden sonra kapı kapandı. Hızlıca hazırlandım ve çantalarla odadamdan çıktım.

Çalışanlar eşyalarımızı arabalara taşıdı. Atahan'ın da gelişiyle orada vedalaşıp bizim arabaya bindim. Kendisi işi olduğunu bir yere gideceğini söylemişti.

-"Hala dinlenemedim." dedi annem evden içeriye girdiğimizde.

Dün tüm konuklarla ilgilenebilmek için uzun süre ayakta kalmıştı.

-"Al benden de o kadar ama çok işim var gitmeliyim karıcım." Akın abi önce annemi sonra beni öpüp evden çıktı.

Annem koluma girip merdivenlere yöneltti ikimizi.
-"Bizde anne kız takılalım."

-"Birisi gelmez değil mi ? Rahat bir şeyler giymek istiyorum. " dedim.

-"Yok yok gelmez. Gelen olursa da arar."

Televizyon odasına inmek üzere sözleşip odalarımıza girdik. Üzerime spor bir büstiyer geçirip altıma tayt giydikten sonra çıplak ayak alt kata indim. Koltuğa otururken salık saçlarımı at kuyruğu yaptım ve annem de gelip oturunca bir film açtık. Hülya abla atıştırmalıkları önümüze koyunca bizden iyisi yoktu.

-"Yurtdışına çıkmak ister misin ? Görmeni çok isterim." dediği anda gözlerim geriye açıldı. Hevesle ona baktım.

-"İsterim tabikii!" dedim direkt.

-"Öyleyse bu haftasonu gidelim. Nereyi görmek istersin ?" diye sorunca bir kaç saniye düşündüm. Tarihi aşk romanlarında hep aklım bir ülkeye kayardı.

-"İskoçya !" dedim sırıtarak.

Bunu beklemediği için kaşlarını çattı ama sonra güldü.
-"Amerika falan demeni bekliyordum. Yada ne bileyim belki Fransa ? İskoçya nerden çıktı ?"

Bir heves iç çektim.
-"Çok merak ediyorum orayı. Eski kaleleri yada o yeşilliklerini." dedim.

-"Tamam o halde oraya gideriz." diyip yanağımı öptü. O anın mutluluğuyla film bitene kadar anneme sarılı olarak izledim. İçim içime sığmayacak şekilde heyecanlıyım. Filmi de doğru düzgün izleyememiştim. Sürekli hayal dünyamda bir şeyler canlandırıp durdum.

EFSUNLU AŞKNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ